Erkeklerin yarısı menopozu hiç duymamış, kadın-erkek andropozu duymayanlar ise yarıdan daha fazla

Güncelleme Tarihi:

Erkeklerin yarısı menopozu hiç duymamış, kadın-erkek andropozu duymayanlar ise yarıdan daha fazla
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 09, 2005 03:29

TNS PİAR şirketinin Hürriyet için yaptığı Cinsellik Araştırması, menopozun Türkiye’de andropozdan daha çok bilindiğini gösteriyor. Ancak menopozu da kadınlar daha çok biliyor.Erkeklerin neredeyse yarısı menopoz sözcüğünü daha önce hiç duymadığını söylüyor. Bu oran kadınlarda yaklaşık yüzde 14 seviyesinde ama bu oranı oluşturan kadınlar, genelde eğitim seviyesi düşük, 18 yaşın altındaki kadınlar.

Andropozda ise bilgisizlik düzeyi çok kötü. Hem kadınlarda hem erkeklerde yüzde 70’e yakın kişi bu kelimeyi daha önce hiç duymadığını söylüyor. Asıl fark okuryazar olmayanlarda: Bu kesimde andropozu bilenler çok küçük bir azınlık. Ancak menopoz hakkında fikir sahibi olma oranları, en az üniversite mezunlarınınki kadar yüksek.

Avrupa Cinsel Sağlık Derneği (ESSM) Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Emre Akkuş

Erkekler andropozu rahat ifade edemiyor

Nedir bu andropoz, orta yaş bunalımı dedikleri?

- Testosteronun düşmesi. Salt testosteron değil, biyolojik olarak aktif olan testosteron oranı ile testosteron-östrojen dengesindeki farklılaşma da etkili. Testosteron erkeklik, östrojen ise kadınlık hormonu. İlerleyen Yaşlarda Oluşan Hipogonadizm’de testosteron düşerken, östrojen lehine bir durum ortaya çıkıyor. Bu durum bazı erkekleri etkiliyor. ‘Erkeklerde andropoz var’ demek çok doğru bir ifade değil. Orta yaş bunalımı da hormonal değişimlerin yansımaları. Yine de başka psikolojik faktörler de muhtemelen etkili. ‘Yıllarımı kaybediyorum. Tren kaçıyor mu?’ endişesi yaşıyorlar. Şunu da vurgulamalıyım ki ‘Hormonları azaldı. Onun için orta yaş bunalımına girdi’ demek doğru değil. Ekonomik ve sosyal durum, iş performansının düşmesi, fiziksel bazı değişikliklerin yaptığı olumsuz yansımalara bir de hormonal değişiklikler eklenince erkeklerde ‘orta yaş bunalımı’ denilen durum çıkıyor. Mutlaka bütün erkekler de andropozu yaşamıyor.

Testosteron kaybı küçük oranlarda. Buna rağmen erkekler çok mu etkileniyor?

- Aslında bu yaşlanma sürecinin bir parçası. Birçok erkeği de hiç etkilemiyor. Farkında bile değiller. Genellikle cinsel fonksiyonlarında da bir azalma varsa ciddiye alıyorlar. Aslında hormondaki değişim vücuttaki fiziksel yapıları da etkileyebiliyor. Kasların gücü azalıyor. Algılamada farklılıklar oluyor. Cinsel hayata olumsuz yansımalarının da etkisiyle biraz daha stresli, sinirli, daha tepkisel insanlar olmaya başlıyor.

Testosteron eksikliği olan erkeklere, menopozdaki kadınlarda olduğu gibi hormon takviyesi mi öneriyorsunuz?

- Hepsine değil. Erkeklere hormon verirken iki kere düşünmek lazım. Testosteron hormonu özellikle prostatı direkt etkiliyor. Prostat bezinin büyümesi veya prostat kanserin başlamasını tetikleyebilir. Uzun süreli tedavilerin yan etkileri var. Karaciğer, sinir sistemini olumsuz etkileyebilir.

Andropozdayım diyerek size gelen erkek oluyor mu?

- Erkekler bunu çok rahat ifade etmiyor, edemiyorlar. Bana andropoz tedavisi yapın diyen hasta çok çok nadir. Eşleri bazen ifade ediyor.

MENOPOZUN KARŞILIĞI DEĞİL

Andropoz Latincede erkekliğin sonu anlamına gelen andro ve pause kelimelerinden türetilmişti. Çünkü kadınların menopozunun, erkekte karşılığı olduğu düşünülüyordu. Sonra anlaşıldı ki her kadın ömrü yetiyorsa menopoza giriyor, ancak her erkek andropoz yaşamıyor! Hatta ‘andopoz var mı, yok mu?’ tartışmaları yapıldı. Şimdi dünyadaki ilgili dernekler ve bilimadamları başka bir deyimi yerleştirmeye çalışıyor:

İlerleyen Yaşlarda (Geç) Oluşan Hipogonadizm. Uzmanlara göre, andropoz kadınların menopozunun erkeklerdeki karşılığı değil. Erkeklerde testosteron hormonu düşüyor. Ama kadınlardaki östrojen azalması kadar yüksek miktarlarda değil. Küçük düşüşler kadınlardaki gibi üreme fonksiyonlarının sona ermesine yol açmıyor. Bundan etkilenen erkeklerin sayısı, menopozdan etkilenen kadınlarda kadar yüksek değil.

Türkiye Menopoz ve Osteoporoz Derneği Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Ertüngealp

Kadınlar estetik yaptırıyorlar ama cinsellikte bilgisizler

Kadınların menopozla yaşam süresi oldukça uzadı...

- Günümüzde ortalama insan ömrü seksenli yaşlara doğru uzanırken ortalama menopoz yaşı 50-52 olarak kabul ediliyor. Kadın 25-30 yıl menopozun getirdiği sorunlarla yaşıyor. Hayatlarının neredeyse 1/3’ünü oluşturan bu uzun dönemde sıcak basmaları, gece terlemeleri, vajinal kuruluk, ağrılı ilişki gibi fiziksel ve depresif duygu durumu gibi psikolojik sıkıntılarla karşılaşıyorlar. Bu sıkıntılar kadının çevresiyle olan ilişkilerini de bozarak sosyal sıkıntılar da doğuruyor. Yaşamındaki östrojensiz sürenin uzaması, kadının yalnız sağlığını değil aynı zamanda yaşam kalitesini de etkiliyor. Önemli olan ise uzun yaşamak değil, sağlıklı ve mutlu yaşamak. Bunu sağlamak için kadının kaybettiği hormonu yerine koymamız gerekiyor.

Kadınlar cinsel organlarını tanıyor mu?

- Maalesef hayır. Zaten cinsellikle ilgili konuşmuyorlar. Cinsel bilgi eksikliği var. Erkek cinsellik aktivitesini her yaşta devam ettiriyor. Ama kadınlarda menopoz sonrası isteksizlik arttığı için ilişkileri bozuluyor. ‘Kocam beni eskisi gibi begenmiyor’ deyip estetik ameliyat yaptırıyorlar. Burnunu, kaşını, çenesini düzeltseler de cinsel organındaki organik bozukluğunu düzeltmek isteyenlerin sayısı çok az. Bu bilinç yok.

En çok hangi sorundan şikayetçiler?

- Yaşanan sorunlara baktığımda yüzde 80’i ateş basması ve terleme. Aslında bunları hissedenler şanslı. Çünkü doktora gidiyorlar. Bunu yüzde 60 ile stres ve sıkıntı izliyor. Gerginlik, kolay sinirlenme, depresyon, kilo alma, unutkanlık da sık görülüyor.

Hormon tedavisinden beklenen yarar nedir?

- Sıcak basması, terleme, vajinal kuruluk, uykusuzluk, depresif duygu durumu gibi şikayetleri ortadan kaldırır. kadınların yaşam kalitesini yükselterek, daha konforlu bir hayat geçirmelerine yardımcı olur. Hormon yerine koyma tedavisini eskisi gibi hayat boyu vermiyoruz. Damar bozuklukları, kalpte sorunlar varsa tedaviye başlamıyoruz. Menopozdan hemen sonra verip, beş yıl devam ettiriyoruz.

Andropoz

KAÇ ERKEĞİ İLGİLENDİRİYOR


Türkiye’de 60 yaş üstü erkeklerin nüfusu 3 milyon 248 bin. İleri yaşlardaki erkeklerin yüzde 20’sinde testosteron düzeyi düşük. Eğer total testosterona değil de biyolojik olarak aktif olan yani iş yapan testosteron düzeyine bakarsak bu oran yüzde 70’e kadar çıkabilir. Yani Türkiye’de total testosteronu düşen 650 bin, biyolojik olarak aktif testosteronu düşen 2 milyon 200 bin erkek var. Başka bir deyişle 2 milyon 850 bin erkeğin testosteron düzeyi normal sınırın altında.

MUHAFAZAKARLAR DAHA BİLGİSİZ

Menopozu duymadım, bilmiyorum
diyenler, yüzde 51.8 gibi bir oranla en çok Doğu Anadolu’da yaşayanlar. Doğu Anadolu’yu yüzde 43.3’lük oranla Güneydoğu takip ediyor. Ancak Marmara Bölgesi de menopoz cehaleti konusunda yüzde 33 gibi hiç de düşük olmayan bir oranla üçüncü sırada

Muhafazakarlar (Yüzde 32.9) menopoz konusunda liberaller (Yüzde 26.1) ve ılımlılardan (Yüzde 28) daha bilgisiz

Menopozu kadınların adetten kesilmesi olarak tanımlayanlar en çok metropollerde (Yüzde 63.6) ve Ege Bölgesi’nde (Yüzde 63.4) yaşıyor

Menopozu duymadığını söyleyenler en çok ortaokul mezunları (Yüzde 37.2) ancak üniversite mezunları arasında da yüzde 8.7’lik bir kesim menopozdan habersiz

Menopoz tüm sosyo ekonomik düzeyden, yaşlardan ve bölgelerden insanlar tarafından en çok ‘kadınların adetten kesilmesi’ olarak tarif ediliyor. İkinci en çok yapılan yorum ‘doğurganlığın sona ermesi’

En yüksek oranla (Yüzde 9.8) Karadenizliler, menopozu ‘kadınların cinsel hayatının bitmesi’ olarak tanımlıyor

Menopozu ‘kadın hastalığı’ olarak yorumlayanlar en yüksek oranla (Yüzde 6) Akdenizliler

Menopozu kadınların cinsel hayatının bitmesi olarak gören liberaller (Yüzde 7) ile muhafazakarlar (Yüzde 6.6) hemen hemen aynı oranda. Ilımlılar ise daha az (Yüzde 3.2) böyle olduğunu düşünüyor.

HER ON DOĞU ANADOLULUDAN DOKUZU ANDROPOZDAN HABERSİZ

Andropozu duymadım, bilmiyorum diyen kadın ve erkeklerin oranı birbirine çok yakın: Yüzde 68.9 ve 69.4

Andropozu neredeyse hiç bilmeyenler okur yazar olmayan kesim (Yüzde 95.7). Eğitim seviyesi arttıkça andropozun bilinirliği de artıyor. Yine de üniversite mezunlarında yüzde 70’e ulaşamıyor

Andropozu hemen hemen hiç bilmeyen yaş grubu, doğal olarak 13-15 (Yüzde 97) ve 16-17 (Yüzde 79.9) ancak üçüncü andropoz cahili grup tuhaf bir şekilde 55 ve üstü (Yüzde 78) çıkıyor

Andropozu en bilmeyenler (Yüzde 90) Doğu Anadolulular, ikinci sırada yüzde 84.2’yle Güneydoğu geliyor

Andropozu ‘cinsel yetersizlik’ olarak tanımlayanlar (Yüzde 15.9) en çok metropollerde yaşıyor

En yüksek oranda Karadenizliler (Yüzde 9.4) andropozun erkeklerde cinsel isteksizlik dönemi olduğunu düşünüyor

Muhafazakarlar (Yüzde 80.7) andropoz konusunda liberal (Yüzde 64.5) ve ılımlılardan (Yüzde 69.9) daha bilgisiz

Ancak andropozu cinsel yetersizlik olarak tanımlayan liberaller (Yüzde 14.3) muhafazakarları ikiye katlıyor (Yüzde 6.2)

Üst gelir grubunda bulunanların yarıya yakını andropozu bilmediğini söylüyor (Yüzde 47.7) ancak en alt gelir grubunda bu oran yüzde 82’ye fırlıyor.

MENOPOZ KAÇ KADINI İLGİLENDİRİYOR

Türkiye Menopoz ve Osteoporoz Derneği’nin 2002 yılında 136 bin kadın üzerinde menopozla ilgili yaptığı araştırmaya göre, Türkiye’de menopoza girme ortalama yaşı 47. Menopoz tedavisine başlama yaşı ise 49. Osteoporoz korkusu yüzde 30, idrar kaçırma, vajina daralması, sistit gibi üriner şikayetler ise yüzde 20’sini menopoz tedavisine götürüyor. Cinsel problemlerle yardım alanlar yüzde 15. Kadınların yüzde 40’ı kanser, yüzde 11’i kilo alma korkusuyla hormon tedavisini bırakıyor.

Türkiye’de 35.5 milyon kadın var. 40 yaşın üstündeki kadınların sayısı ise 10.2 milyon. Türkiye Menopoz ve Osteoporoz Derneği ile Schering Alman İlaç Firması’nın 19 ilde, 1007 kadın arasında yaptığı bir araştırmaya göre 43-58 yaş arası kadınların yüzde 72’si menopozda. Yani kadınların menopozlu yaşamları oldukça uzun.

YARIN: KADINLAR CİNSEL İLİŞKİYİ NEDEN BAŞLATMAZ
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!