OluÅŸturulma Tarihi: Eylül 09, 2001 00:00
Türk erkeğinin ‘‘etek giyme’’ hassasiyeti Kadir İnanır'la yeniden depreşmişti. Son günlerde televizyon reklamlarında etekli erkekler çoğaldı. Bir de Talat Bulut etek giyince gündelik muhabbetlerin değişmeyen konusu oldu.Zaten bin yıllık kültürümüzün en hassas konularından biri bu ‘‘etek’’ hadisesi. Hatta öyle ki Güzin Abla köşesine rumuzlu mektup olacak kadar uzun boylu: Ablacığım, etek giydim, erkekliğim gitti mi acaba?Yakın tarihi şöyle bir hatırladığımızda Zeki Müren en unutulmaz örnek. 1970 yılında etekle sahneye çıktığında sesler yükselip, manşetler atılmıştı. Bu kadarı da fazlaydı. Hadi küpe taktın, hadi cumhurbaşkanının karşısına (o zamanki cumhurbaşkanı Fahri Korutürk'tü) yüksek topuklu ayakkabılarınla çıktın. Ama etek giymek de neyin nesi oluyordu? Zeki Müren gündemimize eteğiyle (özellikle de minileriyle) gelip oturmuştu. Eteği günlerce yazıldı, çizildi, konuşuldu ve tabii ki dedikodusu yapıldı. En sonunda bir gazeteci, kimsenin sormaya cesaret edemediği soruyu Zeki Müren'e yöneltti; ‘‘Etek giyip sahneye çıkmak erkeklikten bir şey kaybettirir mi?’’ Zeki Müren'den adıyla müsemma, çok zekice bir yanıt geldi; ‘‘Benim giydiğim kadın elbisesi değil. Bunlar Sezar'ın, Baytekin'in, Brütüs'ün giysileridir!’’ Bunlar otuz yıl geride kaldı.PATLAMA OLDUKısa süre önce de, Türkiye'nin erkekliğine en zeval gelmeyen, en erkek ‘‘artist’’i Kadir İnanır, kırmızı elbiseli bir Pamuk Prenses olarak karşımızdaydı! Kadir İnanır'ın öncülüğünden sonra etekli erkekler modası patladı. Bonuscard reklamında tiyatro sanatçısı Ozan Güven etek giydi. Yine bir başka tiyatrocu İskender Bağcılar Pamukbank reklamında altından paçalı donunun göründüğü allı güllü bir etekle oynadı. Son olarak da farklı karakterlerle kamera karşında olmayı seven sinema sanatçısı Talat Bulut etekli olarak karşımıza çıktı.KATKISI OLANLAREtekli erkek olayına dahil olanlar sadece sanat dünyasından değil elbette. Eski Genelkurmay Başkanı Doğan Güreş ve ‘‘mermi manyağı’’ lafını literatürümüze sokan Nuri Ergin (Nuriş)'in de bu tartışmaya katkıları var. Doğan Güreş, mecliste oylanacak bir gensoru için ‘‘Oyumu beğenmezseniz etek, beğenirseniz erkek elbisesi giydirirsiniz’’ diyerek bu hassas konudaki erkek tavrını ortaya koymuştu. Doğan Güreş bahsi kaybetti ama sözünde durup eteği giymedi. Onun yerine etek giymek ünlü komedyen Levent Kırca'ya düştü. Böyle bir parodiyi kendisine yapılmış büyük hakaret sayan Güreş ile Kırca mahkemelik oldu. Nuriş ise cezaevinde cezalandırmak istediği bir mahkuma etek giydirmiş, fotoğraflarını çekmiş ve onların dünyasında intikamın en büyüğünü alarak mahkumu madara (!) etmişti. Vampirler sarmısaktan ne kadar korkuyorsa görünen o ki Türk erkekleri de etek giymekten o kadar korkuyor.EN ÇOK KONUŞULAN ETEKLİMeraklısına eteği ben giydiririmKadir İnanır'ın Komser Şekspir'de giydiği kılık pek çok polemiğe sebep olmuştu. Radikal Yazarı Tunca
Aslan şöyle yazdı; ‘‘O daha çok kafayı şu kostüm meselesine takmış, karizma elden gidiyor mu, kaygısına kapılmış gibi görünüyor. Bir televizyon programında ısrarla hiçbir filmde kadın kılığına girmediğini, etek giymediğini vurguladı. Yani Dustin Hoffman'ın ‘Tootsie’de, Robin Williams'ın ‘Bayan Doubtfire’ da girdikleri kılığı kendisine yakıştıramadığının altını çizdi. Ya bir oyuncu olduğunu unuttu ya da ‘ben onlar kadar iyi bir oyuncu değilim’ demeye getirdi. üstelik kraliçe kostümüyle hiç de fena bir performans sergilememişken... Eleştirmenler böyle söylüyordu ama Kadir İnanır bir aktör için nefes almak kadar doğal olan kılık değiştirmeyi hazmedememiş olsa gerek ki şu cevabı vermişti: ‘‘Bu tartışmalardan etkilenmeyen insandan şüphe ederim. Ben filozof değilim. Meraklısına eteği ben giydiririm.’’ Sözün kısası Kadir İnanır'ın Komser Şekspir'de etek giymesi oyunculuğundan ve erkekliğinden bir şey eksiltmedi ama sinirlerini bir hayli hırpaladı!SON FİLMİNDE ETEK GİYDİErkek dünyasının zekice intikamıTalat Bulut, ‘Bu yapılan herhalde günlük yaşamda etek giyiyor tartışması değil’ diyor: ‘Yaptığım işin çerçevesinde etek giydim. Sheakspeare oyunlarında 1700-1800 yıllarında kadın rolünü hep erkek oynamış. Meşrutiyet döneminde bizde de öyle olmuş. Sanatta böyle bir değerlendirmenin, gerçek yaşamla örtüşmesi mümkün değil. Sonuçta biz ‘‘gibi’’ yapıyoruz. Ben Talat Bulut olarak bugüne kadar oynadığım karakterle asla örtüşemem. Manisa Tarzanı'nı oynadım ama Tarzan gibi yaşamaya devam etmedim. Aksini düşünmek çok düz ve yanlış bir mantık olur. Köçek rolü bana teklif edildiğinde kabul ettim çünkü benim aktörlük anlayışıma çok uygun bir karakterdi. O kıyafetin içinde vücudumu ne kadar iyi kıvırabilirim, göbeği ne kadar iyi atabilirim, kalçayı ne kadar iyi savurabilirim diye düşündüm. Estetik olarak iyi durmak zorundaydım. Espriler oluyor tabii.. Karı gibi oynama, karı gibi kıvırtma, karı gibi gülme.... Manisa Tarzanı yani Ahmet Bedevi, kılsız bir adamdı. Ben o yüzden o rolü oynarken bütün bacak ve göğüs kıllarımı tamamen kazıdım. Çok fazla parlak duruyordu. Kadınlık içgüdüsü ya da bilinçaltında bazı duygular ortaya çıkar mı endişesini hiç duymadım. Ama ‘‘bir tarafım görünecek mi?’’ diye düşünmedim değil. Bacak bacak üstüne atıp, kadındaki estetiği yakalayabiliyor muyum, diye düşündüm. Ama elbiseyi ben kadına daha çok yakıştırıyorum. Çok daha erotik. ‘‘Erkekliğin’’ egemen olduğu bir dünyada kadının sözü hiçbir zaman geçerli değildir. O dünyaya ait olanlar tarafından, ceza vermek istedikleri erkeğe etek giydirmek kadar zekice bir intikam yok. Ama entelektüel dünyada bunun hiçbir geçerliliği olmaz.’DOÇENT DR. ARUS YUMUL - Bilgi Üniversitesi Sosyoloji Bölüm BaşkanıErkeklik kavramı değişmeyen bir kavram değil. Birçok kavram gibi toplumlar oluşurken inşa edilmiş bir kavram. Tek ve değişmeyen bir erkeklik kavramı yok. Erkeklik kimliği de tıpkı diğer kimlikler gibi icat edilmiş. Ama bu kimliklerin icat edilmiş veya kurgulanmış olması bireyler veya toplum üzerindeki etkisini azaltmıyor. Bu nedenle etek giymek, erkeklik gururunu zedeleyebiliyor. Hele bizim gibi ataerkil toplumlarda, bir erkeğin kadınlıkla bağdaştırılabilecek her türlü hareketten sakınması gerekiyor. Onun için etek giyinmek, tamamen bir küçümseme, kimliğinden vazgeçme olarak algılanıyor. Halbuki dünya üzerinde etek giyinen erkekler, hatta askerlerin var olduğunu biliyoruz. Etek giymekle, erkekliğe atfedilen özellikler arasında bir ilişki yok aslında. Erkekliğin kurgulanması sürecinde etek giyinmek erkeklik kavramından dışlanmış. Kadınlığa atfedilen özelliklerle erkekliğe atfedilen özellikler arasında farklar var. Bu farklar olumlu ve olumsuz özellikleri barındırıyor. HULKİ AKTUNÇ-Argo Sözlüğü YazarıEteğin birinci anlamı kasık, cinsel organ ve çevresi demektir. Hatta ‘‘etek traşı’’ diye bir başka tabir de vardır. Kadınların şu an giydikleri aslında etek değil etekliktir. Eksik etek lafı neredeyse yüzyıldır kullanılır bizde. Eksik etek, kasıkta bir eksiklikten bahseder. Yani erkeklik organının olmamasından. BONUSCARD’IN ETEKLİSİOzan Güven: Giyince aynaya bakamadımBonuscard reklamında giydiğim etek benim için sadece kostümdü. İş gereği olduğu için benim için pantolon giymekten farklı değildi. Çekimler yapılırken çok eğlendim. Normal bir reklam filminde yapılan mavradan farklı bir mavra olmadı. ‘‘Ben erkeğim’’ kompleksimizden kurtulmamız lazım. Stüdyoya girer girmez eteği giydim ve çekime başladık. Aynaya bakacak cesaretim yoktu. İzleyenler daha kısa bir etek giyseydim daha iyi olacağını söylediler. Bacaklarım yeteri kadar gözükmüyormuş ama gözüktüğü kadarıyla da beğenilmiş. Elbise ve eteği kadının giymesini tercih ederim. Etek yazları çok kullanışlı bir şeye benziyor da, kışın ne yapıyorsunuz merak ediyorum. On yıl önce erkekler bermuda giymezlerdi şimdi herkes giyiyor. Yirmi yıl sonra ne olacağı belli olmaz, bakarsınız günlük hayatımızda belki etek giyeriz.PAMUKBANK’IN ETEKLİSİİSKENDER BAĞCILAR: Eteği ilk Kadir İnanır değil ben giydim.
Film geçen eylül çekildi. Profesyonel tiyatrocu olduÄŸum için hiç tereddüt etmeden, etek giymeyi kabul ettim. Benim için çok eÄŸlenceliydi. Kendime de yakıştırdım, eÅŸim de beÄŸendi. Bacaklarımın o kadar kıllı olduÄŸuna bakmayın. Bisikletçi olduÄŸum için bacaklarımı tıraÅŸ etmek zorundaydım. Ben tıraÅŸ ettikçe onlar çıktılar. Ben Kadırgalı'yım, semtimden yirmiye yakın telefon aldım. ‘‘Allah cezanı versin. Bizim oralardan dayı çıkar hanım çıkmaz’’ diye sitem ettiler. Çekimler yapılırken yanımdan geçen yaÅŸlı bir teyze ‘‘vah vah vah’’ diye söyleniyordu. Valla etek çok rahat bir kıyafetmiÅŸ, hava da alıyorsunuz, süpermiÅŸ. Hem kadınlar pantolon giyince iyi oluyor da, erkekler etek giyince niye tartışılıyor?Â
button