OluÅŸturulma Tarihi: Ocak 29, 2004 00:00
Åžarap ve kahve diÅŸlerde leke bırakır mı?Soru: Kırmızı ÅŸarap ve kahvenin diÅŸlerde leke bıraktığı doÄŸru mu? Bu içeceklerin içinde lekelere neden olan etmen nedir?YANIT: Kırmızı ÅŸarap ve kahve diÅŸlerde leke bırakır. Bu içeceklerin içindeki tanen ve diÄŸer polifenoller gibi renkli moleküller diÅŸ minelerinin diÅŸ yüzeyi tarafından emilir.DiÅŸ minesi vücutta bulunan en sert dokudur ve mineralize olmuÅŸ kalsiyum fosfattan oluÅŸan yarı ÅŸeffaf bir tabakadır; altındaki dentin denilen hassas kısmı korur. Dentin, kalsiyum fosfat, kan damarları ve kan damarlarını koruyan kolajen tabakasından oluÅŸur. DiÅŸlerin doÄŸal beyazlığı mineden geçen ışığın dentinden yansımasıdır.Kırmızı ÅŸarap ve kahvenin neden olduÄŸu lekeler normal fırçalama ile geçer. Beyazlatıcı diÅŸ macunları genellikle asit silisilit tuzu, alüminyum oksit, kalsiyum fosfat ve kalsiyum karbonat gibi aşındırıcı ve cilalayıcı maddeler içerir.Zaman içinde bu lekeler fırçalama ve normal diÅŸ macunu ile çıkmayacak ÅŸekilde sabitleÅŸir. Bu durumda hidrojen peroksit içeren beyazlatıcı maddelerin yararı olabilir.Soya sosu, yaban mersini ve sirke gibi diÄŸer gıda maddelerinin içinde de tanen ve diÅŸlerde leke bırakan diÄŸer boyalar bulunur. DiÅŸlerindeki lekelerden rahatsız olanlar bu yiyecekleri yedikten hemen sonra diÅŸlerini fırçalamalıdır. Ayrıca kırmızı ÅŸarap yerine beyaz ÅŸarabı tercih edebilirler.Uçarken yerdeki gölgelerin sırrı nedir?SORU 1: GüneÅŸli bir günde uçağın yere vuran gölgesini rahatlıkla görebilirsiniz. 450-600 metre yüksekliÄŸe tırmandığınızda ise artık uçağın gölgesi görünmez. Fakat güneÅŸ ışınlarının geliÅŸ yönünü hesaba katarak uçağın gölgesinin vurması gerektiÄŸi yeri tespit ederseniz, buranın normalden daha parlak göründüğünü rahatlıkla görebilirsiniz. Bu parlak leke de tıpkı gölge gibi uçağı takip eder. Bunu açıklayabilir misiniz?SORU 2: Yaz akÅŸamları paraşütle yere yaklaşırken iniÅŸ yaptığım yerdeki hemen hemen bir yarım daire ÅŸeklindeki tepeye paraşütün gölgesi vuruyor. Bu alanın içinde ve bazen gölgenin dışında tepeye vuran ışığın yoÄŸunluÄŸu artıyor. Tepeye paraşütün uzak olduÄŸum zaman da gölge yerine bu parlaklık beni takip ediyor.YANIT1: Ä°lk sorudaki durumu ele alalım; uçak, güneÅŸ için tanımlanan açıdan daha küçük bir açıyla yere bakmanıza yol açacak kadar yüksekteyse gölge oluÅŸmaz ve yer yüzeyi üniform olarak aydınlanır. GüneÅŸ doÄŸrudan arkanızdaysa, yerde, uçaÄŸa karşılık gelen noktada hiç gölge görünmez. DiÄŸer durumlarda ise yerde yansımış ışık ve gölge karışımı bir görüntü belirir. Yani güneÅŸin tam karşısındaki nokta, çevresine göre daha parlak görünür. Ä°kinci soruda anlatılan durum ise bir illüzyondan kaynaklanır. Gözdeki retina kanalları böyle durumlarda gölge-ışık sınırını yanlış belirlerler. Aynı durumla görme deneylerinde de karşılaÅŸmak mümkündür; birbiriyle dik kesiÅŸen siyah çizgilerin kesiÅŸim noktalarını daha açık renkli olarak algılarsınız. Ä°kinci soruda bahsedilen ilk durum ise uçakta karşılaşılanla aynıdır.YANIT 2: Bitkiler kendi üzerlerine ve yere gölgelerini düşürürler. EÄŸer bitki yetiÅŸen bir yere yukarıdan bakıyorsanız ve bu sırada da güneÅŸ tam arkanızdaysa sizin bakış çizginizle güneÅŸ ışığının yayılma yönü çakışır. Bu durumda güneÅŸ ışınlarının ulaÅŸmadığı gölgeli yüzeyleri göremezsiniz, sadece doÄŸrudan aydınlanan yerleri görebilirsiniz. Fakat baÅŸka bir açıdan bakarsanız gölgeleri görebilirsiniz çünkü bu durumda sizin bakış çizginiz aydınlatılmış cismin arkasına geçer. Sıçrayan su damlacıkları neden kısa ömürlü?SORU: Musluktan akan su, eÄŸer yüzey alanı geniÅŸ olan bir yere dökülüyorsa su yüzeyinde hareket eden ilginç görünüşlü damlacıklar oluÅŸuyor. Bu damlacıklar, su yüzeyinde oluÅŸan kabarcılardan tamamen farklı özelliklere sahip. Neredeyse hiç sürtünmeleri yok ve çok ani hareketler yapıyorlar, öyle ki bazen sıçradıkları bile oluyor. Bu damlacıkların bir diÄŸer özelliÄŸi de çok kısa ömürlü olmaları; sanki sadece hızlı hareket edebildikleri süre boyunca varlıklarını koruyabiliyorlarmış gibi görünüyor, zira hareketsiz kalmalarıyla birlikte yok oluyorlar. Bu konuyu açıklar mısınız? CEVAP: Oksijen son derece elektronegatif olduÄŸu için, su molekülleri, her oksijen atomunun her hidrojen atomuna göre negatif olarak yüklendiÄŸi bir ÅŸekilde kutuplaÅŸmışlardır. Bunun bir sonucu olarak bir su molekülünün negatif yüklü oksijen atomu, bitiÅŸiÄŸinde bulunan su moleküllerinin pozitif yüklü hidrojen atomları tarafından çekilecektir. Akışkanın kapladığı bir ortamdaki su molekülleri bütün yönlere eÅŸit derecede çekilirler. Oysa hava-su sınırında bulunan su molekülleri birbirlerini, havanın kendilerini çekmesinden daha çok çekerler. Dolayısıyla, sınırda bulunan bu moleküller sıvının iç kısımlarına doÄŸru yönelmiÅŸ bir kuvvetin etkisi altındadırlar. Durum böyle olunca, su hep mümkün olabilecek en küçük yüzey alanına eÄŸilimlidir, yani küreye...Su moleküllerini havayla olan sınır bölgesine taşımak ve yüzeyi geniÅŸletmek için yukarıda belirttiÄŸimiz kuvveti yenmek gerekir, yani enerjiye ihtiyaç vardır. Bir metrekarelik yeni yüzey için 0.0728 Joule enerji gerekir. Bu, oda sıcaklığındaki bir sıvı için geçerli olan en yüksek yüzey enerjisidir. Su yüzeyi, dışarı itilmeye ve deforme edilmeye direnç gösterdiÄŸi için deriye benzer bir özelliÄŸe sahiptir ve yük taşıyabilir. Su damlasının varlık nedeni, elektrostatik olarak yüklenmiÅŸ olan yüzeyinin aynı yüklü su yığınlarını itmesidir. AÄŸustosböceklerinin geliÅŸimi kaç yıl sürüyor?Soru: Amerika’da yaÅŸayan AÄŸustosböceÄŸi türü ‘Cicada septemdecim’ geliÅŸimini neden 13 ya da 17 yılda tamamlıyor? Yanıt: 13 ve 17 sadece kendileri ve bir sayısıyla bölünebilen asal sayılardır. Düşmanları ve rakipleri daha çok 2, 4 ya da 6 yıllık aralarla yaÅŸadıklarından, aÄŸustosböcekleri böylece yaÅŸama ÅŸanslarını yükseltmiÅŸ oluyorlar. ‘Oysa 12 yıllık bir geliÅŸim devresinde 2, 4 ve 6 yılda bir ortaya çıkan düşmanlarınca öldürülebilirlerdi’ diyor Dortmund’daki Max-Planck Moleküler Filogenezi Enstitüsü’nden Mario Markus. AraÅŸtırmacılar aÄŸustosböcekleri ve düşmanlarının yaÅŸam dönemlerine ait matematiksel bir model çıkararak aÄŸustos böcekleri için 7-13-17 yıllık geliÅŸim sürelerinin uygun olduÄŸunu hesaplamışlar. Â
button