A.A
Oluşturulma Tarihi: Aralık 12, 2005 12:00
Hızla yaygınlaşan fast-food (hızlı-hazır yemek) beslenme biçimi içinde, en masum yiyeceğin simit olduğu bildirildi.
Hacettepe Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü Toplu Beslenme Sistemleri Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Yasemin Beyhan, hızlı-hazır
yemek olan fast-food'un, insanları tek yönlü beslenmeye ittiğini, bu tür beslenmenin, diğer besinlerle takviye edilmemesi halinde, sağlıklı yaşam için gerekli olan protein, vitamin ve mineral eksikliğine neden olabileceğini belirtti.
Fast-food tarzı yiyeceklerin tek yönlü beslenmenin yanı sıra, pişirme yöntemleri yönünden de olumsuzlukları bulunabileceğine işaret eden Beyhan, sağlıklı pişirme koşulları uygulanmadığında bu tür besinlerde kanser yapıcı moleküllerin oluşabileceğini söyledi. Özellikle proteinli ürünlerde, pişirme ilkelerinin sağlık açısından daha da ön plana çıktığını vurgulayan Beyhan, kanserojen risk açısından, kömür ateşine yakın yapılan döner ve köfte ile yanmış yağda kızartılan yiyeceklerin tüketilmemesi gerektiğini bildirdi.
Buna karşın, geleneksel yiyeceklerden olan simitte, pişirme yöntemi açısından, yağda kızartma ve etlerin kömür ateşine yakın ızgara edilmesine kıyasla bir olumsuzluk bulunmadığını dile getiren Beyhan, “Sokak fast- food'u tarzı bir gıda ürünü olan simitte, pişirme yönünden diğerlerinde yaşanan olumsuzluklar yok. Simit, ayran, peynir, sebze veya meyveyle tüketilirse, tüketildiği öğüne ve tüketim miktarlarına bağlı olarak bireyin besin gereksinimlerini karşılama açısından iyi bir besindir” dedi.
Simidin tek başına tüketilmesi durumunda diğerleri gibi tek yönlü beslenmeye neden olabileceğine işaret eden Beyhan, sadece çayla tüketilmesi halinde protein, vitamin ve mineral açısından eksikliğe neden olduğuna da sözlerine ekledi.
“TÜRK FAST-FOOD'U DAHA MASUM”
Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi
Diyet Uzmanı Seyhan İnce de, ayaküstü beslenme olarak tarif edilen fast-food beslenmenin insan sağlığı açısından zararları bulunduğunu, bunlar içinde en zararsızının ise simit olduğunu kaydetti.
Seyhan İnce, Türkiye'deki fast-food beslenmenin, batıdan kopya edildiğini belirtirken, Türk kültüründeki fast-food türü yiyeceklerin, batıdakilere oranla daha masum olduğunu vurguladı. İnce, şöyle konuştu:
“Bizde kızartmadan daha çok ızgara, fırında pişirme usulü yaygın. Batıda ise daha çok yağda kızartma yapılır. Örneğin Avrupa'da tavuğa öyle işlemler yapılıyor ki sağlıklı bir yiyecek diye nitelendirdiğimiz tavuk, zararlı hale gelebiliyor. Türk kültüründe fast-food olarak döner, lahmacun,
balık ekmek, simit, tost sayılabilir. Döner, ateşe çok
yaklaştırılmadan yapıldığında, sağlığa çok zararlı değildir. Hatta yağı akıtılarak yapıldığı için donmuş yağ miktarı da azalmış oluyor. Tostun da kötü yağ kullanılmaması halinde zararlı olmayacağını düşünüyorum.”
“Simit, fast-food tarzı yiyecekler içerisinde en zararsızı” diyen İnce, simidin yanında yenilecek biraz peynirle birlikte günlük protein ve enerjinin bir kısmının sağlandığı kaydetti.
Sürekli fast-food beslenmenin birçok rahatsızlığı beraberinde getirdiğine işaret eden İnce, “Bu tür yiyeceklerde özellikle yağ kullanımı fazla olduğu için kanser, hipertansiyon, kardivasküler hastalıklara yakalanma riski yükseliyor. Fast food yiyeceklerde yağda kızartma yöntemi çok fazla kullanıldığı için sindirim sistemi de olumsuz yönde etkileniyor” şeklinde konuştu.
İnce, yapılan araştırmalarda, önceleri 40 yaş üzeri olan kalp krizi riskinin de çok sık tüketilen fast-food yiyeceklerle 20'li yaşlara indiğini sözlerine ekledi.