Erkekler habersiz babalık tehdidi altında

Güncelleme Tarihi:

Erkekler habersiz babalık tehdidi altında
OluÅŸturulma Tarihi: AÄŸustos 22, 2004 00:00

Soru ÅŸu: Anne olmak için ille de bir erkeÄŸe ihtiyaç var mı? BaÅŸlangıçta, yani tıbben spermleri gerektiÄŸi için elbette evet. Ama ya sonra? ÇocuÄŸu doÄŸurmak, bakmak, büyütmek, yetiÅŸtirmek için? Artık sayıları giderek artan pek çok kadın, bu soruya ‘hayır’ cevabı veriyor.Zaten -istisnalar hariç- kadınların çoÄŸu çocuk büyütme iÅŸini hayat boyu tek başına yapmıyor mu? Baba aynı ÅŸehirde, evde, çocuÄŸunun yanı başındayken bile... Ama bizim konumuz onlar deÄŸil; sevgilisinin/kocasının/bir gecelik aÅŸkının itirazlarına raÄŸmen ya da itiraz etmesine bile fırsat (yani haber) vermeden çocuk sahibi olan kadınlar... DiÄŸer taraftan, böyle çocuk sahibi olmuÅŸ, ‘zoraki babalar’.Giderek daha çok kadın bunu yapıyor, ancak hepsinin nedeni ya da duyguları çok farklı... Kimisi için çocuk bir özgürlük projesi, kimi için karşısındaki erkeÄŸi ele geçirmeyi saÄŸlayacak bir silah, kimi için bir gelecek sigortası... Bazen ‘Artık doÄŸurma trenini kaçıracağım’ paniÄŸi doÄŸurtuyor, bazen de sadece ‘canı yanınca can yakma’ içgüdüsü. Ancak erkek ve kadının hikayesi ne olursa olsun, doÄŸum gerçekleÅŸtikten sonra artık çocuÄŸun kendi hikayesi baÅŸlıyor. Ve o her zaman ÅŸahane bir hikaye olmuyor. Her bir zoraki babalığın nedenleri gibi, sonuçları da farklı. Bazı çocuklar, TV ekranlarına çıkarılıp ünlü babalarından sevgi ve para talep edecek hale getiriliyor. Bazıları ilk gençlik yıllarında, bir kafede buluÅŸup tanışıyor babasıyla. Kimisi onu hiç tanımadan, merak ederek yaÅŸayıp ölüyor. Peki ya babalar? Tüm hemcinslerine atfedilen sorumsuzluk özelliÄŸinden kendileri de mustarip de bunun bedelini mi ödüyorlar, yoksa hiç suçları yokken, çocukları gibi kurban mı seçiliyorlar? Hastanedeki bankonun arkasından yıllar sonra ona merhaba diyen, artık ilkokul üçe giden oÄŸlunun babasıydı. Kendisi gibi doktor olan erkek arkadaşı, onun kim olduÄŸunu anında anladı; çünkü oÄŸlunun tıpatıp aynısıydı! Sadece iki kez seviÅŸecek kadar kısa bir iliÅŸkiydi. Onun siyasi görüşleri nedeniyle kaçak yaÅŸamak zorunda olduÄŸu zor yıllardı. Hamile kaldığını anladığında onu çok aramış, bulabileceÄŸi yerlere notlar bırakmış ama ulaÅŸamamıştı. Çok kürtaj yaptırmıştı, daha da önemlisi bu çocuÄŸu istiyordu. Sahiden de oÄŸlunu yalnız büyüttü. Babasıyla ilgili de gerçek neyse onu söyledi. Åžimdi oÄŸlundan habersiz babası, ‘görüşelim’ diyordu. Bir gün buluÅŸtular. Evlenip ayrılmış, bir de kızı olmuÅŸtu. ‘Peki sen ne yapıyorsun?’ sorusuna, benim de bir oÄŸlum var cevabı vermekten baÅŸka ne gelirdi ki elinden... Åžaşırmıştı, evlendiÄŸini duymamıştı çünkü. ‘Evlenmedim’ dedi. Bunun üzerine gelen soru, oÄŸlunun doÄŸum tarihiyle ilgiliydi. Söyleyince, bir ışık geçti gözlerinden. Bir ÅŸey söylemedi.BaÅŸka bir gün yine buluÅŸtular. Her ÅŸey Türk filmi gibiydi. ‘Sana söylemem gereken bir sır var’ diye baÅŸladığında ‘OÄŸlunla mı ilgili?’ diye soru geldi hemen. Evet deyince, eski sevgili kalktı, bir içki daha aldı, bir dolaÅŸtı geldi. ‘Onunla tanışmak isterim’ dedi. Hatta maddi yardım teklif etti, istemedi. Sonra olmadı, araya bir yurtdışı gezisi girdi. Sonra onun yeniden evlendiÄŸini, arada bir kez oÄŸlunun okuluna gidip uzaktan gördüğünü duydu. Bir daha da aramadılar birbirlerini. OÄŸlu hálá bilmiyor babasının ortaya çıktığını. ‘Şimdi derdim, bunu ona bir ara söylemek... ’ KADIN DA TECAVÃœZ EDERYukarıdaki, 38 yaşındaki Y.A.’nın hikayesi. Babasının haberi olmadan bir çocuk doÄŸurduÄŸunda içi rahattı; hem ona söylemek için çok çaba harcamış, hem de bunu ona karşı kullanmamıştı. ‘Olayı babadan koparmış’, anneliÄŸin keyfini çıkarmıştı. Ama bütün zoraki babaların hikayesi böyle deÄŸil... K.Y. 42 yaşında, radyo programcısı. Hayatı boyunca, bir çocuÄŸun dünyaya gelmesine aracı olmak hiç istemedi. Böyle düşünmesinin ‘etik nedenleri’ vardı. Dünyaya getireceÄŸi çocuÄŸun mutluluÄŸunu garanti edemezdi, bu hayata nefret ettiÄŸi türde bir kiÅŸi kazandırmayacağına emin olamazdı... Ama bir çocuk sahibi oldu. ‘Erkekler de tecavüze uÄŸrar. Bazen hemcinslerinin bazen de kadınların. Ben sevdiÄŸim kiÅŸinin üç kez tecavüzüne uÄŸradım’ diyecek noktaya geldi: ‘İngiltere’de tanıştığım, dört yıl hayatımı paylaÅŸtığım kız arkadaşımla birkaç kez çocuk konusunu konuÅŸmuÅŸtuk. Karşı olduÄŸumu belirtmiÅŸtim. Åžakayla karışık ‘böyle bir haber alırsam yüksekçe bir kuleden uçuÅŸa geçebilirim’ demiÅŸtim. Ciddiydim. Bu arada ÅŸunu da belirtmekte yarar var: GeçmiÅŸte bir kız arkadaşım kürtaj olmak zorunda kalmıştı. ÇektiÄŸi acının vicdan azabından hálá kurtulabilmiÅŸ deÄŸilim.Dört yılı kazasız belasız geçirdik. Türkiye’ye dönmeye hazırlanıyordum. Ä°ÅŸ ve ev ayarladıktan sonra kız arkadaşımı davet edecektim. Annem ağır bir trafik kazası geçirince, alel acele döndüm. Ä°ki-üç ay sonra hamilelik haberi geldi. Dünya başıma yıkıldı. ÇocuÄŸu doÄŸurmakta ısrar ederse, her türlü yardımı yapacağımı ama beraberliÄŸimizin biteceÄŸini söyledim. Cevabı ÅŸuydu: ‘Bu benim son ÅŸansım. Tüm sorumluluÄŸu üzerime alıp doÄŸuracağım.’ Aslında çocuk uÄŸruna ayrılığı göze alan kız arkadaşım, bir akÅŸam pub’da tanıştığı, gözüne kestirdiÄŸi birinden çocuk sahibi olabilirdi. Ãœstelik bu adamın durumdan haberi olmayacağı için vicdan azabından ölmesi gerekmezdi. Ama ne yazık ki istemediÄŸim halde, haberim olmadan sperm donörü olarak beni seçmiÅŸti.Ayrıldık. Yine de hamileliÄŸin ilerleyen günlerinde onu yalnız bırakmak içimden gelmedi. Telefonlaşıyorduk. Ondan tek ricam ÅŸuydu: Kızıma benim öldüğümü söyleyecekti. Bunun karşılığında ben elimden geldiÄŸince destek olacaktım. Gerekçemi somut örnek vererek anlattım: Babam ben bir yaşındayken ölmüştü. Annemin sonraki evliliÄŸinden olan kız kardeÅŸim ise sekiz yaşında babasıyla annesinin ayrıldığını gördü. Ben babasızlığın üstesinden geldim, kardeÅŸim ÅŸimdi 36 yaşında ama hálá ayrılığın üstesinden gelemedi.BENÄ°M İÇİN TRAVMAYDIKızım doÄŸdu. Ä°lk altı yıl kızımın annesiyle uzaktan haberleÅŸtik. Bu arada gerektiÄŸinde para gönderip destek oldum. Ne yazık ki kızıma benden bahsetmiÅŸti. Sonuçta ortaya çıkmam gerekti. Altı yıl sonra buluÅŸmamız benim açımdan tam bir travmaydı. Kızımın ilk iÅŸ olarak, elimden tutup beni arkadaÅŸlarına götürmesini unutamıyorum. Babasız çocuk duygusundan kurtulmak istiyordu. Ä°ÅŸte bu gereksinime yol açmak da bir tecavüzdü. Kızıma ve bana manevi tecavüz...Sonraki yıllarda, mutlaka kızımın her doÄŸum gününde yanında olmaya çalıştım. Elimden geldiÄŸince, ona hitap eden mektuplar yazdım. Annesiyle birlikte olmamı istiyordu. Ben de, annesinin de yardımıyla, artık ikimizin farklı hayatları olduÄŸunu anlatıyordum. Ä°stemese de kabullenmiÅŸ gibiydi. Bu arada evlenmeye karar verdi. EvleneceÄŸi kiÅŸinin benim varlığımdan ÅŸiddetle rahatsız olduÄŸunu öğrendim. Ä°letiÅŸimimiz seyrekleÅŸecekti. Åžunu önerdim: Ayda bir e-mail ile bana kızımın saÄŸlığı ve durumu hakkında bilgi vermesi daha uygun olacaktı. Ben onu aramayacaktım, gerektiÄŸinde ya da istediÄŸinde o beni arayacaktı. Kabul etti. Ve sonra ansızın ortadan kayboldu. Tam bir buçuk yıldır haber alamıyorum. Tek yaptığım, beklemek. Günün birinde kızımın ortaya çıkmasını ve bana hesap sormasını... ‘Madem bu kadar hassas çocuksun, neden uçkuruna hakim olmadın’ diye sorabilirsiniz. Dört yıl boyunca hep prezervatif kullandım. AÅŸk dediÄŸimiz ÅŸey, öncelikle güvendir. O gün ‘Kesinlikle tehlikeli deÄŸil’ uyarısı sonrasında, aşık olduÄŸum insana güvenmediÄŸimi belirten bir ÅŸey yapmak istememiÅŸtim.’Hastaneden haber geldi, kanserdi kızımızı bana emanet ediyorduT.M. 48 yaşında, turizmci. Hayatı boyunca ne evlenmek, ne çocuk yapmak istedi. Evlenmedi de... Ama ÅŸimdi 21 yaşında bir kız çocuÄŸu sahibi olmasını engelleyemedi. 17 yaşından sonra iliÅŸki kurmaya baÅŸladığı kızıyla, hálá pek çok sorun yaşıyor. ‘Kızımın annesiyle yıllar önce, kısa bir süre birlikte olmuÅŸtum. Evliydi ve ben onun için bir kaçamaktım. Zaten ayrıldık. Birkaç ay sonra beni arayıp altı aylık hamile olduÄŸunu söyledi. Åžok oldum. Kesinlikle kabul etmeyeceÄŸimi, ona inanmadığımı söyledim. Ama ısrarlıydı. Bunun üzerine bu çocuÄŸu aldırmanın bir yolunu bulalım, dedim. Çünkü ben is-te-mi-yo-rum. Kabul etmedi. Ben de çocuÄŸu kabul etmeyeceÄŸimi söyledim. Sonra da olayı unuttum. Çünkü o kadar kendimi dışında hissediyordum ki...Aradan üç yıl geçti. Zaman zaman arıyor, görüşmek istiyor, kabul etmiyordum. ÇocuÄŸu bir an bile görmek istemiyordum. Bir gün bir arkadaşım aradı, buluÅŸtuk. Onun da tanıdığı biriydi. MeÄŸer bana tuzak kurulmuÅŸ, oturduÄŸumuz yeri, eski sevgilim ‘çocuÄŸumla’ bastı. Üç yaşındaki kızımı mecburen gördüm. Hemen olay yerini terk ettim.Kızımın ortaokul döneminde tekrar ortaya çıktı. Yine kabul etmedim. Ama üç yaşındayken kızımı gördüğümden itibaren, zaman zaman, özellikle içki içtiÄŸim akÅŸamlarda, sık sık bunalıma giriyordum. Ya doÄŸruysa, ya benimse diye geceleri uykularımdan uyanıyor, vicdan azabıyla kıvranıyordum. Birkaç yıl sonra kız kardeÅŸi aradı. Belli ki bir Türk filmi senaryosu yazılmış; kanserden ölecekti, öldüğümde aç diye de kız kardeÅŸine bir mektup bırakmıştı güya. Mektupta kızının benden olduÄŸunu yazıyordu. Bu kez kayıtsız kalamadım. Hastaneye ziyarete gittim, kızımla tanıştım, ama kısa bir süre sonra o iyileÅŸti ve ben bir kız çocuk sahibi oldum.DNA testiyle onaylanmış bir babayım ÅŸimdi. Çünkü kızım çok ısrar etti. Ä°stanbul ‘da özel bir üniversitede okuyor, ücretini ben ödüyorum. Ama ben henüz kendimi baba gibi hissetmeye baÅŸlamadım. Zaten kızım da bundan ÅŸikayetçi, bana uzaksın, diyor. Öyleyim çünkü her görüşmemize ‘annemle evlen’, ‘bana araba al’ gibi taleplerle geliyor.Bense olayı hálá hazmedemiyorum. Yıllar önce bir film seyretmiÅŸtim. Ä°kinci Dünya Savaşı yıllarında bir Alman asker, direnişçi bir kıza tecavüz ediyor, kız hamile kalıyordu. SavaÅŸ bitip çocuk doÄŸduktan sonra, kadın çocuÄŸunun babasını aramaya baÅŸlıyordu. Benim durumum da aynısı... Tecavüze uÄŸradım, üstelik sonuçları ömrüm boyunca sürecek...’Önemli olan kimin haklı olduÄŸu deÄŸil, çocuÄŸun hissettikleriZ.K., inÅŸaat mühendisi, 45 yaşında bir baba. ÇocuÄŸunun annesiyle daha çok cinselliÄŸe dayalı bir iliÅŸki olmuÅŸ. Ayrıldığında iki buçuk aylık hamile olduÄŸunu öğrenmiÅŸ. SöylediÄŸine göre, kendisinden ayrılacağını anlayan eski arkadaşı, çocuÄŸun ‘iliÅŸkiyi devam ettirecek güce’ sahip olduÄŸunu düşünmüş.‘Çocuk doÄŸunca kafa karışıklığından baÅŸka hiçbir ÅŸey hissetmedim. Bir çocuk için hiçbir zaman hazır deÄŸildim. Ãœlkemizde çocuk yetiÅŸtirmek için birçok ÅŸeyin halledilmesi gerekiyor. Gelecekle ilgili beklentileri bulanık olan insanların kalkıp çocuk yapmaları bana cahil cesareti olarak geliyor. Nihayetinde çocuk bir vakit geçirme, iliÅŸkileri kurtarma ve renklendirme aracı deÄŸil. Annesi çocuÄŸumu bana teslim etti, çünkü tamamen bencil duygularla ve planlarla hareket etmiÅŸti. Bence yaptığı tamamen beni köşeye sıkıştırmaya ve bir iliÅŸkiye zorlamaya yönelik kötü bir plandı.’DoÄŸduktan sonra, çocuÄŸunun ayrılmaz bir parçası haline geldiÄŸini anlatıyor. Çünkü ona göre çocuk istemek, her zaman korkunç bir çocuk sevgisinden kaynaklanmıyor; aynı ÅŸekilde, çocuk sahibi olmak istememek de çocuk sevmemek anlamına gelmiyor.Z.K.’nın anlattığına göre, çocuÄŸunun annesi, dokuz yılı pazar günleri öğlenle akÅŸama doÄŸru arası çocuÄŸuyla birlikte olarak geçiriyor, ‘artık kendisinden yana beklentisi kalmadığı için’ her ÅŸekilde huzursuz etmeye çalışıyor, kızdığında çocuÄŸu almakla tehdit ediyor. ‘Bu arada, bir ÅŸeyler yazıyormuÅŸ, oÄŸluma büyüdüğünde gösterecekmiÅŸ; başından beri onun için önemli olan ÅŸey, kendisini aklayabilmek ve savunabilmek ve beni güç duruma sokmak, ama önemli olan benim ya da onun haklı çıkması deÄŸil, bu durumun çocuÄŸun üzerinde nasıl bir etki yaratacağı...’Emrah mı, Ebru mu kim kullanıldı?‘Zoraki baba’lardan biri de ÅŸarkıcı Emrah. Yıllarca önce, bir geceliÄŸine birlikte olduÄŸu Ebru Çolak’ın bir gün karşısına ‘bu senin oÄŸlun’ diye çıkacağını tahmin etmemiÅŸti elbette. BaÅŸlangıçta ÅŸaÅŸkınlığı öyle belli oluyordu ki tüm Türkiye ‘Kaşı gözü aynı Emrah, hık demiÅŸ babasının burnundan düşmüş’ derken, o kendisine uzatılan mikrofonlara ‘Hayır, benim deÄŸil, tanımıyorum’ demeçleri verdi. Mahkeme süreci baÅŸlayıp DNA testleriyle yüzde 99.7 baba raporu geldiÄŸinde, yani onun dışında herkes baba olduÄŸuna karar verdiÄŸinde de o hazır deÄŸildi. Hálá da hazır görünmüyor, çünkü ‘oÄŸlu’ Tayfun, giderek büyüyor ve maalesef hálá televizyon ekranlarına çıkarılıp ‘Babacığım seni özledim’, ‘Babacığım para yetmiyor’ gibi sözler etmesi saÄŸlanıyor. Sessiz kaldıkça ‘Vay, kalpsiz adam, küçücük bir çocuÄŸun duygularıyla oynuyor’ suçlamalarına maruz kalıyor. Peki öyle mi? Olayın sıcak bir ÅŸekilde kamuoyunda tartışıldığı günlerde Emrah’la bir röportaj yapan gazeteci-yazar Seda Kaya Güler, ÅŸu soruyu sormuÅŸtu: ‘Emrah mı kullanıldı, Ebru mu?’ Sonra şöyle cevaplamıştı: ‘Emrah oyuna gelmiÅŸti. Yaşı küçük olduÄŸu, şöhreti kaldıramadığı, kadın-erkek iliÅŸkilerini bilmediÄŸi için... Aynı yaÅŸta ve durumda olan kadınlar gibi... Ama iÅŸte her ÅŸeyin bir riski var. Erkekler de bedeli böyle ödüyorlar. Emrah’ın da tek hatası önlem almamasıydı. Belliydi ki kadın büyük olasılıkla hamile kalmayı planlamıştı. Ä°stemeden hamile kalındığında, karşı taraftan bir beklentiniz yoksa kendi başınıza halledersiniz, yıllar sonra babalık davası açmazsınız. O olay çok planlı bir durumdu ve ne var ki Emrah çocuÄŸun babasıydı. Bu yüzden maÄŸdurlardan biri de oydu.’Emrah, Güler’e verdiÄŸi ve samimi görünen cevaplarda, Tayfun’a özel bir yakınlık, sevgi duymadığını, lösemili çocukları nasıl seviyorsa, onu da öyle sevdiÄŸini söylüyordu. ‘Hiç tanımadığım çocuklara yardım ettim ben. Davanın sonucu ne olursa olsun ona da yardım edeceÄŸim. Ama beni insanlar sevsin diye, bana iyi gözle baksınlar diye yalan söyleyemem. Tanımadığım bir çocuÄŸu nasıl seviyorsam öyle seviyorum. Bana kimse bir ÅŸey sormamış ki bu çocuk doÄŸarken’ diyordu. ERKEK Ä°STEMÄ°YORSA PARASINI VE SOYADINI ALMANIN NE ANLAMI VAR?Seda Kaya Güler, şöyle diyor: ‘Aslına bakarksak çocuk tamamen kadının. O doÄŸuruyor, emziriyor ve o büyütüyor. Her ne kadar günümüzde deÄŸiÅŸse de, -iyi ki de deÄŸiÅŸiyor-, babalar dışarıdan izliyor. Bu açıdan bakınca kadının evlenmeden, erkeÄŸe haber vermeden çocuk sahibi olması mantıklı ve doÄŸru. Bir yanlışlık yok gibi. Ancak erkeÄŸin en azından haberi olması gerekir. Sonuçta onun da çocuÄŸu. Erkek kabul etmez, reddeder, sorumluluk almazsa, söylenecek bir ÅŸey yok tabii. O zaman kadın sonuçlarına katlanır, eÄŸer isteyerek anne olmaya karar vermiÅŸse. Bu yüzden babalık davaları bana itici gelmiÅŸtir hep. Para koparmak adına, çocuÄŸun varlığıyla bir ÅŸeyleri düzeltmek adına yapılmış gibi gelir. Erkek babalığını kabul etmiyorsa parasını ve soyadını almanın ne anlamı var?’Avukat Canan Arın ErkeÄŸi zorlamıyorsa kadının hakkıdırBence, kadın babalıkla ilgili bir talepte bulunmuyorsa ve bulunmayacaksa, çocuÄŸunu kendi başına büyütecekse, kadının hakkıdır. Tanıdığım pek çok kadın var, bunu yapan. Erkekleri zorlamadılar, çocuklarını tek baÅŸlarına gayet güzel yetiÅŸtirdiler. Ama çocuk doÄŸunca olay erkek için duygusal bir boyutu kazanıyor diyorsanız, bu olayı duygusal boyutu olmadan yaÅŸayan erkekler de var. Ama kadın erkeÄŸe raÄŸmen çocuÄŸu doÄŸuruyor ve onun babalık görevlerini yerine getirmeye zorluyorsa, bu erkeÄŸin hakkını ihlal sayılır. Yine de hayat hiçbir zaman bu kadar siyah beyaz olmuyor; kadın o çocuÄŸu niye doÄŸurdu, niye kürtaj olmadı, iliÅŸki o zamana kadar nasıl geldi, erkek ne umutlar verdi, her iliÅŸkiye ayrı ayrı bakmak lazım. Feminist Handan KoçFiziksel olarak baba oldu diye adamın hayatı kararmazÇocuktan vazgeçmemek kadının kararıdır. Fiziksel olarak baba oldu diye adamın hayatı kararmaz. Kadın yıllar sonra bunu ortaya dökerek yarar saÄŸlamaya çalışırsa ne olur derseniz, eÄŸer adam ahlaklı davranırsa maÄŸdur olmaz. Kadın adama raÄŸmen doÄŸuruyorsa kendine göre sebepleri olabilir. Futbolcu Tanju Çolak misali hem evdeki kadın, hem Hülya AvÅŸar ÅŸeklinde bir düzen varsa evdeki kadın varlığını ve eÅŸinin onunla da seviÅŸtiÄŸini bir bebekle dosta düşmana gösterme yoluna gidebilir. Åžehirli birçok erkek eÅŸit iliÅŸkiler kurabildikleri kadınların çocuk doÄŸurma arzusunu reddediyor, bu kadınları hazır deÄŸilim diye oyalarken geleneksel bir evlilik yapıp çoluÄŸa çocuÄŸa karışabiliyorlar. Aile ve aile dışı seks. Ä°ÅŸlerine gelen bu. Geleneksel kurumlar erkekleri rahat ettiriyor. Bir erkek baba olmak istemiyorsa korunabilir. Hem AIDS olmaz, hem de dürüst davranmış olur. Seni seviyorum dediÄŸi bir kadına ama çocuÄŸunu istemiyorum derse, ya o kadını bırakmalı ya da babalığa hazırlanmalıdır. Yazar HaÅŸmet BabaoÄŸluSperm düzeyinde babalar ve iskele babalarıKadının, erkeÄŸin fikrini ve duygularını önemsemeden kendi kendine anne olmaya karar vermesi bir bakıma iliÅŸkilerdeki ‘aldatma’ya benziyor. Erkek açısından bakacak olursanız, bu yüzden belki de en iyisi ‘baba’ olduÄŸunu hiç bilmeden hayatına devam etmektir, diyebilirsiniz. Ama dünyaya bir çocuk getirmek bu kadar basit midir? Daha önemlisi bir çocuk dünyaya getirmeyi bu kadar ‘ruh’tan yoksun bir ‘operasyon’ olarak kabullenebilir misiniz? Tamam, hamile kalan ve çocuÄŸu dünyaya getiren beden annenin bedeni... Ama sadece beden üzerine inÅŸa edilmiÅŸ bir ‘özgürlük’ var mıdır? Bir erkeÄŸe haber vermeden, hatta oyuna getirerek ondan çocuk yapmak, sonra da ‘Sana ne, ben doÄŸuracağım’ demek, bir tür tecavüz deÄŸil midir? Ä°lle de ‘kendim için çocuk yapacağım, buna adamlar karışamaz’ diyen kadınlar için en uygun çözümün sperm bankalarından alınan ‘anonim’ spermler olduÄŸunu kabul etmeliyiz. Fakat öyle erkek arkadaÅŸlarım da oldu ki evlendiler çocuk yaptılar ve çekip gittikten sonra bir daha çocuklarını arayıp sormadılar bile... Onların ‘baba’lıklarının da iskele babalarından bile daha aÅŸağıda, hakikaten ‘sperm’ düzeyinde olduÄŸunu düşünüyorum. Avukat Mustafa Kemal GüngörMevzuat bu konuda erkeÄŸi ‘korumuyor’‘Diyelim bir kadınla bir erkek, kendi özgür iradeleriyle birlikte oldu ve kadın hamile kaldı. EÄŸer kadın çocuÄŸu doÄŸurmak istiyorsa, hukuken erkek bunu engelleyemez. Bu noktada, yasalarda erkeÄŸi ‘koruyan’ bir madde yok. Bir avukat olarak erkeklere, böylesi durumları öngörerek, daha önceden önlem almış olması gerektiÄŸini söyleyebilirim. Bir erkek olarak ise şöyle hissederim: Ben bir kadınla iliÅŸkiye giriyorsam, çocuk yapmaya da birlikte karar vermeliyiz. Benim rızam olmadan böyle bir sonuç doÄŸarsa da sonuçlarına katlanırım. Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!