Güncelleme Tarihi:
2014 Renk Trendlerini anlatmak üzere İstanbul’a gelen Jotun Küresel Renk Danışmanı Lisbeth Larsen’a renklerin duygular üzerindeki etkilerini sordum. Canlanmak, dinlenmek, iyi uyumak, yaratıcı olmak, ince görünmek için hangi renkleri tercih edeceğimiz hakkında ipuçları aldım.
Lisbeth Larsen’e göre, bu yıl mavi, koyu bordo, mor gibi renkler ön planda. Geçmişin izlerini taşıyan “retro” mobilyalar küçük mekanlara “vintage” ruhu katıyor. Larsen, renk seçimleri arasında uyum sağlamak isteyenlere pudra renkleri ve mat tonları kullanmalarını öneriyor. ?Ünlü renk uzmanına göre, sakin bir atmosfer ve rahatlatıcı bir ortam için mavi, yeşil ve pastel tonları, mekanı ısıtmak canlılık katmak içinse ahşap tonlarını seçmek gerekiyor
Renklerin insan psikolojisi üzerine etkisi üzerine yapılan çalışmalar var. Sizce enerjik olmak için hangi rengi kullanalım?
Araştırmalara göre, enerji ihtiyacınız varsa, kırmızı renkli bir nesneye bakmanız bile canlanmanıza yardımcı oluyor. Enerji düzeyinizi artırmak için, giysinize kırmızı bir aksesuar ekleyin. Evinizde bir duvarı kırmızıya boyayın.
Sakinleşmek için…
Sakinleşmek istiyorsanız, parlak beyaz renklerden uzak durmalısınız. Uyku sorununuz varsa, yatak odanızda ağırlıklı renk beyaz olmamalı. Beyaz, renksizliktir… ancak çok güçlü bir etkisi vardır. Bu yüzden, örneğin mavi daha rahat uyumanıza yardımcı olur. Aynı şekilde yeşil de. Yeşil ve mavi sakinleştirir.Yatak odaları için önerim, pastel mavi ve pastel yeşil tonlar.
Aşk sorunlarınız varsa…
O zaman hemen kendinizi toplayın ve dışarıya çıkın. Siz insanları görün, insanlar da sizi görsün. Dışarıya çıkarken kırmızı giyin ki herkes size baksın. Unutmayın, herkes kırmızı elbiseli bir kızla dans etmeye can atar. Kırmızı renk kullanan, örneğin bir kravat veya aksesuar, erkekler de kadınların dikkatini çeker. Kalbiniz kırıldıysa, evde gri pijamalarınızla oturup ağlayacağınız yerde, gri giysileri fırlatın. Kırmızılı bir şeyler giyip, kendinizi sokağa atın.
Cinsel hayatı canlandırmak için
Her zaman kırmızı…
Bir sınava hazırlanıyorsanız…
Tabi ne çalıştığınıza da bağlı. Benim kızım gibi tıp okuyorsanız, sakinleştirici bir odanız olmalı. Odaklanmak için gri, yeşil, mavi gibi sakinleştirici renklerin olduğu bir mekanda çalışın. Ancak, yaratıcı konular üzerinde çalışıyorsanız, sarıyı tercih edin. Sarı ve turuncu yaratıcı enerjinizin artmasına destek olur.
Çok kızgınsanız…
Sakinleşmek istiyorsanız yeşil ve mavi. Siz de kavga etmek ve mücadeleci olmak istiyorsanız, siyah veya kırmızıyı seçin
Sizin gardrobunuzda en çok hangi renk var?
Siyah. Ama, her zaman kendimi neşelendirmek için eşarp benzeri bir aksesuarla ona renk katarım. Büyük şekilli, karmakarışık renklerdeki tasarımlardan uzak dururum.
İnce görünek için..
En garantili seçim siyah renk.
Bir odayı daha büyük göstermek için…
Uzun göstermek için, karşılıklı iki duvarı koyu, diğer ikisiniyse açık renklerle boyayarak geniş bir hacim hissi verebilirsiniz. Farklı renkler, odayı daha ince ve uzun gösterir.
Açık renkler seçerseniz bulunduğunuz mekan daha geniş görünür. Bir odayı sıcak ve samimi bir hale getirmek istiyorsanız, koyu tonlar kullanarak bu algıyı yaratabilrisiniz.
Bebek odalarında hangi renkler olmalı..
Anne-babalar uçuk pembe ve mavinin bebekler için en uygun renk olduğunu düşünürler. Oysa bebeklerin yaratıcı olmaları için açık ve parlak renklere ihtiyacı vardır. Bebek odalarında Yeşil, kırmızı gibi renkler kullanmak yararlı olur
En sevdiğiniz renk…
Siyah ve beyaza bayılırım
En sevmediğiniz renk…
Gri Son yıllarda tasarımcılar gir tonları kullanmayı çok sever oldular. Bence, gri çok zor bir renk. Donuk. Cildin rengini söndürüyor. Başka renklerle birlikte canlandırılması gerekiyor.
Şehirlerdeki görsel karmaşa hakkında ne düşünorsunuz?
Ben karmaşık kaotik büyük tabelalardan hiç hoşlanmıyorum. Birisi bu tabelalara düzen verse iyi olur. Kafa karıştırıyor. Geçenlerde Sri Lanka’ya gittim. Her şey çok çeşitliydi. Giysiler, yemekler, insanlar, tabelalar… orada bu karmaşa rahatsız edici değildi. Ancak, büyük bir kentte gözü rahatsız edecek unsurlar olmamalı. Mağazalar, alışveriş merkezleri arttıkça, karmaşa da artmamalı.