OluÅŸturulma Tarihi: Temmuz 05, 2004 00:00
Mevsim, düğün mevsimi. Mahallemizde, kentimizde, ülkemizde bir düğün telaşıdır gidiyor. Biz de şu sıralar hayatlarının bir dönemini noktalayıp, yeni bir kimlikle, yeni bir hayata başlamak üzere olan gençlerimiz için bir ‘Evlilik Rehberi’ hazırladık. Amacımız, evlilik konusunda karamsar bilgiler vermek değil. Sadece bilmedikleri bir hayata adım atmak üzere olanlara yardımcı olmak...Gençsiniz. Yaşınızın gereklerini yerine getiriyorsunuz. Flört ettiğiniz delikanlı ile her konuda çok iyi anlaştığınız için mutlusunuz. Aradan biraz zaman geçince, birbirinizi sevdiğinizi anlıyorsunuz. Delikanlı ‘Nişanlanalım’ diyor. Ve siz o zaman paniğe kapılıyorsunuz. Sanki biri sizi esir almaya hazırlanıyormuş gibi bir duygu sarıyor benliğinizi. Flört ettiğiniz genç adamla nişanlanmak iyi güzel de, artık hiçbir şeyin eskisi gibi olamayacağını düşünmek sevincinize gölge düşürüyor. Pek çok gencin flört ettiği kişiyle hayatını birleştirip bir yuva kurmak isteyeceği kesin... Sadece ilişkinin resmiyete dökülmesi zihinlerde bazı soru işaretleri yaratabiliyor.Amerikalı evlilik danışmanı ve psikiyatrist Joanne Kaufman, nişanlanmaktan korktukları için sevgililerinden ayrılmaya kalkan gençlerin ona başvurduğunu söylüyor. Kaufman, flört ile nişanlılık arasındaki farkı şöyle tarif ediyor: ‘Flört bir evi kiralamak ise, nişanlanmak da evi satın almaya kalkışmaktır. Aslında nişanlanmaktan korkmak son derece anlamsız. Fakat özgürlüklerine düşkün olan gençler, zorunlu beraberliği yadırgıyorlar.’Diyelim ki, flört ettiğiniz delikanlı ile nişanlanmayı kabul ettiniz. Bundan sonra neler olacak? Önce, birbirinizin aileleriyle tanışacaksınız. Sonra genç adamın ailesi evinize gelip, sizi ailenizden isteyecek. Bizim geleneklerimizde, bu kız isteme işi çok ayrıntılı bir törene dönüşüyor. Evlenmeye karar veren pek çok genç ise, uzun merasimlerden kaçınıp, işi aile arasında bir nişan toplantısıyla halletmeye bakıyor. Bu arada siz siz olun, nişanda aldığınız hediyeleri hemen kullanmaya kalkışmayın. Çünkü olur ya, nişan herhangi bir nedenden ötürü bozulursa, aldığınız hediyeleri geri vermeniz gerekecektir.Nişan yüzüklerini taktıktan sonra evlilik hazırlığı başlayacak. İki tarafın aileleri işin içine girecek. İşte o zaman gençlerin işi biraz zorlaşacak. Birbirine yabancı olan iki ailenin evlilik hazırlıkları konusunda birbiriyle uyum sağlaması zor olabilir. Aileler arasında uyum sağlama görevi de gençlere düşüyor.Günümüzde evliliğe hazırlanan gençler, evlendikleri gün, yeni evde her şeyin tam olmasını istiyorlar. Bunu kim istemez ki... Ancak burada bir noktaya değinmek istiyoruz: Müşteri kabul etmeye hazır olan yeni bir otel gibi, hiçbir eksiği bulunmayan bir eve yerleşmek, eşlerin birbirlerine bağlanmalarını zorlaştırır. Karı-koca, yeni yuvalarındaki eksikleri kendi imkanlarıyla birlikte tamamlarlarsa, o ev gerçek anlamda bir yuva olur. A’dan Z’ye her şeyi tamam olan bir evde kadın da erkek de yabancılık çekebilir.DÜĞÜN VE SONRASIDiyelim ki nişanlılık döneminde her şey yolunda gitti ve evlilik hazırlıkları iyice hızlandı. Bu kez de düğün sorunu aklınızı karıştıracak. Bazı çiftler, nikah salonundaki törenden sonra ailelerle bir
yemek yiyip düğün masrafını en aza indiriyor. Bazıları ise ‘Ben hayatım boyunca bir kere gelin olacağım. Güzel bir düğün töreni düzenlenmeli’ diyor. Yalnız düğün töreni gösteriÅŸli de olsa sade de, dikkat edilmesi gereken bazı hususlar var. Düğünler, gelinin ve damadın ailelerinin birbirleriyle daha iyi kaynaÅŸmaları için güzel bir fırsattır. Bu fırsatı kaçırmamak gerek. Bazı düğünlerde kız tarafı, ayrı bir bölümde, oÄŸlan tarafı ayrı bir bölümde ağırlanıyor. Kan davalı iki düşman aile gibi, herkes karşıdan birbirini süzüyor. Oysa, gelinin ailesiyle damadın ailesi birarada olursa, rahat rahat sohbet edebilirlerse, gerginlik yaÅŸanmadan düğün faslı da tamamlanır.Hıristiyan düğünlerinde yüzyıllardan beri uygulanan bir gelenek var. Gelin, kiliseye babasının ya da aileden bir erkeÄŸin kolunda giriyor. Damat, kürsünün önünde gelini bekliyor. Baba, kızını damadın yanına bırakıp oradan ayrılıyor. Gelini bir erkeÄŸin bir baÅŸka erkeÄŸe teslim etmesi, günümüzün dünyasına pek yakışmıyor. Bereket ki, bizde nikah törenlerinde böyle bir uygulama yapılmıyor.Düğün, müzikli bir salonda gerçekleÅŸiyorsa, mutlaka düğün marşı çalınıyor. EÄŸer küçük bir salon seçilmiÅŸse, o zaman pek sevdiÄŸimiz Komparsita tangosu, düğün marşının yerini alıyor.Batıdan aldığımız düğün törenleri ÅŸablonunun önemli bir detayı da düğün pastası... Pastanın büyüklüğü, düğün sahiplerinin maddi durumuna göre deÄŸiÅŸiyor.Derleyen: Azize BERGÄ°NAileleri yok saymayınDüğünü izleyen günlerde, yeni evli çiftler birlikte sürdürecekleri hayata iyice alışmak için, yakınlarından uzakta, kısa veya uzun bir tatil yaparlar. Balayı seyahatinin süresi de yeni evlilerin maddi durumuna göre deÄŸiÅŸiyor. Evlilik kararı vermek, aslında iÅŸin en kolay, en zahmetsiz yanı. Asıl problemler o karar verildikten sonra bir bir gençlerin önüne sıralanıyor. Tabii bu problemlerin en önemlisi, iki gencin aileleri arasındaki iliÅŸki. Hiçbir anne kızını ya da oÄŸlunun seçtiÄŸi eÅŸi ona yakıştıramaz. Kız annesi de, oÄŸlan annesi de ‘Benim evladım çok daha iyisine layıktı’ diye düşünmekten kendini alamaz. Biraz da gergin bir hava içinde baÅŸlayan evliliÄŸin ipleri, iki tarafın ailesinde olursa, gençlerin huzurlu bir evlilik yaÅŸamaları zorlaşır. Bu nedenle evlilik kararı verilirken her ayrıntının enine boyuna düşünülmesi gerekiyor. Sakın ola, ‘Ben onunla evleniyorum, ailesiyle deÄŸil’ hatasını yapmayın. Evlenirken, müstakbel eÅŸinizin ailesiyle de yakın iliÅŸki içinde olacağınız gerçeÄŸini aklınızdan çıkarmayın...Doç.Dr Birtan BORANMiyomu olan kadının safrakesesi taşı da varKadın genital sisteminin en sık görülen iyi huylu tümörleridir miyomlar. Rahmin kas ve baÄŸ dokusundan kaynaklandığı sanılan hastalık, fibrom, fibromyum, fibroid gibi isimlerle de adlandırılıyor. Miyomlarla safrakesesi taÅŸları arasında ilginç bir baÄŸ var. Miyomu olanların safrakesesi taşı, safrakesesi taşı saptananların da miyom açısından muayene edilmeleri öneriliyor. l Miyomlar en sık hangi yaÅŸlarda görülüyor?Genellikle 30-35 yaÅŸ arasında, en sık 45 yaşında görülür. 35 yaÅŸ üzerindeki kadınların yüzde 40’ında rastlanıyor. Kadınların yüzde 20-25’inde miyom geliÅŸiyor. ABD’de her yıl 175 bin kadının bu nedenle rahmi alınıyor. Hastanelere jinekolojik ÅŸikayetlerle baÅŸvuran kadınların üçte birini miyomlular oluÅŸturuyor. l Miyom neden oluÅŸur?Miyomların geliÅŸmesinde yumurtalıkların aktivitesi önemli rol oynar. Bu tezi miyomların üreme çağında büyümesi, menopozda küçülmesi destekliyor. Özellikle östrojen geliÅŸmesinde etken. Rahim içi dokusunun kansere dönüşmesi, endometriosis denilen çikolata kisti, rahim içi kanseri gibi östrojene baÄŸlı olduÄŸu bilinen patalojik durumların yine miyomlu kadınlarda daha sık görüldüğü biliniyor. Miyom oluÅŸumuna zemin hazırlayan baÅŸka faktörlerden de şüphe ediliyor. Bazı büyüme faktörleri, rahim kasındaki geliÅŸmemiÅŸ kas hücreleri gibi... l ÅžiÅŸman kadınlarda görülme sıklığı artıyor mu?Evet. ÅžiÅŸmanlardaki yaÄŸ dokusunda androjenlerin östrojene dönüşmesi, miyom oluÅŸması riskini arttırıyor. DoÄŸum sayısı arttıkça da miyom geliÅŸme riski azalıyor. Sigara östrojen düzeyini azaltır. Dolayısıyla bu miyom oluÅŸumunu azaltır. Vücut ağırlığındaki her fazla 10 kilo, miyom riskini yüzde 21 azaltıyor. DoÄŸum kontrol hapları içinde östrojen düzeyi yüksek olanlar da miyomların büyümesine yol açabilir. Zayıflık, sigara, egzersiz gibi östrojen hormonu düzeyini azaltan faktörler miyom riskini azaltır.l Hastalarda hangi ÅŸikayetlere yol açar? Tanı nasıl konur?Kanama, kansızlık, aÄŸrı, kabızlık, büyük abdeste aÄŸrılı çıkmak, alt batında dolgunluk hissi... Büyük miyomlar böbreÄŸin çalışmasını olumsuz etkileyebilir. BulunduÄŸu bölge ve büyüklüğüne baÄŸlı olarak kısırlığa yol açabilir. Düşük veya erken doÄŸuma neden olabilir. Miyom kopup karın içine yapışırsa karın zarı tahriÅŸ olur. DoÄŸumda plasentanın (eÅŸin) ayrılmayıp yapışmasına da yol açması olası... Tanı, muayene ve ultrasonografiyle yüzde 94 oranında konabilir. l Beraberinde hangi hastalık araÅŸtırılmalı?Yaptığımız araÅŸtırmada miyom ile safrakesesi taÅŸlarının birlikte görülme sıklığı anlamlı olarak yüksek bulundu. Bu nedenle miyom ön tanısıyla baÅŸvuran hastaların, rutin olarak safrakesesi taşı açısından incelenmesi gerekir. Safrakesesi taşı bulunan hastalardaki klasik 5F’ye -famele (kadın), fourty (40’lı yaÅŸ), fertile (doÄŸurgan), fair (sarışın), fat (ÅŸiÅŸman)- altıncı F olarak fibroidi (miyomun isimlerinden) ekledik. l Tedavi ve takipleri nasıl yapılır?Menopoza yakın hastalar periyodik olarak 3-6 aylık muayenelerle takibe alınabilir. Uygun ilaç tedavilerine baÅŸlanır. Takip sırasında hızla büyüyen, medikal tedaviye yanıt vermeyen, kanamaya yol açan, 10 haftalık gebelik büyüklüğüne eriÅŸen, vajinaya doÄŸmuÅŸ miyomlarda cerrahi tedavi uygulanmalıdır.YARINMÃœKEMMEL EÅž OLMA ÇABALARIÂ
button