Elle yapılıyor teknolojik görünüyor
Güncelleme Tarihi:
Yeşim ÇOBANKENT
Oluşturulma Tarihi: Ocak 12, 2002 01:42
Yeni kuşak Türkiyeli moda tasarımcılarının en parlaklarından olan Arzu Kaprol, eğlenmeyi ve dans etmeyi seven gece gezgini gençler için çok iddialı, seksi, yaramaz ve esnek bir koleksiyon hazırladı: Clubber Arzu Kaprol Line.
Tommy Hilfiger grubuna bağlı Virüs mağazalarında satışa sunulan bu koleksiyon bir tasarım ürünü için makul sayılabilecek fiyatlara kulüplere ve dans pistlerine ışıltı saçacak, giyenleri gecenin kraliçesi yapacak.
Arzu Kaprol koleksiyonun çıkış noktasını şöyle anlatıyor: ‘‘Türkiye'de şu ana kadar genç tasarımcılara ‘Aaa ne güzel, genç tasarımcılar bunlar, diye çok amatör bir bakış açısı vardı. Ama aslında benim gibi bir sürü genç insan dünyada çok güzel işler yapabilecek noktada. Bu koleksiyon bütün genç koleksiyoncular adına bir idealin gerçekleşmesini simgeliyor.’’
Virüs mağazalarından birlikte çalışmak için böyle bir teklif gelince kafasındaki bu yeni koleksiyonu oraya yönlendirmiş. Koleksiyon şu an beş Virüs mağazasında (Akmerkez, 4. Levent, Mayadrom, Bağdat Cadddesi ve Ankara) satışa sunulmuş. Ayrıca club kültürünün kalbi sayılan Londra’da da aralarında ünlü Selfridge mağazasının olduğu üç yerde satılıyor.
Clubber koleksiyonu, pret-a-porter koleksiyonundan yüzde 40 daha ucuz.
Detaylara çok çok önem verilen koleksiyonda tüllerin üzerine yapıştırılmış taşlar, krepler, şifonlar, tiftikler, peluşlar ve bol bol şıkırtı pıkırtı kullanılmış. Kaprol asla gerçek deri ve kürk kullanmıyor. Renk olarak kırmızı ve siyah hakim. Mor, gümüş, beyaz ve pembe kullanılan diğer renkler.
Kaprol'ün bir modacı olarak en önemli özelliği kumaşların dokularıyla oynamayı sevmesi ve mutlaka bir yenilik getirmesi. Hatta patentini aldığı kumaşlar da var, mesela deri pantolonların içinde teri emsin diye telalar kullanılmış.
Koleksiyon birbirleriyle kombin edilebilecek yaklaşık 50 parçadan oluşuyor. Kaprol koleksiyonla kullanılabilecek yaklaşık 25 parçalık bir aksesuar serisi de hazırlamış ama Virüs mağazaları şimdilik aksesuarları satışa sunmadı.
Genç tasarımcı likralı malzemeleri çok seviyor, her türlü konforlu ve esneyen kumaşı baş tacı yapıyor çünkü onun için tasarımda fonksiyonellik her şeyden önemli. Giyilemeyen bir kıyafete inanmıyor. Rahat kullanılan, yıkanabilen, giyildikten üç saat sonra sarkmayan, buruşmayan, deforme olmayan kıyafetler favorisi.
Bu koleksiyon yılda dört mevsim için dört kez hazırlanacak. Üç hafta sonra en az 40-50 parçadan oluşan ilkbahar koleksiyonu da çıkıyor. Bir kez alışveriş yaptığınız mağazaya ikinci kez gittiğiniz aynı ürünü görmeyeceksiniz, çünkü yenileri hazırlanmış olacak.
Volvox’un kurucularından
‘‘Anormal bir tempoyla çalışıyorum ama yaptığım işten çok keyif alıyorum. Bütün bunları yaparken gece dışarı çıkmak için de vakit buluyorum. Kendim için düz ve yalın çizgileri tercih ediyorum. Clubber Koleksiyonu'nu da bu anlayışla hazırladım.’’
Bunları anlatan kadın Arzu Kaprol 1972 Bursa doğumlu. Annesi de kendisi gibi modacı olduğu için kumaşların arasında büyümüş. 1992'de Mimar Sinan Üniversitesi Moda Konfeksiyon Bölümü'nü bitirmiş. 1993'te ‘‘Atlantis’’ koleksiyonuyla Beymen Academia Özel Kostüm Ödülü'nü kazandı. 1994'te Paris American Academy'de Perfectionnement Programı'nı bitirdi. 1995'te ‘‘Dekonstrüksiyon’’ adlı koleksiyonuyla Beymen Academia Yeni Yetenekler Yarışması'nda büyük ödülü kazandı. O yarışmadan kazandığı 75 milyon lirayla kirası 15 milyon lira olan Nişantaşı'ndaki ilk ofisini açtı. Anlaşılan bu para kendisine uğurlu gelmiş olmalı, çünkü Kaprol dünya çapındaki moda fuarlarında birçok ödül aldı, koleksiyonlarını pek çok ülkeye sattı. Özlem Tekin ve Şebnem Ferah'ı çıkaran ünlü kız rock grubu Volvox'un da kurucularından. Şimdi müziği dört yıldır evli olduğu eşi Cem Kaprol devam ettiriyor. Cem Bey aslında başka bir işle uğraştığı halde Perşembe geceleri Q Jazz Bar'da piyano çalıyor.
TÜRKİYE’NİN EN İYİ MODELLERİNDEN
Arzu Kaprol kendi tasarladığı kıyafetleri en iyi taşıyan mankenlerin başında Selin Toktay'ın geldiğini söylüyor. Diğer favorileri Sinem Güven, Asuman Krause ve Sema Şimşek. Selin Toktay bizim çekimimizden önce Arzu Kaprol'ün 2003 Pret-a-Porter Koleksiyonu'nun katalog çekimi için Swissotel'in bahçesinde Nihat Odabaşı'na poz verdi. Toktay işini çok seven, çok iyi ve yetenekli bir model. Sabahtan beri karların üstünde hiç şikayet etmeden saatlerce poz verdi. Neredeyse hiç ara vermeden erişilmez buzlar kraliçesi ifadesinden neşeli genç clubber havasına geçti. Toktay clubber lafından pek haz etmese de gece çıkmayı ve eğlenmeyi çok seviyor. Bu arada hayranlarına küçük bir dedikodu, saçlarını kısacık kestirip bebek sarısına boyatacakmış Toktay.
Underground olmayanlara
Koleksiyon daha çok üstlerden oluşuyor. Bu üstler çok hafif ve ince kumaşlardan yapıldığı için gündüz giydiğiniz bir etek ya da pantolonun üstüne çantanıza tıkıştırdığınız bu üstü giyerek gece de gönül rahatlığıyla dışarı çıkabilirsiniz. Biraz daha upper clubber yani biraz daha şık, çok da underground olmayan insanlar düşünülerek hazırlanmış kıyafetler. Fotoğrafların ihtişamı sizi yanıltmasın, giysiler altına spor ayakkabı giyilebilsin, giyenler de bol bol hoplayıp zıplayabilsin diye tasarlanmış.
Arzu Kaprol koleksiyonun çıkış noktasını şöyle anlatıyor: ‘‘Türkiye'de şu ana kadar genç tasarımcılara ‘Aaa ne güzel, genç tasarımcılar bunlar, diye çok amatör bir bakış açısı vardı. Ama aslında benim gibi bir sürü genç insan dünyada çok güzel işler yapabilecek noktada. Bu koleksiyon bütün genç koleksiyoncular adına bir idealin gerçekleşmesini simgeliyor.’’
Virüs mağazalarından birlikte çalışmak için böyle bir teklif gelince kafasındaki bu yeni koleksiyonu oraya yönlendirmiş. Koleksiyon şu an beş Virüs mağazasında (Akmerkez, 4. Levent, Mayadrom, Bağdat Cadddesi ve Ankara) satışa sunulmuş. Ayrıca club kültürünün kalbi sayılan Londra’da da aralarında ünlü Selfridge mağazasının olduğu üç yerde satılıyor.
Clubber koleksiyonu, pret-a-porter koleksiyonundan yüzde 40 daha ucuz.
Detaylara çok çok önem verilen koleksiyonda tüllerin üzerine yapıştırılmış taşlar, krepler, şifonlar, tiftikler, peluşlar ve bol bol şıkırtı pıkırtı kullanılmış. Kaprol asla gerçek deri ve kürk kullanmıyor. Renk olarak kırmızı ve siyah hakim. Mor, gümüş, beyaz ve pembe kullanılan diğer renkler.
Kaprol'ün bir modacı olarak en önemli özelliği kumaşların dokularıyla oynamayı sevmesi ve mutlaka bir yenilik getirmesi. Hatta patentini aldığı kumaşlar da var, mesela deri pantolonların içinde teri emsin diye telalar kullanılmış.
Koleksiyon birbirleriyle kombin edilebilecek yaklaşık 50 parçadan oluşuyor. Kaprol koleksiyonla kullanılabilecek yaklaşık 25 parçalık bir aksesuar serisi de hazırlamış ama Virüs mağazaları şimdilik aksesuarları satışa sunmadı.
Genç tasarımcı likralı malzemeleri çok seviyor, her türlü konforlu ve esneyen kumaşı baş tacı yapıyor çünkü onun için tasarımda fonksiyonellik her şeyden önemli. Giyilemeyen bir kıyafete inanmıyor. Rahat kullanılan, yıkanabilen, giyildikten üç saat sonra sarkmayan, buruşmayan, deforme olmayan kıyafetler favorisi.
Bu koleksiyon yılda dört mevsim için dört kez hazırlanacak. Üç hafta sonra en az 40-50 parçadan oluşan ilkbahar koleksiyonu da çıkıyor. Bir kez alışveriş yaptığınız mağazaya ikinci kez gittiğiniz aynı ürünü görmeyeceksiniz, çünkü yenileri hazırlanmış olacak.
Volvox’un kurucularından
‘‘Anormal bir tempoyla çalışıyorum ama yaptığım işten çok keyif alıyorum. Bütün bunları yaparken gece dışarı çıkmak için de vakit buluyorum. Kendim için düz ve yalın çizgileri tercih ediyorum. Clubber Koleksiyonu'nu da bu anlayışla hazırladım.’’
Bunları anlatan kadın Arzu Kaprol 1972 Bursa doğumlu. Annesi de kendisi gibi modacı olduğu için kumaşların arasında büyümüş. 1992'de Mimar Sinan Üniversitesi Moda Konfeksiyon Bölümü'nü bitirmiş. 1993'te ‘‘Atlantis’’ koleksiyonuyla Beymen Academia Özel Kostüm Ödülü'nü kazandı. 1994'te Paris American Academy'de Perfectionnement Programı'nı bitirdi. 1995'te ‘‘Dekonstrüksiyon’’ adlı koleksiyonuyla Beymen Academia Yeni Yetenekler Yarışması'nda büyük ödülü kazandı. O yarışmadan kazandığı 75 milyon lirayla kirası 15 milyon lira olan Nişantaşı'ndaki ilk ofisini açtı. Anlaşılan bu para kendisine uğurlu gelmiş olmalı, çünkü Kaprol dünya çapındaki moda fuarlarında birçok ödül aldı, koleksiyonlarını pek çok ülkeye sattı. Özlem Tekin ve Şebnem Ferah'ı çıkaran ünlü kız rock grubu Volvox'un da kurucularından. Şimdi müziği dört yıldır evli olduğu eşi Cem Kaprol devam ettiriyor. Cem Bey aslında başka bir işle uğraştığı halde Perşembe geceleri Q Jazz Bar'da piyano çalıyor.
TÜRKİYE’NİN EN İYİ MODELLERİNDEN
Arzu Kaprol kendi tasarladığı kıyafetleri en iyi taşıyan mankenlerin başında Selin Toktay'ın geldiğini söylüyor. Diğer favorileri Sinem Güven, Asuman Krause ve Sema Şimşek. Selin Toktay bizim çekimimizden önce Arzu Kaprol'ün 2003 Pret-a-Porter Koleksiyonu'nun katalog çekimi için Swissotel'in bahçesinde Nihat Odabaşı'na poz verdi. Toktay işini çok seven, çok iyi ve yetenekli bir model. Sabahtan beri karların üstünde hiç şikayet etmeden saatlerce poz verdi. Neredeyse hiç ara vermeden erişilmez buzlar kraliçesi ifadesinden neşeli genç clubber havasına geçti. Toktay clubber lafından pek haz etmese de gece çıkmayı ve eğlenmeyi çok seviyor. Bu arada hayranlarına küçük bir dedikodu, saçlarını kısacık kestirip bebek sarısına boyatacakmış Toktay.
Underground olmayanlara
Koleksiyon daha çok üstlerden oluşuyor. Bu üstler çok hafif ve ince kumaşlardan yapıldığı için gündüz giydiğiniz bir etek ya da pantolonun üstüne çantanıza tıkıştırdığınız bu üstü giyerek gece de gönül rahatlığıyla dışarı çıkabilirsiniz. Biraz daha upper clubber yani biraz daha şık, çok da underground olmayan insanlar düşünülerek hazırlanmış kıyafetler. Fotoğrafların ihtişamı sizi yanıltmasın, giysiler altına spor ayakkabı giyilebilsin, giyenler de bol bol hoplayıp zıplayabilsin diye tasarlanmış.