Oluşturulma Tarihi: Kasım 24, 2004 00:00
Devlet, kendi korumasında olan bir çocuğu öyle araştırıp soruşturmadan evlatlık vermiyor. Aile hakkında kanunen yapılması gereken takipleri, sağlık ve ekonomik durumlarını tespit ediyor, hatta varsa çocuklarının bile görüşünü alıyor. Bu da yetmiyor, evlatlık edinildikten sonra en az 5-6 yıl da, aileyi ziyaret ediyor, dışarıdan izliyorlar.Hülya Avşar: Evlat edinmek isteyenler hangi kuruma müracaat edebilirler, hukuki şartları nelerdir? Berrin Tezgen (Avukat-İstanbul Barosu Çocuk Hakları Merkezi): Türkiye’de küçüklerin evlat edinilmesine ilişkin aracılık faaliyetleri, sadece Sosyal Hizmetler Çocuk Esirgeme Kurumu tarafından yapılabilir. Eski Medeni Kanun’a göre, evlat edinmek biraz daha güçtü. Eski Medeni Kanun’da evlatlık edinme yaşı 35’ti. Yeni Medeni Kanun’da yapılan düzenlemeye göre, bir küçüğün evlat edinilebilmesi için evlat edinilmeden geriye doğru, en az bir yıl süre ile evlat edinilecek kişi tarafından bakılmış ve eğitilmiş olması koşuluna bağlı tutulmuştur. Öncelikle küçüğün evlat edinilmesinin küçüğün yararına olması gerektiği gibi, evlat edinenin başkaca çocukları varsa, diğer çocukların haklarının ve yararlarının da aykırı düşmemesi gerekmektedir.Hülya Avşar: Evlat edinilen çocuğun ailenin diğer çocukları ile kanunen farkı var mıdır?BT: Diğer çocuklar ile arasında bir fark yoktur. Ana ve babaya ait olan bütün haklar ve yükümlülükler evlat edinene geçer. Evlatlık, evlat edinenin diğer çocukları gibi yasal mirasçısı olur.Hülya Avşar: Gerçek aileler, daha sonra problem çıkarıyor mu?Doç.Dr.Bengi Semerci(Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatrist-Psikoterapist): Çocuk Esirgeme’nin bir kuralına göre, Çocuk Esirgeme’den evlat edindikleri zaman, çocuğun gerçek ailesiyle ilgili bir bilgi vermezler ve onlara da sizinle ilgili bir bilgi gelmez. BT: Yeni yasaya göre evlat edinen aile ile gerçek ailenin kayıtlarında bir bağlantı oluyor ve çocuk bunu ne zaman isterse öğrenebiliyor. Sadece çocuğun hakkı var, aileye yasal olarak hak tanınmıyor.Hülya Avşar: Çocukları seçme gibi bir şansımız var mı?BS: Sadece büyük çocukları alırken seçme şansları var, 0-1 yaş arasında gelen çocukların sayısı az olduğundan sıraya koyulmuştur. Çocuk anne- babasızsa evlat edinilmesinde bir sakınca yoktur, eğer çocuğu ailesi teslim etmişse ondan kararına ilişkin yazılı belge alıyoruz. Evlatlık alınırken küçük çocuklar tercih ediliyor, çünkü büyük çocuk alınırken onun da rızası gerekiyor, soyadını da buna göre değiştiriyorlar. Çocuk evlatlık verildikten beş yıl sonra, veren aile kesinlikle geri istiyorum diyemez. Çocuğun rızası alınmadıysa, ailenin rızası alınmadıysa ya da mahkemede ufak tefek aksaklıklar olduysa; öğrenmeden itibaren bir yıl, evlat verilmeden itibaren de beş yıl içinde geri alabilir. Aksi takdirde böyle bir talepte bile bulunamaz.Evlatlık edinen aileye ziyaretlerimiz oluyorHülya Avşar: Evlat edinmek isteyen ailelerin özellikleri nelerdir?BT: Öncelikle evlat edinecek kişilerin ve evlat edinilecek kişinin nüfus kayıtları üzerinde araştırma yapılır. Kanunen yapılması gereken araştırmalar; Evlat edinen ile edinilenin sağlığı, ailesel yapıları, karşılıklı ilişkileri, ekonomik durumları, evlat edinenin eğitme yeteneği, evlat edinmeye yönelten sebepler ve aile ilişkileri ile bakım ilişkilerindeki gelişmeler tespit edilir. Evlat edinenin alt soyu (başkaca çocukları) var ise, onların, evlat edinme ile ilgili tavır ve düşünceleri de değerlendirilir. Evlat edinmek isteyen aile, bir yıl süreyle evlat edinmek istediği çocukla aynı evde yaşamak zorundadır. Bu süre iki tarafın da birbirlerini denemesi için veriliyor. İleride sorun yaşamamaları için. Hülya Avşar: Bir sene sonra da sorun yaşanabilir...Kahraman Eroğlu (Beyoğlu Çocuk ve Gençlik Merkezi Sosyal Hizmet Uzmanı): Biz çocuğu verdikten sonra en az 5-6 yıl aileyi izliyoruz. Örneğin il dışına, yurt dışına çıkarken mutlaka bize
haber veriyorlar, izinsiz bir yere gitmiyorlar. Bizler bu iliÅŸkiyi kurduktan sonra zaman zaman aileye jestlerde bulunuyoruz. Bir akÅŸam gidiyoruz, bir çaylarını içiyoruz, çocuÄŸun geliÅŸimini, ödevlerini kontrol ediyoruz. Bunlarla ailenin ilgilenip ilgilenmediÄŸini öğreniyoruz. Okullarına, komÅŸularına gidip kontrol ediyoruz. Bu bir yıllık dönemde komÅŸulardan gelen tepkilere göre aileyi daha sıklıkla da takip edebiliyoruz. EÄŸer ki, verilen çocuk mutsuzsa ve aile onu olumsuz etkiliyorsa, mahkeme kararıyla biz o çocuÄŸu geri alıyoruz. O çocuk aileye verilse de hiçbir ÅŸekilde sahipsiz deÄŸil, belirli bir zamana kadar kontrol ediyoruz.Özürlü çocukları daha çok yabancılar evlat ediniyorHülya AvÅŸar: Yurt dışına çıktığım zaman görüyorum. Mesela bir Rus kadını, elinde Asyalı bir çocuk var veya bir Afrikalı çocuk var. Yani böyle ÅŸeyler de olabiliyor mu, yurt dışından biz de çocuk alabiliyor muyuz? Veya bir Amerikalı Türkiye’ye gelip de bir çocuk alabilir mi? Berrin Tezgen: Türkiye’nin imzaladığı uluslararası sözleÅŸmeler vardır. Bu durumda bunların uygulanması gerek. ÇocuÄŸun kendi ülkesinde elveriÅŸli biçimde bakılması mümkün olmadığı veya evlat edinecek, yanına yerleÅŸtirilecek aile bulunmadığı takdirde, ülkelerarası evlat edinmenin çocuk bakımından uygun bir çözüm olduÄŸu kabul edilir. Ãœlkemizde yaÅŸanan Marmara depreminden sonra birçok Avrupa ülkesinden kimsesiz kalan çocuklarla ilgili olarak fazlaca talep olduÄŸu kamuoyunda da yer almıştır. Bu konuda son olarak Türkiye’nin de imzaladığı Milletlerarası Evlat Edinmede Çocukların Korunması ve Ä°ÅŸbirliÄŸi Hakkında La Haye SözleÅŸmesi’ne göre kimsesiz çocuklar baÅŸkaca ülkelere evlatlık verilebileceÄŸi gibi, Türkiye’deki aileler de baÅŸka ülkelerden evlatlık edinebilirler. Kahraman EroÄŸlu (BeyoÄŸlu Çocuk ve Gençlik Merkezi Sosyal Hizmet Uzmanı): Genellikle yabancılara çocuk verme taraftarı deÄŸilim. Ama bazı özürlü çocuklarımız var, onları bizimkiler maalesef almıyorlar. Biz de onları yabancılara veriyoruz. Mesela Alman bir kadın var, her yıl çocuk alıyor, 4-5 çocuk oldu herhalde. Onlara Türkiye’de bakıyor ama kendisi Alman. Geçen sene bir yabancı aile, iki gözü görmeyen bir çocuÄŸu aldı. Ama bunu bilerek, isteyerek, o çocuÄŸa ruh vermek ve onu kazanmak amacıyla aldılar. Yurt dışında gerekli tıbbi tedavisini de yaptırdılar. 8 yaşında bedenini satan kızlar varHA: Ailelerde bir de serbest büyüyen çocuklar, daha aklı başında oluyor diye düşünce hakim. Sanki o çocuÄŸu sokaÄŸa salınca, daha çok kendine güveni gelir diye düşünülüyor, bu doÄŸru bir düşünce mi?BS: Hayır, öyle yetiÅŸen çocuklar 13-14 yaşında uyuÅŸturucu, bali kullanmaya baÅŸlıyor. 8-16 yaÅŸ arası kız çocukları bedenlerini satıyorlar ve herkes bunu görmezden geliyor.HA: Yani Zehra’dan bir yaÅŸ büyük çocuklar... BT: Yasalarımıza göre çalıştıran ceza alıyor fakat müşteri ceza almıyor. Yasalarımız var ama bunları iÅŸletemiyoruz.HA: Peki, çocuk bunu o yaÅŸta nasıl yapabiliyor, nasıl öğreniyor?BS: Zaten bunu yapan çocukların büyük bir kısmı, evlerinde cinsel tacize uÄŸramış olanlar. Küçük yaÅŸta cinsel tacize uÄŸrayan çocuklar, çabuk uyarılıyorlar. Biz söylediÄŸimiz zaman herkes kızıyor. Fakat 14 yaşındaki bir çocuÄŸu makyaj yapıp seksi kıyafetlerle medyaya çıkarıldığı zaman, izleyen çocuklar da bunun normal olduÄŸunu düşünüyor. Bizim bu kızları toplamaya baÅŸlamamız, Ãœzeyir Garih cinayetiyle baÅŸladı. Oradaki Pınar’ı, bir tartışma programına çıkarmaya çalışan program ekiplerinin neredeyse savaÅŸmasının ardından kız bana döndü ve ‘Gördün mü doktor abla, meÅŸhur olmak için okumam gerekmiyor, benim yaptığım iÅŸte de meÅŸhur olunabiliniyor. Bak ben televizyonlara çıktım, bana ev de hediye ediyorlar’ dedi. Åžimdi ben bu çocuÄŸa, ‘Yavrum bu yaptığın doÄŸru deÄŸil’ desem bile bir iÅŸe yaramaz.Evlat edinmek için baÅŸvurulacak adresler Sosyal Hizmetler Çocuk Esirgeme Kurumu Ä°stanbul Ä°l Müdürlüğü: (0212) 511 42 75, 0212 526 44 79Toplum ve Çocuk Merkezleri: Okmeydanı: (0212) 220 53 63K.M.PaÅŸa: (0212) 585 01 33Gazi Mh.: (0212) 650 05 68Sultanbeyli: (0212) 398 77 17Ãœmraniye: (0216) 472 72 98Yakacık: (0216) 309 91 25BeyoÄŸlu: (0212) 292 63 84Kadıköy: (0216) 330 28 81AÄŸaçlı: (0212) 205 21 12Ayvansaray: (0212) 410 25 42Alo Çocuk (0212) 512 35 35Ä°nsana yatırım yapmalıBirgün her ÅŸeyimiz yok olabilir ama insanlık, dostluk hep vardır. Bu insan illa ki en yakınımız deÄŸildir. Bence herhangi biri de olabilir hatta belki de en doÄŸrusudur.Belki de en yakınınız kendisine yapılanın kıymetini anlamakta güçlük çekebilir ama uzaktaki, onun için yapılanı hiç unutmaz. Maalesef hayat bu iÅŸte! Çünkü en yakınlarınıza sanki mecburmuÅŸsunuz gibi bile düşünenler vardır. Ä°ÅŸte bunun adı karşılıksız sevgidir ya hani! Her neyse bunlar derin mevzu! Oysa elinizi uzattığımız bir yavru, ona verdiÄŸiniz eÄŸitim, sevgi ve aile.. Eminim ki tüm hayat ÅŸartlarına raÄŸmen baktıkça sizi mutlu edecek, kendinizle övünmenize sebep olacak ve hiç kaybolmayacak! Hatta her geçen gün daha da büyüyecek bir mutluluk olacaktır. Çünkü hayatımız boyunca yaptığımız her ÅŸey yine insanlar için çalışmak, evlenmek, sevmek, boÅŸanmak, üzülmek, sevinmek, kazanmak, hep yine hayatımızı dolduran insanlar için, ama hepsi karşılıklı, hepsinin içinde az da olsa egoizim, menfaat vardır. Dolayısıyla mutluluÄŸunu yaÅŸamak yeterli olmuyor. Oysa bir kerecik karşılık beklemeden insana yapılan yatırımın süprizini beklemek de heyacanlı olsa gerek! Bir kere daha söylüyorum insana yapılan yatırımın en güzeli ve doÄŸrusu olduÄŸuna inanıyorum. HülyaYAPTIKLARIMGORA’yı seyrettim tebrikler. Yatırım yapanlara teÅŸekkürler. Â
button