Evdeki çıplak günlerim sona erdi

GELDİM, GÖRDÜM, ÇEKİLDİM

"David Beckam H&M ile uzun soluklu bir anlaşma imzaladı. Bundan böyle her sezon 'Beckham Bodywear' başlığı altında erkekler için iç çamaşırı tasarlayacak. Londra'da tanıtımı var. Röportaj için Türkiye'den bir tek sizi düşündük. Gelir misiniz?" Sormanın bile gerek olmadığı bazı sorular vardır. Bu da bunlardan biriydi. Tanıtımın İstanbul'a son yıllarda en fazla kar yağdığı gün yapılması, Londra'ya sekiz saat gecikmeyle varmam, varıştan sadece 10 saat sonra dönüş uçağımın kalkacak olması hiçbir şeyi değiştirmedi. Gittim, konuştum, 'fotoğraf çekildim' ve döndüm. Peki nasıldı?

Onu dövmeleri kadar karmaşık, karın kasları kadar seksi, bebek yüzü kadar yakışıklı, üstelik tüm bunların farkında her ünlü kadar soğuk ve ukala zannediyordum. Bir kere düşündüğümden daha kısa boylu çıktı. Ve çok daha sıcak. Hatta lokum gibi... Sorulara bir şov adamı fırlamalığıyla cevap verdi. Neredeyse dört saat bıkmadan usanmadan fotoğraf çektirdi. Ve beni en çok, favori iç çamaşırının paçalı don olması şaşırttı. Evet slip değil, boxer değil, paçalı don! Yani içlik. Meğer bizim David'in içinde bir İngiliz asilzadesi saklıymış.

İç çamaşırına kafa yormaya ne zaman başladınız?

- Bildiğiniz gibi ilk önce Armani ile çalışmaya başladık. Onlarla birkaç başarılı yıl geçirdik. Sonrasında, kendi koleksiyonumu yapmak istedim. Ve bir şey ürettik, ürün hazırdı, her şey hazırdı. Bunu duyan H&M gelip, “Bunu sizin için daha büyük hale getirebiliriz, 1800 mağazaya ve 40 ülkeye taşıyabiliriz” dedi. Heyecan verici bir ortaklık yaptık.

İyi de neden iç giyim?

- Herkes iç giyime ihtiyaç duyar değil mi? Hatta ben çok gerekli olduğunu düşünenlerdenim.

Bugüne kadar yapılmış iç çamaşırı tasarımlarına bir yenilik ekleyeceğinizi mi düşündünüz?

- Elbette iyi iç giyim markaları var ancak benim gözümde mükemmel olan yok. Hangisinin iyi hissettirdiğini biliyorum, neyin iyi göründüğünü de biliyor sayılırım. Bu nedenle farklı bir koleksiyon oluşturmak istedim.

Piyasadakilerden ne farkı var tasarımlarınızın?

- Birçok şey... Bir kere sadelik en önemli faktör. Bence Calvin Klein bunu mükemmel bir şekilde yapıyor. Mümkün olduğunca sade olmasını istedim. Bence tüm erkekler böyle. Hiçbir erkek marka ve isim yağmuruna tutulmaktan hoşlanmıyor.

Doğru mu anladım? Bu koleksiyona bu güne kadar iç çamaşırından öğrendiklerinizi mi yansıtacaksınız?

- Evet, 36 yaşındayım ve iç giyimden kendime düşen payı aldım. Sade iç çamaşırlarını seviyorum. Rahat etmek, iyi hissetmek istiyorum ve bunu sağlamak için uğraştım.

İÇLİK GİYMEYİ HİÇ BIRAKMADIM

Futbol oynarken giydiğiniz iç çamaşırlarıyla gece dışarı çıkarken giydikleriniz çok mu farklı?

- Her tip çamaşıra uygun ortam vardır. Futbol oynarken elbette içlik giymem. Daha rahat hareket etmek için külot giyiyorum. İçlik bu koleksiyonun en önemli parçalarından. Büyük mesele oldu çünkü modası geçmiş bir ürün. Erkekler bunu uzun yıllar önce giyerdi. Geri getirmek istedim çünkü içlik giymeyi hiç bırakmadım.

Neden?

- Çünkü rahat olduğunu ve gerçekten tuhaf gelecek ama iyi göründüğünü düşünüyorum. Bir kere, sıcak tutuyor. İçlik aslında biraz İngiliz tarihinden gelen bir üründü. İnsanlar sevsin ya da sevmesin, bence mükemmel ve göze çarpan bir ürün. Alt içlikle sıfır yaka uzun kollu atletin çok uyumlu olduğunu düşünüyorum.

Eski moda, gerçekten eski moda...

- Evet, öyle ama bu yaşımda biraz o yöne kaymaya başlıyorum. Hem giyim hem de saç şeklimle, tarzım o yöne kayıyor. Yani gerçekten eski bir modadan, neredeyse 19. yüzyıldan bahsediyorum. İngiliz beyefendileri gibi... Çünkü ben de İngiliz’im. İyi bir takım elbise, kravat, iyi ayakkabılar ve altında içlikle İngiliz beyefendisi görünümü bir erkek için güzel bir görüntü.

Hiç kötü iç çamaşırlarıyla hazırlıksız yakalandığınız oldu mu?

- Şükürler olsun ki hayır! Her zaman şık iç çamaşırları giydim, hele ergenlik yıllarında bu çok önemliydi. Annem, babam bana her zaman şık iç çamaşırları aldı ve bu alışkanlık sonraki yıllarda da böyle devam etti.

 VICTORIA'DAN FİKİR YARDIMI ALIYORUM

Bu vesileyle yılların futbolcusu artık tasarımcı mı oluyor?

- Bilmiyorum. Bu elbette 10 yıl önce hiç düşünmediğim bir uğraştı. Ama ben de kariyerimin sonuna yaklaşıyorum, artık daha olgunum. Bu yüzden futbol kariyerim dışında başarmak istediğim bazı işler var. Ama iç giyim ürünleri, bambaşka bir uğraşın başlangıcı olabilir. Şu anda hâlâ profesyonel futbol oynuyorum. Ama gelecekte ne olur kim bilir.

Londra'daki tanıtımda insanlar size dokunmaya mı geldi yoksa iç çamaşırlarınıza bakmaya mı?

- Dokunma kısmından emin değilim! Ama inanılmaz bir katılım söz konusu ve çok farklı yaş gruplarından insanların bulunduğunu görmek güzeldi. 10 yaşında bir erkek çocuğu vardı ve daha yaşlı kadın ve erkekler vardı. Ben de bunu oluşturmak istedim. Yalnızca 21-25 yaşındakilere değil, babama da hitap edebilecek bir koleksiyon istiyordum. Hatta oğullarım için de! Kadınların da bu koleksiyonu sevdiğini düşünüyorum. Ürünleri kendileri için de alan birçok genç kız ve kadın vardı.

Artık evinizde iki tasarımcı birden var. Victoria'nın koleksiyonu da iyi gidiyor. Koleksiyonlarınız üzerinde çalışırken notlarınızı karşılaştırıyor musunuz?

- Victoria, tasarladığı ürünlerle büyük başarı kazandı ve bir Spice Girl (Baharat Kız) olmaktan moda sektörüne geçerek başardıklarından gurur duyuyorum. Çok çalıştı ve bu başarıyı gerçekten hak ediyor. Evde birbirimize üzerinde çalıştığımız bazı taslakları gösteriyoruz. Evliyseniz birbirinizin kanaatine güveniyorsunuz. Ürünlerden bazılarını gördü. Belirli ürünlerin nasıl görünmesi ve vücuda nasıl oturması gerektiği hakkında konuşurken bir erkek modelin gelmesini ve giymesini istedik. Çünkü ben emin değildim...

Prototiplerden mi?

- Evet, bir türlü emin olamıyordum. Victoria aslında, “Belki de insanlar çekiştirirken onları giyip modellik yapmamalısın” demişti. Bunu bir erkek model geldiğinde anladım. Bazı çamaşırların belirli yerlerini çekiştirip duruyordu. Ben de bu şekilde rahat edemezdim.

Hangi yerlerini?

- Belirli yerlerini... Tüm söyleyeceğim bu. Başka detay veremem.

Bir moda ikonu olarak, bu koleksiyonun erkeklerin iç çamaşırı alışverişi alışkanlıklarını değiştireceğini düşünüyor musunuz?

- Umarım, gerçekten umarım. Çünkü iç çamaşırının ne kadar önemli olduğu ortada. Katkım olursa ne mutlu bana.

KIZIMIZ DOĞDUKTAN SONRA EVDEKİ DÜZEN DEĞİŞTİ

Tüm dünyanın sizi iç çamaşırlarınızla görmesine oğullarınız ne diyor?

- Yani onlar çocuk ve ara sıra bazı yorumlar yapıyorlar...

Ne gibi?

- Reklamların son hali bana gönderildiğinde onlara gösterdim ve "Çok güzel ama herkes seni çamaşırlarınla görecek" dediler. Kendi küçük yorumlarını yapıyorlar. Çocukların en güzel yanı da bu, çok dürüstler.

Evinizde çıplak bir şekilde dolaşıyor musunuz?

- İç çamaşırlarımla dolaşıyorum ama çıplak değil. Özellikle kızımız doğduktan sonra... Sadece oğullarım varken çıplak dolaşabiliyordum, çünkü onlar da genellikle çıplak dolaşıyordu. Ama çıplak günler sona erdi. Artık hepimiz iç çamaşırıyla dolaşıyoruz.

Vücudunuzda en beğenmediğiniz yer neresi?

- 20 yıl profesyonel futbol oynadıktan sonra ayak parmaklarımın iyi olduğunu söyleyemem.

Kötüler mü?

- Kötü değiller. Sadece iyi değiller.

BİR FUTBOL KULÜBÜ SATIN ALABİLİRİM

Futbolculuğunuzun ilk yıllarında akıl hocalarınız Alex Ferguson ve Eric Cantona'ydı. Futbol dışındaki yeni kariyerinizde, akıl hocalarınız var mı?

- Benim için aktör Steve McQueen gibi stil ikonları vardı. Yani, bir kot pantolon ve tişörtle iyi görünürdü. Her zaman stil konusunda esinlendiğim kişi olmuştur. Marka yönetimi konusunda en iyilerden Simon Fuller'la çalıştığım için şanslıyım. Tasarım işi benim için çok yeni. Victoria bu işte son 5 - 10 yılda büyük başarı elde etti. Ben de doğru bir şekilde ilerlemek istiyorum. Tim’in söylediği gibi, bu işe yalnızca ismimi vermedim. İster futbol, isterse futbol dışındaki işler olsun, tamamen dahil olmak istedim. İnanmadığım bir şeye adımı vermek istemiyorum. Yani, bu işin yüzde 100 içindeyim ve bugüne kadar yaptığım her şey için bu böyle.

Futbol kariyeriniz bittiğinde iç çamaşırı tasarlamak dışında neler yapacaksınız?

- Bir şekilde futbolun içinde kalacağım. Teknik direktörlük hiçbir zaman ilgimi çekmedi. Sadece küçük çocuklara koçluk yapmayı seviyorum. ABD profesyonel ligi MLS’de bir futbol kulübü satın alma olasılığım da var.

KARİYERİMİN EN MUTLU ANLARI En iyi günlerimi Manchester United'da geçirdim. Özellikle de üç kupa birden kazandığımız 1999 yılını. Ancak her kulüpte başarı kazanacak kadar şanslıydım. Özellikle de geçen yıl Los Angeles Galaxy ile ABD şampiyonluğunu kazanmak beni son derece memnun etti.

KARİYERİMİN EN ZOR ANLARI 1998 Dünya Kupası'nda kırmızı kart görüp oyundan atılmam. Ancak bu da olumlu bir sonuç verdi çünkü o maçta atılmamış olsam, bir profesyonel futbolcu olarak bugünkü noktada olamayabilirdim. Bana ders oldu. Birkaç yıl önceki geçirdiğim sakatlık da beni zorladı çünkü daha önce hiç böyle uzun süreli bir sakatlık söz konusu olmamıştı.