OluÅŸturulma Tarihi: Eylül 20, 2005 00:00
Müşterileri tost yemekten bıkınca
yemek yapmaya başladıBABASININ çay ocağında başlayan iş yaşamını bugün Emin Catering’in patronu olarak sürdüren Hüseyin Bozdağ’ı, yemek işine başlatan işadamı Yunus Öztiryaki’nin ‘İçimiz dışımız tost oldu, sana bir tava almak lazım’ şeklindeki serzenişi. Bu söz üzerine henüz 22 yaşındayken 3 kişi ile başladığı bu işi, bugün 330 kişilik ekibiyle yürüten Bozdağ’ın şimdiki hedefi Avrupalı işyerlerine personel yemeği kültürünü sokmak.HÜSEYİN Bozdağ, bugün farklı iş kollarında farklı işler de yapsa asıl işi yemek yapmak. Babasının adını taşıyan Emin Catering ile her gün 22 bin kişiye servis yapan Hüseyin Bozdağ, bir yandan bu alanda diğer yandan gıda ve tarıma dayanan başka alanlarda yeni yeni projeleri hayata gerçekleştirmeye çalışan 39 yaşında bir işadamı.TOST YAPARAK BAŞLADI: Gürünlü (Sivas) bir ailenin çocuğu olarak İstanbul’a geldiğinde 8 yaşında olan Hüseyin Bozdağ, hikayesine ‘tipik bir köyden kente göç’ diye başlıyor. 6 çocuklu Emin Bozdağ’ın tek oğlu olarak Topkapı’daki çayocağında başlayan iş yaşamı, öğrencilik yıllarında bile kesintiye uğramıyor. Çanakkale’de üniversitede okurken okul kantininde çalışarak çıkarıyor harçlığını. İnşaat mühendisliği okuyan Bozdağ, dönüşte yine babasının yanında çalışmaya başlıyor. ‘İnşaat sermaye gerektiren bir iş, sermayen yoksa birinin yanında çalışacaksın ama ben kendi işimi yapmak istiyordum’ diyen Bozdağ, babasıyla birlikte çayocağını küçük bir büfeye dönüştürüyor. Çaydan ciklete kadar pekçok şey sattıkları bu büfede bir yandan da tost yapıyorlar, çevredeki tüm şirketler müşterileri oluyor, satışlardan da memnunlar. Ancak bir gün Tahsin Öztiryaki’nin ağabeyi Yunus Öztiryaki’nin ‘İçimiz dışımız tost oldu, sana bir tava almalı’ demesi Hüseyin Bozdağ’ın iş yaşantısına yön veriyor.3 KİŞİLİK DEV KADRO: Bu söz üzerine yemek yapmaya karar veren Bozdağ, 3 kişilik bir ekiple 75 metrekarelik bir alanda yemek yapmaya başlıyor. İlk işi Öztiryakiler’in 30 kişilik mesai yemeği. Böylece 1988 yılında temeli atılan Emin Catering, 1995 yılına geldiğinde Topkapı’daki yerine sığmayacak hale gelip Hadımköy’e 450 metrekarelik bir yere taşınıyor. Bugün buradaki yemek fabrikasının alanı 2 bin 800 metrekareye ulaşırken, Emin Catering de Anadolu yakasında bir bölge müdürlüğü ve 8 uydu mutfağı (yerinde yemek) olan bir firmaya dönüşüyor. Cirosu 22 milyon dolar civarında olan Emin Catering, bugün 330 çalışanı ile günde 22 bin kişiye servis sunuyor. Bozdağ, 68 firmaya hizmet verdiklerine söylerken bunların Türkiye’nin ilk 500, bin kuruluşu arasında yer alan büyük kuruluşlar olduğuna dikkat çekiyor. Ancak Emin Catering’in dikkat çekici bir tarafı da kamu işyerlerine hiç hizmet vermemiş olması. Bozdağ, ‘Kamuya hiç bulaşmadık, sektörün olgunlaşmasını bekliyoruz’ diyor.HEDEF AVRUPALI ÇALIŞAN: Bir yandan Türkiye’deki işlerini büyütmek, diğer yandan başkanlığını yaptığı İstanbul Yemek Sanayicileri Derneği ile sektörü geliştirmek isteyen Bozdağ, ülke sınırlarını da aşmanın yollarını arıyor. Emin Catering, Mayıs 2005’te ECA’ya (Europian Catering Association) resmen üye olarak bu alanda bir ilke atarken, Hüseyin Bozdağ da Avrupa’ya dönük yeni projeler geliştiriyor. Bunlardan biri Avrupayı işyerlerine personel yemeği kültürünü sokmak. Avrupa’da Türkiye’deki gibi personele yemek verilmediğini, çalışanların bu nedenle hep dışarda yemek yemek zorunda kaldıklarını gözlemleyen Bozdağ, şimdi bunun yollarını ararken, 28 Ekim’de yapılacak ECA genel kuruluna da İstanbul’da ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor. Bozdağ, Avrupalı çalışanlara da yemek yedirmek isterken, Türkiye’deki işverenlere de şu mesajı gönderiyor: ‘Yemeğini kendisi yapan hata ediyor, çünkü maliyeti çok yüksek. İşin doğrusu yemeği yemekçiden almak, çünkü biz büyük alımlar yaptığımız için maliyetimiz daha düşük. Üstelik gıda mühendislerinin gözeteminde, personelin iş koşullarını ve
kalori ihtiyacını göz önüne alarak, tamamen hijyenik koÅŸullarda bu iÅŸi yapıyoruz.’Avrupa için Medito markasını yarattıEMÄ°NAK’la birlikte Avrupa pazarına giren Hüseyin BozdaÄŸ, salça, reçel, zeytin, zeytinyağı, közlenmiÅŸ biber, patlıcan ve hatta közlenmiÅŸ kabak gibi gıda ürünleri satarken, markalaÅŸmanın önemini de anlıyor. Ãœrünlerini sektörün önde gelen firmalarından alan Hüseyin BozdaÄŸ, ‘Marka olmuÅŸ ürünleri satarken, alıcı ile satıcının bizi by-pass etme ihtimali var’ diyerek bu riske karşı Medito markasını yaratıyor. Bugün Medito ile 80’e yakın ürünü Avrupa’ya satan Hüseyin BozdaÄŸ, bu arada da Ä°ngiltere’de bir iÅŸ baÄŸlıyor. Ä°ngiltere’de Golden Key zincirleri ile anlaÅŸan Bozdağ’ın hedefi, bu marketin tüm gıda ürünlerini Medito markasıyla Türkiye’den göndermek. Bozdağ’ın asıl hedefi Harrods maÄŸazalarına girmek.Krizle ihracatı öğrendi Avustralya’ya oklava sattıBOZDAĞ’ın asıl iÅŸi yemek yapmak, ancak tek iÅŸi yemek yapmak deÄŸil. 1994’le baÅŸlayan krizler ona yurtiçine bağımlı olmanın riskli bir iÅŸ olduÄŸunu da farkettiriyor. ‘O dönemde ÅŸirketler ödeme zorluÄŸu çekiyordu, baktım kimden iyi para tahsil ediyoruz? Bir ayağı yurtdışında olanlardan. O halde dedim ben de böyle bir iÅŸ yapmalıyım’ diyen BozdaÄŸ, Eminak adıyla yurtdışına çalışan bir lojistik ÅŸirketi kuruyor. ‘A ÅŸirketinin malını alıp B ÅŸirketine satmak’ dediÄŸi bu iÅŸi ağırlıklı olarak Avrupa’da yaygınlaÅŸtıran Hüseyin BozdaÄŸ, gömlekten zeytinyağına kadar olan ihracat kalemlerine Avustralya’dan gelen bir sipariÅŸ üzerine oklavayı da ekliyor. BaÅŸlangıçta birkaç kutu baÅŸlayan bu oklava ihracatı, dana sonra konteynere dönüşüyor. BozdaÄŸ, ‘10-12 bin dolarlık bir iÅŸ ama bizim için niteliÄŸinden ziyade niceliÄŸi önemli’ diyor.Yıl sonunda organik mönü hazırlayacakBOZDAÄž, gıdada neden üretime girmediÄŸi konusunu ise ‘Gıdada Türkiye’de yüzde 35 atıl kapasite var, yeni bir üretim tesisi kurmak yerine mevcutları deÄŸerlendirmek lazım’ diye açıklıyor. Ancak bir yandan da farklı bir üretime hazırlanıyor. Yeni kurduÄŸu Emin Tarım ile müşterilerine organik mönü sunmayı hedefleyen Hüseyin BozdaÄŸ, bunun için Hatay’da sözleÅŸmeli çiftçilerle çalışmaya baÅŸlamış bile. Müşterileriyle yaptığı bir anket çalışmasının ardından bu iÅŸe soyunan BozdaÄŸ, ‘Türkiye’nin ilk organik menüsünü hazırlayacağız, 2006 sonunda bu iÅŸe baÅŸlayacağız’ derken, yine Medito markasıyla bu ürünleri Avrupa’ya satmayı da planlıyor.Hüsmen Usta yine yanındaHÃœSEYÄ°N BozdaÄŸ, ilk 3 kiÅŸilik ekipte yer alan Hüsmen Çalışman ile halen birlikte çalışıyor. Çalışman artık çok daha kalabalık bir ekibin mutfak ÅŸefliÄŸini yaparken, BozdaÄŸ, ‘Hüsmen Usta ile 18 yıldır birlikteyiz, 18 yıldır bizimle çalışan müşterilerimiz de var’ diyor. Gıda mühendisi Ali Aksoy ise ÅŸirketin ilk, sektörünün de ilklerinden biri. BozdaÄŸ, yaptığı iÅŸi de ‘Ustanın sanatı ile mühendisin ilmini birleÅŸtirmek’ olarak tanımlıyor. Bu arada baba Emin BozdaÄŸ 1990’dan bu yana iÅŸten çekilmiÅŸ durumda, ancak amcaoÄŸlu Nusret BozdaÄŸ Yönetim Kurulu BaÅŸkan Yardımcısı olarak destek veriyor.Çorba piÅŸirmeyi bilmiyor ama bu iÅŸin kitabını yazdıYEMEK iÅŸindeki bunca iddiasına raÄŸmen Hüseyin BozdaÄŸ, ‘Ben çorba piÅŸirmeyi bile bilmem’ itirafında bulunuyor. Ancak ekliyor: ‘Ben iÅŸletmeciyim, inÅŸaat mühendisliÄŸinin üzerine bir de iktisat fakültesi bitirdim, 1987’de girdim 1995’te mezun oldum, 8 yıl sürdü ama bitirdim.’ Yemek piÅŸirmeyi bilmese de Bozdağ’ın bu konuda yazdığı bir de kitabı var. Piyasada satılmayan, ancak hediye edilmesi halinde sahip olunacak ‘Matbah Emini’nden Günümüz Profesyonellerine-Yemek Sanayiinin GeliÅŸimi’ adlı bu kitapta BozdaÄŸ, hazır yemek sektörünü incelerken mutfak ve yemek kültürünün tarihine de deÄŸiniyor. Ä°SO’dan sanayinin finansmanı semineriÄ°STANBUL Sanayi Odası (Ä°SO), baÅŸta küçük ve orta ölçekli iÅŸletmeler olmak üzere sanayinin yaÅŸadığı finansman sorununa çözüm olabilecek konuları ele almak üzere, ’Sanayinin Finansmanında Güncel Konular’ baÅŸlıklı bir seminer düzenleyecek. Ä°SO’dan yapılan açıklamada, 22 Eylül PerÅŸembe günü Odakule Meclis Salonu’nda düzenlenecek seminerde, AB fonları ve alternatif finans imkanları ile birlikte Basel II kriterleri ve güncel geliÅŸmeler hakkında sanayicilerin bilgilendirilmesinin amaçlandığı kaydedildi. Seminerde ayrıca, KOBÄ° Borsası olarak da nitelenen GeliÅŸen Ä°ÅŸletmeler Piyasaları A.Åž., KOBÄ° GiriÅŸim Sermayesi Yatırım Ortaklığı A.Åž. ve Vadeli Ä°ÅŸlem ve Opsiyon Borsası’nın iÅŸleyiÅŸi ve sanayiye saÄŸlayacağı finansal imkanlar da ele alınacak.Elazığ’da kırılmayan kiremit üretimi ELAZIĞ’da CoÅŸkunlar Toprak Sanayi, 4.5 milyon YTL yatırım yaparak, kırılmayan kiremit üretimine baÅŸladı. CoÅŸkunlar Toprak’ın sahibi, YaÅŸar CoÅŸkun 15 yıldır tuÄŸla ve kiremit imal ettiklerini söyledi. CoÅŸkun, koruma görevlerini yerine getirirken soÄŸuÄŸa ve basınca karşı dayanıklı olmasının istendiÄŸini, ancak dayanıksız kiremitlerin kolayca kırılarak binaya zarar verdiÄŸini, ayrıca tamir için de maliyete neden olduÄŸunu söyledi. CoÅŸkun, şöyle devam etti: ‘Standart kiremitler soÄŸuÄŸa karşı oldukça dayanıksız. Ayrıca çatıda herhangi bir iÅŸlem yaparken dahi üzerlerine basınca kolayca kırılıyor. Biz de 4.5 milyon YTL yatırım yaparak, yeni makinalar aldık, kırılmayan kiremit üretimine baÅŸladık. Fabrikada 8 saatte 25 bin adet kiremit üretebiliyoruz. Kiremitler, müşterinin talebine göre farklı renklerde de olabiliyor. ÃœrettiÄŸimiz kiremitler 3 yıl garantili. Kiremitler sıfırın altında 35 santigrat derece soÄŸuÄŸa ve 180 kilogram basınca dayanıyorlar.’İnegöl’den 60 milyon dolar mobilya ihracıTÃœRKÄ°YE’nin önde gelen mobilya üretim merkezlerinden Ä°negöl, geçen yıl 40 milyon dolar olarak gerçekleÅŸen mobilya ihracatını, bu yıl sonunda 60 milyon doların üzerine çıkarmayı hedefliyor. Ä°negöl Mobilyacılar Odası BaÅŸkanı Hamdi Ä°dil, Ä°negöl’deki mobilya iÅŸletmelerinin, ÅŸu anda dünyanın neresinde, hagi tarz ve çizgide mobilya isteniyorsa, o tarz üretimi yapabilir hale geldiÄŸine dikkati çekti. Ä°dil, ‘İnegöl Ticaret ve Sanayi Odası (TSO) 2004 yılı verilerine göre, ihracatımız 40 milyon dolar civarında, ama merkezi Ä°stanbul olan firmalardan yapılan ihracatı da baz alırsak 70-80 milyon dolar arasında ihracatımız var. Bu yıl sonunda, ihracatta 60 milyon dolar, merkezi baÅŸka illerde olan firmalarla birlikte ise 100 milyon doları aÅŸmayı hedefliyoruz’ dedi. Â
button