Elektrik 15 yıl kesilirse

Güncelleme Tarihi:

Elektrik 15 yıl kesilirse
Oluşturulma Tarihi: Kasım 25, 2012 00:00

Elektriğin 15 yıl boyunca kesildiği, hiçbir teknolojinin kullanılamadığı, otomobillerin, asansörlerin, telefonların çalışmadığı bir dünya hayal edin. Bugün CNBC-e’de başlayacak ‘Revolution’ dizisi işte böyle bir dünyayı konu alıyor. Peki ya aynı şey İstanbul’da olsaydı?

Haberin Devamı

İsa’dan 600 yıl önce, Yunanlılar bir yere devamlı sürtüştürülen, böylece kızan amberin, mantar ve kağıt parçaları türünden hafif maddeleri çekebilme yeteneğini biliyordu. Bu bilginin üstüne Otto von Guericke, Stephen Gray, Du Fay, Benjamin Franklin ve Alessandro Volta’nın çalışmaları sayesinde insanoğlunun hayatında 200 yıldır elektrik var.
Peki ya olmasaydı? Yahut uzun süreliğine hayatımızdan çıksaydı? Günlük yaşamımız, eğitim, sağlık, eğlence hayatımız neye dönüşürdü?
İşin ilginç tarafı bu konuda fikirlerine başvurduğumuz pek çok yazar ve uzman olumlu görüşler ileri sürüyor. Mesala Serdar Turgut’a göre elektriklerin kesilmesi onu bir tek soğuk rakı ve viski içme konusunda sıkıntıya sokar: “Vallahi İstanbul’da elektriklerin kesilmesi bana fazla sorun çıkarmaz. Benim eğlencem kitap okumak, gün ışığı varsa günlük eğlencemi sürdürürüm. Tabii bir de ‘Ayşe bana top at, Ali top al’ aşamasına geçen her insan yazar olduğunu sanıyor son zamanlarda. Onların bastırdığı kitaplardaki saçmalıklarla muhatap olmayacağız. Bir de Twitter cehennemi sona erecek ki bu da medeniyet için bir zafer. Böyle bir olay herhalde televizyon bağımlılığı ve gece dışarıya çıkan insanlar açısından sorun yaratır. Peki elektrik kesilmesinin hiç mi kötü yanı yok? Olmaz mı tabii ki var. Tahmin ediyorum ki porno seyretmeyi hayli özlerim.”

Haberin Devamı

ROMANTİK İSTANBUL

Serdar Turgut’un fantezi dünyası bir yana, işe şehircilik açısından yaklaşanlar da var tabii... Mimar Erhan İşözen İstanbul’un daha romantik hale geleceğini söylüyor: “Aslında 200 yıl önce de elektrik yoktu. Elektrikle çalışan abuk subuk şeyler kimi alışkanlıklarımızı kalitesizleştirdi. Elektrik kesintisi sonucunda bir çöküş olur ama sonrasında da daha romantik bir İstanbul yaşarız. Gaz lambalarına geçeriz. Yaşanacak karanlık tüm çirkinlikleri örter. 60-70 katlı binalara merdivenlerden tırmanamayacağımıza göre en fazla beş katlı binalar yapılır. Şehrin altyapısı olmayacağından yeniden kırsala göç başlar. Yollar, 200 yıl önceki haline döner. İstanbul’da trafiğe günde 700 yeni araç katılıyor. Otomobiller de çalışmayacağına göre, günde 700 at üretecek büyük çiftlikler kurmamız gerekir. Tüm bu kaosla birlikte güzel sanatlar ilerler. Mesela o zamanki gibi muhteşem senfoniler yazılır.”
İşözen’in romantizm öngörüsüne bir destek de iletişim uzmanı Levent Erden’den: “Globalleşme tersine döner. Daha küçük topluluklar halinde yaşarız. Eski usul iletişim kurma yöntemleri yeniden moda olur. Mesela mektup yazarız. Ya da taş plaklar gibi ses kayıtları yapmaya başlarız. Kollu, çevrilerek çalışan mekanik aletlerde sesimizi kaydeder sevdiklerimize göndeririz. Fena da olmaz bence.”

Haberin Devamı

TIP HER ZAMAN VARDI

Ama her işin başı sağlık... Elektrikle çalışan tıbbi cihazlar çalışmazsa ne olur? Elektriğin olmaması elbette ki, bir kısmı çok hayati tanı ve tedavi yöntemlerinin uygulanamaması demek. Kalp-akciğer pompasına bağlanması gereken açık kalp ameliyatları, kanser hastalarında ışın tedavisi gibi bazı tedaviler yapılamaz. Yine de bu konuda da iyimserler yok değil. Medical Park Bahçelievler Hastanesi Dahiliye Uzmanı Dr. Engin Türkmen bunlardan biri: “Yeni teknolojilerle birlikte tabii ki tıp alanında işimiz çok daha kolaylaştı. Ama elektrik çok uzun süre gitse bile hiçbir sorun olmaz. Unutmayalım; elektrik icat edilmeden önce de tıp vardı. O dönemlerde de ameliyatlar yapılır, insan sağlığıyla ilgili birçok işlem gerçekleştirilirdi.”

Haberin Devamı

EĞİTİM AZ ETKİLENİR

Ya çocuklar? Daha doğrusu, eğitim-öğretim nasıl etkilenir? Eğitim-sen genel başkanı İsmail Koncuk gibi karamsarların yanında Öğretmen Akademisi Vakfı Genel Müdürü Kayhan Karlı gibi iyimserler de var: “Bütün dünyanın birbiriyle iletişim kurmasını sağlayan ağlar oluşturduk, bu ağların eksikliği bilginin hızlı yayılabilmesi ve bilgiden bilgi üretebilmenin önünde en büyük engel olur. Ama belki de elektriğin en az etkileyeceği alan eğitim. Dünyanın ilk öğretmenlerine baktığımızda Sokrat, Aristo, Mevlana ve Yunus’a mesela, etkili öğretmenlik için elektriğe ihtiyaç duymadıklarını biliyoruz. Temel öğretmenlik becerileri yani kişiler arası davranış geliştirme, saygı, temel insani yeterlilikler binlerce yıldır mevcut. Etkili öğretmenliğin tekrar açığa çıkmasını sağlayacak bir zorunluluk olabilir elektriğin kesilmesi... Daha çok güneş ışığına, aydınlığa uygun eğitim ortamları kurmak zorunda kalır insanoğlu. Bu da iyi bir şey!”

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!