Nuran ÇAKMAKÇI
Oluşturulma Tarihi: Haziran 15, 2006 00:00
İtalya’nın Cosenza kentinde düzenlenen 14. Uluslararası Felsefe Olimpiyatları’nda şampiyonluğu, organizasyona Türkiye’den katılan Efe Murat Balıkçıoğlu kazandı.
18 ülkeden 43 öğrencinin katıldığı 14. Uluslararası Felsefe Olimpiyatları’nda altın madalyayı, Wittgenstein’in günlük yaşamı üzerine İngilizce bir metin yazan Robert Kolej öğrencisi Efe Murat Balıkçıoğlu kazandı. 19 yaşındaki Balıkçıoğlu, üç ay önce dünyanın en saygın üniversitelerinden biri kabul edilen Princeton Üniversitesi’ne de yüzde 70 burslu olarak erken başvuru sonucu kabul edilmişti.
İNSAN OKUDUKÇA VAR OLUYOR
İlköğretimin ilk altı yılını Nurettin Teksan İlköğretim Okulu’nda, son iki yılını FMV Nişantaşı Işık Lisesi’nde okuyan Balıkçıoğlu, Özel Okullar Sınavı’nda Robert Kolej’i kazandı. Kolejin ilk yıllarında derslerinde çok başarılı olmayan, ancak sürekli okuyan Balıkçıoğlu, çok okumanın başarısında büyük etken olduğunu belirtti.
Princeton’a kabul edilmesinin ardından, 1986’dan bu yana Türkiye’den kimsenin kabul edilmediği Cambridge Üniversitesi Ekonomi Bölümü’ne çağrılan Balıkçıoğlu, başarısının temelinde felsefeye yatkınlığının yattığını söyledi:
"Sürekli okuyorum. Şimdiki başarımı da buna borçluyum. Çünkü insan okudukça var oluyor. Ben her şeyi okumaya çalışıyorum. En çok da şiir, felsefe ve toplumbilim kitapları... Hayatımdaki en değerli şey kütüphanemdir."
KİMSE BANA ŞANS TANIMADI
Cambridge’e kabul edileceğine kimsenin ihtimal vermediğini söyleyen Efe Murat Balıkçıoğlu, sonuca şaşırdığını belirtti: "Cambridge’e mülakat için çağrıldığımda, çevremdeki herkes bu üniversiteye kabul edilmeyeceğimi söylüyordu. Ben de kendime şans vermiyordum. Ancak profesörler bilgiyi kullanma ve yaklaşımımı çok beğendiler, hemen kabul ettiler. Ama ben gitmedim."
İki şiir kitabı olan Balıkçıoğlu’nun en büyük tutkularından biri de eski 45’liklerden oluşan ve sayısı 300’ü bulan plak koleksiyonu... Emekli anne ve babanın tek çocuğu olan Balıkçıoğlu, mühendislik okusa da felsefe çalışmalarına ve şiir yazmaya devam edeceğini belirtiyor.
ÖĞRETMENİ EFE İÇİN NE DİYOR
Birçok insan okur, ama okumak yeterli değil. Anlayarak okumak, yorumlamak, onun ötesine geçip anlatılan şeyin üzerine özgün fikirler üretmek önemlidir. Efe, problemi çok güzel görüyor, çabuk kavrıyor. Günümüzde bilgi her yerde, herkese ulaşıyor. Önemli olan bilgiyi kullanıp bir şey yaratmak. Bu insanlar farklı hale geliyor. Efe de diğer insanlardan hep farklı olacaktır."
OLİMPİYAT 1993’TE BAŞLADI
Felsefe Olimpiyatları ilk kez 1993 yılında Bulgaristan’da yapıldı. Türkiye, aynı yıl Polonya, Almanya ve Romanya ile birlikte olimpiyatlara katıldı. Olimpiyatlara gitmek için öğrenciler önce kendi okullarında birbiriyle yarışıyor, başarılı olanlar ulusal yarışmaya katılıyor. Ulusal yarışmada ilk ikiye giren öğrenci, Türkiye’yi temsil etmek üzere olimpiyatlara katılıyor. 14-18 Mayıs arasında yapılan şampiyonada, öğrenciler kendilerine verilen problem üzerinde özgün düşünüp, problemi açmaya çalışıyor.