Güncelleme Tarihi:
Dostlarına Noel ve yılbaşı hediyesi olarak ikişer şişe ‘İlida Gi’ marka şarap gönderdi. Kırmızı, sek. Hani damakla her temasında mutlaka bir şeyler hatırlatan, içki içmeninin bir ucunun alkoliklikse diğer ucunun sosyal yaşam olduğunu kanıtlayan bir lezzet.
Mora (Peloponez) yarımadasının batısında çok sevdiğim Katakolo sahiline bakan tepelerde Karakohori köyünden 50 dönümlük bir bağda yetiştirilen İtalyan refesco üzümlerinden...
Bağ, dedesinden miras kalmış. Yıllarca ilgilenmemiş. Bir şarap imalatçısına kiralamış. 2000’li yılların başlarında dede evini restore etmiş önce, son üç yıldır da bağı ve üzümleriyle bizzat ilgileniyor. İlk mahsulünü de şişeleyip dostlarına hediye etti.
Atina’dan her fırsatını bulduğunda Karakohori’ye kaçıyor. Özellikle de ağustos sonlarında ve pastırma yazında mutlaka üzümleriyle buluşuyor.
Yunanistan’ın 1996-2004 yılları arasındaki Başbakanı Kostas Simitis artık profesyonel bir şarap üreticisi. Şarabının etiketinde ‘Simitis Bağları’ diye yazıyor.
Daha birkaç günlük başbakanken Türkiye ile Kardak krizini (1996) yaşayan, ‘Abdullah Öcalan skandalı’nın ardından Türk-Yunan ilişkilerinin kötü kaderinin değişmesinde ilk adımı atan (1999) , hiç hazır olmamasına rağmen Yunanistan’ı Euro para birimi bölgesine dahil etmeyi başaran (2002) ve Kıbrıs Rum Kesimi’nin AB üyesi olmasında (2004) başrolü oynayan Simitis, siyasetten emekliye ayrılmadı ama vaktinin büyük bir bölümünü toprakla, üzümle uğraşarak geçiriyor.
Dış politikada ülkesi adına yaptığı iyi işlerin aksine Simitis, devlet yönetiminde, ekonomide aynı başarıyı gösteremedi. Bugün 410 milyar Euro’luk borcu olan, AB ve IMF’nin yardımı sayesinde iflastan kurtulan, geleceği için de karamsar senaryoların ardı arkası kesilmeyen Yunanistan’da devletin aşırı borçlanması, paraların çarçur edilmesi ve büyük ekonomik skandallar onun başbakanlığı döneminde başladı.
HALKIN VİCDANI HAZIR DEĞİL
2004 yılında Başbakanlığı Simitis’den devralan Kostas Karamanlis ise 2009 yılına kadar durumun iyice berbat olmasına en azından eşsiz katkıda bulundu.
Karamanlis, 15 aydır iktidardan uzak ama çıkıp Yunan halkına tek kelime söylemiş değil. Bu durum da zaten asabı bozuk bu diyar insanını iyice çileden çıkartıyor.
Adamın siyasetle ilgisi, parlamentoya gelip bütçe tasarısı gibi önemli toplantılarda oy kullanmaktan ibaret. Eşi Natasa ve ikizleri ile birlikte bir o diyar bir bu diyar geziyor. Noel’de Almanya’daymış. İddialara bakılırsa, Münih havaalanında valizlerini beklerken 10 kadar Yunan vatandaşı “Sahtekar, tembel” diye bağırmışlar eski Yunan Başbakanı’na. Alman polisinin müdahalesi ile Karamanlis ve eşi havaalanından çabucak uzaklaştırılmış.
Demokrasi affetmeyi bilir?
Ancak, Simitis ve Karamanlis örneklerinde halkın vicdanı henüz onları affetmeye hazır değil.