Sibel ARNA Fotoğraf: Senih GÜRMEN
Oluşturulma Tarihi: Kasım 05, 2006 00:00
Bu da nereden çıktı denemeyin. Yaptırıyorlar. Kimi bileğine, kimi göbeğine, kimi ensesine, kimi ise pazılarına Mustafa Kemal Atatürk’ün imzasını işletiyor.
Hint kınası ya da tükenmez kalemle değil. Bildiğiniz kalıcı dövmeyle. İmzacılar çoğunlukta ama Atatürk portresi çizdiren de var. Yaptıranların bir kısmı fanatik Atatürkçü. Bir kısmı Nutuk’un kapağını bile açmamış. Peki niye yaptırdınız, diye soruyoruz. "Şekilli duruyor" diyorlar.
Bu da nereden çıktı denemeyin. Yaptırıyorlar. Kimi bileğine, kimi göbeğine, kimi ensesine, kimi ise pazılarına Mustafa Kemal Atatürk’ün imzasını işletiyor.
Türk halkına gelmiş geçmiş en şahane imza kimindir diye sorsanız büyük çoğunlu bir çırpıda Atatürk’ün adını söyler. Mustafa Kemal’in imzası da kendisi gibi karizmatiktir. K ve nokta ile başlar atatürk diye devam eder. Sondaki k harfinin kuyruğu atatürk kelimesinin altını çizer. Bu yüzdendir ki birçoğumuz imza atarken ismimizin ilk harfi, nokta, soyadımız şeklinde imza atıyoruz. İmza konusunda da Ata’nın açtığı yolda ilerliyoruz. Ama daha fazlasını yapanlar da var. Atatürk’ün imzasını dövme olarak yaptıranlardan bahsediyoruz. Son günlerde sayıları hızla artıyor. Yüzde sekseni erkek. Yaşları 20 ile 35 arasında.
Cem Daban (20) İstanbul’da bir restoranda garsonluk yapıyor. Ortaokuldan sonra okumamış, iş hayatına atılmayı tercih etmiş. Kemal Atatürk dövmesini bir arkadaşında görmüş. İlk gördüğü anda vurulmuş. Ama yine de biraz düşünüp taşınmış, ölçüp biçmiş. Üç ay sonra yaptırmaya karar vermiş. "Herkes koluna barkod yaptırırken, ben Atatürk imzası attırdım. Atatürk konusunda fanatik değilim. Ama sevgim normalin biraz üstünde. Atatürkçü bir aileden geliyorum. Bizde herkes CHP’ye oy verir. Onun sayesinde bu kadar özgür yaşayabildiğimizi biliyorum. Ama en önemlisi Mustafa Kemal, Türk insanına kendi toprağını kazandırmıştır."
Cem Daban’ın dövmesinden yaşıtları pek hoşlanmıyormuş. "Neden daha tribal bir şey yaptırmadın" diye soruyorlarmış. Ama belli bir yaşın üstündekiler çok takdir ediyormuş: "Restoranda benim için kadeh kaldıranlar bile oldu. Tebrik ediyorlar. Helal olsun, seni alkışlıyoruz diyorlar."
Dövmesini iki ay önce yaptıran Daban, daha ailesinin görmediğini söylüyor. "Normalde dövme yaptırmama kızarlardı ama buna kızmazlar" diyor.
KOLUNU ÖPÜP DURUYOR
Aytekin Demirkaya (38) üç yıldır dövme yapıyor. Cem’in dövmesini de o yapmış. Bu işlere nasıl girdiğini şöyle anlatıyor: "Bir kardeş bacağıma ejderha yaptı. Baktım iş basit. El sanatlarına meraklıyımdır. Hoşuma gitti. Ben de başladım." Demirkaya dövme işine girmeden önce bir şirkette finansör olarak çalışıyormuş. Kendi ensesinde Kemal Atatürk imzası var. Dört sene önce yaptırmış. Hikayesi eğlenceli: "Bostancı’da bir dövmeci vardı. Akşam üzeri şirketten çıkıp uğrar, kataloğuna bakardım. Bir türlü istediğim gibi bir dövme bulamazdım. Derken bende ampul yandı. Ne istediğimi buldum, gittim: Atatürk imzası var mı, dedim. Yok, dedi. Getirsem yapar mıyız, dedim. Yaparız, dedi. Kadıköy’de bir kitabevine gittim. Kitaptan Atatürk’ün imzasının fotokopisini çektirdim, biraz büyüttüm, getirdim, yaptı."
Aytekin Demirkaya, Atatürk konusunda tam bir fanatik. "Dedem sürekli, en büyük Türk Atatürk, derdi. Benimki dededen kalma bir fanatizm." Ailesiyle birlikte müstakil bir evde oturuyormuş. Evin her köşesi Türk bayraklarıyla ve Atatürk fotoğraflarıyla kaplıymış. Dışarıdan geçenler bile görebiliyormuş. Bir de iddiası var: "Bizim evdeki Atatürk portreleri sizin gazetede bile yoktur."
Şimdiye kadar yirmiye yakın kişiye Atatürk imzalı dövme yapmış. Yaptıklarının hepsi erkek. Çok yakın zamanda bir kadına yapacağını söylüyor. Ablasının kızı gönüllü manken olacakmış. "Bizim ailede herkes Atatürkçü. Dört yaşındaki yeğenimin koluna geçici Atatürk dövmesi yapıyorum. Kolunu öpüp duruyor. Kardeşim Bülent’e de yaptım. Hem imza hem portre. Bir alacak verecek hikayesi yüzünden dört yıl hapse girdi. Çok işine yaramış. Dövmeyi görenler çok saygı duymuş."
BELDEN AŞAĞIYA ASLA
Aytekin Demirkaya Atatürk dövmesini parayla yapmıyor. Gençlerin onun ensesindeki imzadan çok etkilendiğini söylüyor: "Geliyorlar, ensemi görüyorlar. Aaa abinin ensesinde Atatürk’ün imzası var, diyorlar. Size de yapalım mı, bedava, diyorum. Birçoğu yaptırıyor. Normalde bu imzayı dövme yaptırmak 100 kağıda patlar. Üç yıl önce pazarlıkla 50 YTL’ye yaptırmıştım."
Atatürk imzasını ya da portresini dövme yaparken tek bir şart koşuyor Aytekin Demirkaya. Görünen yerlere dövme yapıyor ve belden aşağıya asla inmiyor. Bir ofisi yok. Çelikten bir bond çantası var. İsteyenin ayağına gidiyor, "ben geleyim diyeni" ise Atatürk resimleriyle bezeli evine davet ediyor.
Aytekin Demirkaya’ya ensesindeki Atatürk dövmelerine gelen tepkileri soruyorum: "Vücudumda sekiz dövme var. Hepsi dikkat çekiyor. Ama Atatürk’ün portresinin ve imzasının dövmesi saygı uyandırıyor. İnanılmaz güzel, on numara, helal olsun, diyorlar. Resim çektirenler bile var. Günahtır, diyenler oldu tabii ama çok az. Atatürk’le ilgili dövmeler yaptırmaya devam edeceğim. Şimdilerde İstiklal Marşı’nı ince ince, tatlı tatlı koluma yazdırmayı düşünüyorum."
BEYOĞLU’NDA DA POPÜLER
15 yıldır Beyoğlu Yeşilçam Sokak’taki dükkanında dövme yapan Ruhsel Donbalak son zamanlarda beş farklı kişiye Atatürk imzasını dövme yaptığını söylüyor. Bir o kadar da Atatürk portresi dövmesi çizmiş. Gelenlerin yarısı kadın, yarısı erkekmiş ve yaş ortalamaları 25 civarındaymış. Çoğunluk pazı diye tanımlanan bölgeye, kollarının üst bölümüne yaptırmış.