Zeynep BİLGEHAN
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 18, 2010 00:00
Türkiye, 2010 Dünya Kupasına katılamadı ama finalde sahadaydı! Final maçı için sahaya çıkan İspanyol ve Hollandalı futbolculara üç Türk çocuk eşlik etti. McDonald’s’ın ‘Player Escort’ programına katılıp sahada futbolculara eşlik eden şanslı çocuklar geçen salı günü yurda döndü
2010
Dünya Kupası’nda futbolculara sahaya çıkarken eşlik eden şanslı çocuklar, McDonald’s’ın ‘Player Escort’ programının katılımcıları. Tüm dünyada yürütülen program kapsamında her ülkede kompozisyon yarışmaları düzenleniyor. Başarılı olan çocuklar, sahaya çıkan futbolculara eşlik ediyor. Türkiye’de de, seçilecek çocuklar için McDonald’s restoranlarına ve spor kulüplerine yarışma duyuruları asıldı. Spor yazarlarından oluşan seçkin bir jüri toplandı. “Hangi futbolcuyla sahaya el ele çıkmak istersin? Neden?” sorusuna en iyi cevabı veren üç çocuk belirlendi: Ankaralı Selin Kodak ve Bora Sayınalp ile Antalyalı Elif Ekizoğlu. Başarılı çocuklar, bir ebeveynleriyle birlikte Güney Afrika’ya gitme şansı yakaladı.
FIFA 1408 KİŞİ ARASINDAN SEÇTİ Hangi maçlara kimlerle çıkacaklarını belirleyen kurumsa FIFA’ydı. Türkiye’den katılan çocuklara bu
seçim sırasında da şans güldü. 1408 kişiden seçilen 22 çocuk arasında yer almayı başardılar. 11 Temmuz’da oynanan finalde Selin Kodak Hollanda’dan Nigel de Jong’un, Bora Sayınalp Hollanda’dan Arjen Robben’in, Elif Ekizoğlu ise İspanya’dan Xabi Alonso’nun elinden tutarak sahaya çıktı.
Robben sahada başımı okşadı
BORA SAYINALPAnkaralı Bora, sekiz buçuk yaşında. Fanatik Galatasaraylı. Yarışmadan, gittiği Gençlerbirliği Futbol Okulu vasıtasıyla haberdar olmuş. Tam bir futbol tutkunu: “Bütün futbolcuları biliyorum. Babamla hiçbir maçı kaçırmıyoruz. Hem stada gidiyoruz, hem de televizyondan seyrediyoruz. Yarışmayı kazandığım belli olunca arkadaşlarım benim için büyük bir kutlama yaptı. Aslında Brezilya Milli Takımı’nda oynayan Galatasaraylı Elano Blumer ile tanışmak istiyordum ama Robben’i de seviyorum. Sahada başımı okşadı.”
Kızlar da tezahürat yapabilir
ELİF EKİZOĞLUElif, yarışmaya Antalya’dan katılmış. Sekiz yaşında. Dünya Kupası’nda sahada olmanın heyecanıyla birlikte, taşıdığı sorumluluğun da farkında: “Her şey çok güzeldi! Biz, orada Türkiye’yi temsil ettik.” Kendisine başarı getiren yazısını diğer çocuklardan farklı bir bakış açısıyla kalime almış: “Yazımda erkekleri şikayet ettim çünkü futbol sadece erkeklerin sporuymuş gibi davranıyorlar. Her baba beraber maça gideceği bir oğlu olsun istiyor. Oysa ben de maça gidip tezahürat yapabilirim. Benim için hangi futbolcuya eşlik edeceğim de önemli değil. Hepsi Dünya Kupası’na katılabilecek performansı göstermişler.”
Messi’ye uğur getirecektim
SELİN KODAKSelin yarışmaya Ankara’dan katılmış. Sekiz yaşında. Başvuruyu annesiyle yapmış. Babası, durumdan kızı yarışmayı kazanınca haberdar olmuş. Eşlik ettiği Nigel de Jong’u daha önceden bilmiyormuş. Gönlünden geçen aslında başka biriymiş: “Benim en büyük hayalim Lionel Messi’yle tanışmaktı. Onu çok seviyorum çünkü centilmen. Hem de çok iyi oynuyor. Sahaya el ele çıkarsak ona uğur getireceğimi düşünüyordum. O maçta gol atardı, sonra da beraber safariye giderdik.” Lionel Messi, Arjantin takımı elendiği için finalde yoktu ama Selin, grup arkadaşlarıyla birlikte yine de Messi’siz safari turuna çıkmış...