Eleştirmenden yumuşak erotizm sürprizi!

“Hayatının erkeğini arayan üç genç kızın yer yer romantizme göz kırpan komik maceralarını konu alan ‘The Sweetest Thing - Ateşli ve Tatlı’nın en büyük kozu tabii ki Cameron Diaz. ... Film 85 dakika gibi çok kısa bir süreye sahip.... Hürriyet- Mevlüt Tezel

“Bir erkekle buluşmaya gittiğinde Christina Walters’ın (Cameron Diaz) altın bir kuralı vardır: “Bay doğruyu aramayı bırak, bulduğun kişi üzerinde yoğunlaş.” Christina bir gece bir kulüpte beklenmedik şekilde Peter ile tanışır ve Peter ertesi gün ortadan kaybolur. Aşk arayışını anlatan ‘Ateşli ve Tatlı’, yönetmenliğini Roger Kumble’ın yaptığı romantik bir komedi filmi...” Biggcinema

Eleştirmenler filmi bu sözlerle tavsiye ediyorlardı. Gerisini Şenay anlatıyor:

“Aylar süren uğraşlarım sonucu 21 yaşındaki erkek kardeşimi benimle sinemaya gitmeye ikna ettim.. Film olarak da sinema eleştirmenlerinin ‘romantik komedi’ olarak tanımladıkları ‘Ateşli ve Tatlı’ yı seçtim. Cameron Diaz sevimli bir oyuncudur, benim niyetim de kardeşimle birlikte ‘Hoş ve boş’ bir 85 dakika geçirmekti zaten.

Nereden bilebilirdim filmin ilk yarısı boyunca kurdeşen dökeceğimi, 45 dakikanın 45 saat gibi geleceğini...

Film, ‘Dilini erkek arkadaşının boğazına sokmak isteyen kız’ yahut ‘Oral seks yapan sevgililerin oral seks içerikli sohbetleri’ gibi.... “romantik” sahnelerle başladı. Ardından ‘Meni lekeli bir elbise’ üzerine yapılan tartışmalarla devam etti. (Bu sahnede kamera lekeye zum yaparken, kuru temizlemeci lekeyi önce tırnaklarıyla kazımaya çalışıyor, sonra da tadına bakıyordu! )

Sonra tuvalet sahnesi geldi. Romantik aşkı! aramak üzere yollara düşen iki kız arkadaş, umumi bir tuvalete girdiler. Kızlardan biri eteğini kaldırıp, pisuvara çişini yapmaya çalışırken, diğeri tuvalet duvarına çizilmiş küçük köpek resmine doğru yüzünü yaklaştırmakla meşguldü!

Köpek sevimliydi Allah için! Ama kızımız gözünü köpeğin burnundaki deliğe iyice yaklaştırdığında ortaya çıkan ‘görüntü!’ için aynı şeyi söyleyemeyeceğim. Evet, delikten çıkan şey, bir erkeğin cinsel organıydı!. Açık...ve seçik!

Artık daha kibar nasıl söylenir bilmiyorum ama, kızımız ‘gözünden becerildiğini’ söyleyip durdu. 

Bir sonraki sahne, iç çamaşırlarıyla otomobil kullanan iki kızdan birinin, diğerinin bacak arasına düşen ruju almaya çabalarken, direksiyondaki kızın orgazm çığlıkları atması, yanlarından geçen motosikletli adama el ve kol hareketleri çekmesiyle geçip gitti...

Hareketli bir ‘aşk gecesi’ sonrası, külotuyla yakalandığı ev arkadaşlarına, apış arasını tutup ovuşturarak, sevgilisi için ‘Bu adam tam bir hayvan’ diyen kızımızın yer aldığı sahneyi anlatmıyorum bile...

İlk yarının sonunda, ışıklar yanıp da, erkek kardeşimle gözgöze geldiğimizde, bana sakin sakin ‘Abla gidelim istersen’ dedi. O koltuktan kalktığımda bir daha erkek kardeşimle kimbilir ne zaman sinemaya gideceğimizi düşünüp duruyordum..”

*

Şenay bir abla olarak durumu biraz abartmış. 21 yaşındaki erkek kardeşinin bu sahnelerden çok rahatsız olduğunu sanmam.

Ama siz “romantik komedi” diye bu filme 10 yaşındaki kızkardeşinizi götürmeyi düşünüyorsanız... iki kere düşünün.