Durak bugün açılıyor

NİLGÜN BELGÜN (Eleni): GERİ DÖNÜŞÜMÜZÜ YADIRGAMADIM     �

Final yalan oldu, dördüncü sezon için ilk adresinizde start alıyorsunuz. Nasıl karşıladınız bu sürpriz gelişmeyi?�

- Televizyon dünyası sürprizli bir dünya, şaşırmamak lazım. Final yapmıştık ama Kanal D’de oynayan eski bölümlerin reytingi çok iyiydi. Tıp bayramında da kurallara uygun bir dizi olduğu için ödül almıştık. O yüzden geri dönüşümüzü yadırgamadım.

Ya ilk adrese dönmeniz?  �

- Zaten devam edecekse de final yapacaksa da Kanal D’de olmalı.

Gelelim dizide canlandırdığınız Eleni karakterine... Yeni sezonda onun hikayesinde ne gibi değişiklikler olacak?

- Eleni ile Nuri boşanmışlardı ama sonra tekrar evlendiler. Aynı yerden devam edecekler. Normal hayat insanlara ne getiriyorsa, onların başına da aynıları gelecek. Açıkçası yazılanlar sadece izleyici değil bizim için de sürpriz.

Dizide en çok kime gülüyorsunuz?

- Herkese gülerim ama açıkçası Cezmi Baskın’a bir başka gülüyorum. Genelde dramatik rollerde oynayan adamdır; tiyatro ve sinemada öyleydi. Ve bir dram oyuncusu olarak komedide çok iyi iş çıkarıyor.

Sette herkesin yüzü gülüyor, kime sorsam halinden memnun? Sıkıntı yaran hiç mi bir şey yok burada?

- Ufak tefek senaryo sıkıntıları yaşandığı oluyor ama dert etmiyoruz. Birbirimize hep “Ömrün Akasya Durağı kadar olsun” diyoruz. O kadar uzun soluklu bir dizi ki... ınşallah herkesin ömrü Akasya Durağı kadar uzun olur.

Ama ne yazık ki Evin Esen aranızdan ayrıldı...

- Evet... 52 yaşındaydı daha, çok gençti. Benim de çok eski dostumdu. Hepimiz için çok büyük, çok acı bir kayıp oldu.

ZEKİ ALASYA (Nuri Baba): BU DİZİYE KARADA ÖLÜM YOK

Star TV’de final yaptıktan sonra yeniden Kanal D’desiniz. “Neden böyle oldu” diyor musunuz kendi kendinize?

- Artık geçmişe dönüp bakmakta bir fayda yok. Sorgulamıyorum. Geçmiş zamanda yaşayan biri de değilim. ıyi açıdan ele alalım, bu durum bize en azından biraz nefes alma fırsatı verdi. Dinlendik. Öte yandan koskoca bir ekip haftalarca iş yapamadı, seyircimiz de çok üzüldü.

Dizi bitince ne yaptınız?

- Türker ınanoğlu bize dizinin bittiğini söylediğinde çok üzüldük. ış sıkıntımız yoktu çünkü haberi verdikten hemen sonra “Birkaç haftaya yeni işe başlıyoruz” demişti. Yine de çocuğumuz gibi olan bu dizinin kaldırılmasını istemedik. Sonunda da dileğimiz gerçekleşti, geri döndük. Televizyon dilinde “bu diziye karada ölüm yok” demektir artık...

Siz “Akasya Durağı”nda en çok hangi karaktere gülüyorsunuz?

- Kolay gülen bir adamım. Herhangi bir oyuna gittiğimde bile “Ben Zeki Alasya’yım, bir ağırlığım olmalı” diye düşünmeden kahkahalarla güler, hatta krize girip yanımdaki kişiyi dürterim. Başta Cezmi Baskın ve Levent Ülgen olmak üzere hemen herkes beni güldürüyor. Hatta birbirimize gülmekten çekim yapamadığımız anlar oluyor.

Dizide herkesin “Nuri Baba”sısınız. Sette bu babalık durumu ne alemde?

- Setin en yaşlılarından biri olduğum için elimden geldiği kadar herkese yardımcı olmaya çalışıyorum. Bazen üzülüyorlar, sonradan iyi niyetle yaklaştığımı görüyorlar. Bizim ekipte hiçbir terslik yok.

Evin Esen’in kaybı için neler söyleyeceksiniz?

- Hepimizin başı sa*olsun. Yıllardır sağlık sorunları yaşıyordu ama tüm uyarılarımıza rağmen kendine bakmadı. Bizi dinlemedi.

Siz sigarayı 15 yıl önce bırakmıştınız değil mi?

- Evet, benim de sağlık sorunlarım vardı ve 15 yıl önce bıraktım. şimdi kendime böyle bir misyon üstlendim. Setteki arkadaşlarımı da uyarıyorum.

CEZMİ BASKIN (Osman): EVİN’İN YOKLUĞU HAZİNEDEN ALTIN KAYBETMEK GİBİ

Yeni sezonunuz hayırlı olsun. Nasıl gidiyor çekimler Cezmi Bey?

- Gayet güzel gidiyor. Bir dizinin yayın süresi uzadıkça siz de ustalaşıyor ve esnekleşiyorsunuz sonuçta...

Haftada altı gün aynı karaktere bürünmek yormuyor mu sizi?

- Yoo... Biraz daha jonglör gibi oluyorsunuz hatta, toplarla daha iyi oynamaya başlıyorsunuz. Gerçi insan bazen değişiklik de istiyor. Artık komediye ara verip bir dramda rol alsam dediğim de oluyor.

Sizin canlandırdığınız Osman, setin en çok gülünen karakterlerinden biriymiş diye duydum.

- Sağolsunlar... İnşallah set arkadaşlarım kadar seyirci de gülüyordur da dizimiz tutar.

Dizi tutmuş değil mi zaten?

- Belli olmaz bu işler.

Bu arada Osman’da durum ne? Yeni bölümlerde radikal değişiklikler yaşayacak mı dersiniz?

- Osman pek değişecek bir karakter değil. Maço, tutucu, sert, dengesiz yapıda bir adam. Dengesiz bir adam olduğu için reaksiyonları da değişken oluyor. Ama özünde iyi kalpli... Sempatik anları da oluyor bazen.

Dizide siz en çok kime gülüyorsunuz?

- Herkese gülüyorum ama Sinan karakterine yani Levent Ülgen’e biraz daha çok gülüyorum galiba. Bir insan ne kadar sahtekâr olabilir ki diyorum. Ama dizideki damadım Hayri ondan da sahtekâr.

Evin Esen’in kaybı seti nasıl etkiledi?

- Üzücü bir kayıp tabii... Bizim gibi ortayaşlılarda böyle kayıplar “acaba sıra bize de mi geliyor” paniği yaratıyor. Bunun dışında insanın hazinesinden altın kaybetmesi gibi bir şey. Evin’i de kaybetmek böyle bir şeydi.

BİCAN GÜNALAN (Hayırsız Hayri): KANADA VATANDAİŞI OLDUM, SETLERE DÖNDÜM

Bican Bey, siz yıllarca Kanada’da yaşadınız. Ne oldu da tası tarağı toplaşıp anavatana döndünüz?

- Kızım orada okuyordu, toparlanıp oraya göçtük. Kanada yasalarına göre vatandaş olabilmek için beş yılın en az üç yılını orada geçirmek gerekiyordu. Biz de bekledik, vatandaşlığımızı aldık, onun şımarıklığıyla da yeniden Türkiye’ye ve setlere döndük.

Arada birkaç sinema filminde rol aldınız ama burada yaşasaydınız o filmlerin sayısı çok daha fazla olurdu gibi geliyor bana.

- Sanmam... ış varken burada, yokken Kanada’daydım. “Akasya Durağı” tamamen sürpriz oldu.

Uzun zamandır devam eden bir işte yeni bir yüz olmak nasıl bir his?

- Aslında tedirgin edici... Oturmuş bir dizinin ya da oyunun içine şırıngalanmak ayrı bir şey.

Canlandırdığınız Hayırsız Hayri’den de biraz söz eder misiniz?

- Uyanık gibi gözüken ama saf yanları da olan, kötü şakalar yapan, şakaları ters tepen bir adam... Osman babanın evinde iç güveysi. Kızıyla evlenip aileye katılıyor.

Cezmi Baskın ile daha önce “Vizon Tele” serisinde çalışmıştınız. Ona iç güveysi olmak nasıl bir durum?

- Enteresan olacak... Sonuçları ben de merakla bekliyorum.