Güncelleme Tarihi:
Mekandan başlayalım: IMG yetkililerinin “Parasını bastırdık aldık, su kenarında fashion week yapıyoruz” dedikleri kadar vardı. Kuruçeşme Arena’ya kurulan çadır yüksek tavanı ve denize nazır bekleme alanı ile gönülleri fethetti. Balkondan defile izleme imkânı tanıyan Sky Box defilelere farklı bir bakış açısı (kuş bakışı) kazandırdığı için iyi bir yenilikti.
Pazartesi günü Gizia defilesi biri dekolte diğeri tuvalet olmak üzere iki krizle başladı. Tuğçe Kazaz “Artık aşırı dekolte giymiyorum” deyip, koleksiyondaki dekolte kostümleri eleyerek çıktı. Didem Soydan’ın ilk saatlerde attığı “Fashion Week yetkilileri, daha gün yarılanmadan tuvaletlerin sifonu çalışmıyor” tweet’i ise bir çiş krizine yol açtı. Gizia defilesinin tek iyi yanı makyajlarıydı. Daha çok Rus pazarına hitap eden markanın koleksiyonu fazlasıyla göz yordu. Zira kıyafetlerde leoparla fosfor karışmış, stilettoların bileğine püskül takılmıştı.
Mercedes Benz ve Amerikan Express gibi iki büyük sponsor eşliğinde yapılan etkinlikte, çoğunluğu Uzakdoğu ülkelerinden oluşan 35 kişilik satın alma grubu ve dünyanın en saygın moda yayınlarından Womens Wear Daily (WWD), Vogue Uomo, L’Officiel Paris’in de olduğu kalitesi yüksek bir yabancı basın grubunu ağırladı.
Etkinliğin en eğlenceli ve mesaj kaygılı koleksiyonu Tanju Babacan’dan geldi. Üzerinde ‘Kahrolsun bağzı şeyler’ yazan elbise ve arkasında ‘Yasak ne ayol’ yazan şort büyük alkış aldı. Babacan defile sonunda başına beyaz bir eşarp bağladı.
‘Nian’ yani Nihan Buruk’un defilesi tasarımcının sokaktan seçtiği mankenleriyle konuşuldu. Yakın arkadaşlarını podyuma çıkaran Buruk’un tasarımlarındaki serseri ruh koreografisine de yansımıştı.
Londra Moda Haftası’ndaki defilesinde ön sıraya bir şişme kadın oturtan Zeynep Tosun muzipliğini bu kez bir tişörtle gösterdi. Üzerinde ‘Who the f--k is Zeynep Tosun’ yazan siyah tişörtleri Tosun’un yakın arkadaşları giyip defile alanında ve backstage’de dolaştı. Tasarımcının koleksiyonu ise bu serseri ruhun aksine zarif ve kaliteliydi.
Defile alanı kadar genç tasarımcılara sunum yapma imkânı veren studio alanında da çok iyi koleksiyonlar izledik. Üç favorim var. Birincisi cansız mankenlerle sunum yapan Hande Çokrak’ın tuhaf yaratık çizimlerinden
oluşan koleksiyonu. İkincisi ‘Motel’ adını verdikleri koleksiyonlarını bir havuz başı partisi atmosferinde tanıtan Kith&Kin. Tasarımcısı Serra Kefeli’nin 60’lı yılların gösterişli kadınlarından ilham alarak tasarladığı beachwear koleksiyon bütün alkışları hak ediyordu. Üçüncü favorim ise Nazlı Soylu ve markası Lady Faith. Kariyerine Diane von Furstenberg’de tasarımcı olarak başlayan Nazlı Soylu yaptığı tabloları panel yerleştirme denilen bir teknikle elbiselerinin üzerine basıyor ve böyle farklılaşıyor.
Moda haftasının usta olarak tanımlayacağımız tasarımcılarından Mehtap Elaidi, Özgür Masur, Gül Ağış ve Arzu Kaprol boşuna usta olmadıklarını bir kez daha kanıtladılar. Özgür Masur’un Fashion Week çadırında değil İngiliz Konsolosluğu’nda yaptığı defilesi katılımcı olarak katılan ünlüleriyle de çok konuşuldu.
Türkiye’nin sayılı şapka tasarımcısı Merve Bayındır ve ‘diren şapka’ adlı koleksiyonundan bahsetmezsem olmaz. Bayındır, studio alanında gerçekleşen sunumda, farklı bir enstalasyon çalışmasıyla tasarladığı her bir şapkayı renkler vasıtasıyla direniş ruhunun sembollerine bağladı.
Moda haftasının en iyi işbirliği Maybelline ve Deniz Berdan’dan geldi. Makyaj Berdan’ın renkli ve feminen koleksiyonuna birebir uyumluydu.
Koleksiyonundan çok Çağla Şikel’in podyumda düşüşüyle konuşulan Hakan Akkaya defilesi izlerken en çarpıcı defileydi. Kadın koleksiyonunun dişiliğini, kalıplarını ve giyilebilirliğini takdir ettim. Erkeklerde ise tam tersi bir durum vardı. File üstleri, daracık şortları, kısa paçalı dar kalıplı takım elbiselerini keşke her erkek giyebilse!
Ajda Pekkan’ın sahne kostümlerini tasarlayarak ünlenen Raisa ve Vanessa Sason kardeşlerin markası RaisaVanessa moda haftasındaki ilk defilesini yaptı. 30 parçanın sergilendiği defilede, bebek mavisi, kırmızı, ördek yeşili ve siyah ağırlıklı defilede koleksiyondan çok, kapanışı yapan siyah gözlüklü Ajda Pekkan konuşuldu. Kızlar Ajda’ya daha zarif gözükeceği, kabarık olmayan bir elbise tasarlayabilirlerdi.
En çok ünlü podyuma hangi defilede çıktı derseniz, ‘Adl by Cengiz Abazoğlu’ydu: Gül Gölge Saygı, Ebru Şallı, Yolanthe Cabau, Wilma Elles, Çağla Şikel ve Özge Ulusoy…
Tuvanam markası yani Tuvana Büyükçınar gelmiş geçmiş en iyi koleksiyonunu sergiledi. 1920’li yıllardan ilham alınan beyaz ve kemik tonlarının hâkim olduğu koleksiyonun sakinliğini çok sevdim. Styling’i yapan Hakan Öztürk çok iyi bir iş çıkardı.
Moda haftasının en çok defileye çıkan modeli son iki yıldır olduğu gibi Didem Soydan’dı.
Beyazlar, griler ve uçuşan etekleriyle rüya gibi bir koleksiyon sunan Nej by Nejla Güvenç, oyuncaklı kesimleri, farklı tulum alternatifleriyle Özlem Kaya, siyah beyazı büyük bir başarı ile dans ettiren Zeynep Erdoğan, yarattığı renk harmonisiyle Günseli dikkatimi çeken performanslar oldu.