Egzotik bir ülkeden filmler

Güncelleme Tarihi:

Egzotik bir ülkeden filmler
Oluşturulma Tarihi: Mart 23, 2005 00:00

Kuzey Afrika ülkesi Tunus’un sineması mercek altında... Kültür ve Turizm Bakanlığı, Tunus Büyükelçiliği ve Ankara Sinema Kültürü Derneği’nin işbirliği ile düzenlenen Tunus Filmleri Haftası 24 Mart ile 1 Mayıs tarihleri arasında Ankara, İzmir ve Konya'da seyirciyle buluşuyor. Hafta kapsamında 7 uzun, 5 kısa film ve belgesel olmak üzere toplam 12 yapım gösterilecek. Tunuslu ünlü yönetmen Ferid Boughedir de etkinliğe konuk olarak katılıyor. "Berberi gibi bağımsızlığına düşkün, Romalı gibi mantıklı, Arap gibi romantik ve Fransız gibi Avrupalı" diye tanımlanan halkıyla Tunus, tarih, çöl ve denizin buluştuğu zengin bir turizm potansiyeline sahip. 400 yıl boyunca Osmanlı egemenliği altında kalan, 75 yıl boyunca da Fransız sömürgesi olan Tunus, bugün modern ve sosyal yapısıyla da fakir Afrika kıtasından çok farklı yapıya sahip.Etkinlik kapsamında yer alan filmler; Afrika’nın kuzey ucunda ve Akdeniz’e yaslanmış, zengin tarihi ve kültürel değerleriyle çok farklı tatlar ve renkler sunan oldukça gizemli bir ülkenin gerçek zenginliklerini de keşfetme fırsatı sunuyor sinemaseverlere. Ferid Boughedir’in yanı sıra aralarında, Nouri Bouzid, Moufida Tlatli ve Nacer Khemir gibi dünyaca ünlü usta yönetmenlerin en önemli filmlerinin yer aldığı etkinlik 22-25 Nisan tarihleri arasında İzmir’de Desem Sineması’nda ve 29 Nisan-1 Mayıs tarihleri arasında da Konya’da Tüze Kulesite Sinemaları’nda seyircilerle buluşacak. Sinemaseverler özenle seçilmiş filmleri izlerken, bir yandan Akdeniz ve Arap kültürünün etkisindeki bu Kuzey Afrika ülkesinin kültürel zenginliklerini tanıma fırsatı bulacak, bir yandan da sinemasındaki yeni eğilimleri keşfedecek. PROGRAM ÇOK ZENGİN 7 uzun film ve 5 kısa filmden oluşan seçkide sinemaseverleri birbirinden güzel ve özgün filmler bekliyor.1980 yapımı Azize, az ama öz filmler yapan Tunuslu yönetmen Abdellatif Ben Ammar’ın en önemli filmi. Tunus sinemasının klasikleri arasında yerini çoktan almış olan film, oyunculuğu ve çizilen sağlam kadın portresinin yanı sıra kurgusuyla da dikkatleri çekiyor. Berlin, Roma, Karlovy-Vary ve Kartaca gibi önemli festivallerde ödüller aldı.Yazar, şair, ressam ve yönetmen Nacer Khemir’in “Binbir Gece Masalları”ndan esinlenerek çektiği 1991 yapımı Güvercinin Kaybolan Kolyesi de programda yer alan olağanüstü filmlerden. İzleyicilerin zamana bağımlı olmayan ve görsel açıdan muhteşem bu masalın güzelliğinden ve hüznünden fazlasıyla haz alacağı mistik bir film.  Sadece Tunus sinemasının değil belki de dünya sinemasının da en tanınmış kadın yönetmenlerinden Moufida Tlatli’nin ilk sinema filmi Sarayın Sessizliği ise, kadınların ve bir ulusun kişisel ve siyasi tarihini geri dönüşlerle anlatan çok güçlü bir film. Gösterildiği bütün festivallerde seyircinin büyük beğenisini toplamış olan film, görselliğinin yanı sıra  dünyaca ünlü Tunuslu müzisyen Anouar Brahem’in katkısıyla da dikkatleri çeken bir baş yapıt. Film 1995 yılında İstanbul Film Festivali’nin Uluslararası Yarışma bölümünde de en iyi film ödülünü kazanmıştı.Tunus sinemasının en üretken ve dünyaca tanınmış yönetmenlerinden Nouri Bouzid’in 2002 yapımı son filmi Kil Bebekler ise, özgürlüğe kavuşmanın yollarını arayan üç yalnız insanın öyküsünü çarpıcı bir şekilde anlatıyor. Bugüne kadar çekmiş olduğu bütün filmlerle seyircinin büyük beğenisini kazanmış yönetmenin hemen her filmi Cannes, Venedik ve Berlin gibi dünyanın önemli festivallerinde gösterilmiş ve ödüller almıştı. Son filmi Kil Bebekler, iki yıl önce İstanbul Film Festivali’nde gösterilmişti.Nar Uykusu, çağdaş Tunus’tan manzaralar sunan başarılı bir film. Köklerine geri dönüp, toplumda kendine bir yer edinmeye çalışan bir baba ile yıllardır görmediği annesinin izini süren bir kızın çatışmalarla dolu öyküsü. Babasıyla aynı duygulara sahip olmasa da, ait olmadığı bir dünyanın örf ve adetlerini reddeden ve bu başkaldırışı Afrikalı kimliğine sahip çıkarak ortaya koymaya çalışan çağdaş bir kızın ritim dolu öyküsü.Gönül Çelen, Tunus’un en önemli simalarından Naceur Ktari imzasını taşıyor. Tunus sinemasına iki önemli film armağan eden yönetmenin ilk filmi Elçiler (Les Ambassadeurs)’den 23 yıl sonra çektiği Gönül Çelen otobiyografik bir öyküyü ele alıyor. Filmde, yaratıcılık sürecinde sıkıntılı anlar yaşayan bir sanatçının hayatına giren iki kadınla birlikte yakaladığı başarının ve sonrasındaki çöküşün öyküsü anlatılıyor.TUNUS FİLMLERİ HAFTASIANKARA24 – 30 Mart 2005 Ankapol Sineması (312) 419 3959İZMİR22 – 24 Nisan 2005 Desem Sineması (232) 422 29 46KONYA29 Nisan – 1 Mayıs 2005 Tüze Kulesite Sineması (332) 233 28 72Filmler İngilizce ve Türkçe altyazılı.Ayrıntılı bilgi için:Ankara Sinema Kültürü Derneğiwww.askfest.org 
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!