Dost ayağa bakar

Güncelleme Tarihi: Mayıs 19, 2001 00:01

Oluşturulma Tarihi: Mayıs 19, 2001 00:00

Banu TUNA

Haberin Devamı

Ayak bakımı genellikle ihmal ediliyor ya da yalnız bir güzellik sorunu olarak görülüyor. Oysa bilinçsiz pedikür büyük sorunlar doğurabiliyor. Dost başa düşman ayağa bakar sözüne kanmayın. Eğer kendinizle dostsanız, ayağınıza iyi bakın. İşte size uzman tavsiyeleri.

Ayak bakımının yaz-kış 3 haftada bir yapılması gerekiyor.

Ayaklarınızı dairesel hareketler ile törpüleyin.

Tırnaklarınızı yuvarlak değil, kare şeklinde kesin. Kenarları batar diye temizlemek doğru değil. Aksi halde daha kötü batar. Kenarlarını aldığınızda tırnak kanallarını bozuyorsunuz. Yukarıdan gelen basınca tırnak daha dirençsiz kalıyor.

Ayağınızı nemlendirin, ama parmak aralarına nemlendirici sürmeyin. Parmak araları zaten nemli. Krem sürüldüğünde daha kaygan ve sürtünebilir hale geliyor ve nasıra neden oluyor.

Ayak kokusunu engellemek için pamuklu çorap kullanmak lazım. Ayakkabıların çorapla giyilmesi şart.

Aynı ayakkabıyı iki gün arka arkaya giymemek ve sık sık havalandırmak gerekiyor.

Batık tırnak tedavisinden sonra ayağı suya sokmayın.

Havuz kenarında dolaşırken terlik giyilmesi mantar gibi mikropların kapılmasını önler. Ayrıca girmeden önce ilaçlı sudan geçmek lazım.

Fırsatınız varsa çıplak ayakla kumda yürüyün. Bu ayaklar için çok iyi bir egzersizdir.

Bol su için. Çok az su içen kişilerde topuklarda çatlama görülür.

Küçük parmağın üzerindeki nasır genellikle yanlış ayakkabı kullanımından oluşur.

Sivri burunlu, dar kalıplı, üstü basık, sentetik malzemeden yapılmış ayakkabılar sakıncalı. Ayakkabının içinde parmaklarınızı aşağı yukarı hareket ettirebilmeli ve açabilmelisiniz.

Dar ayakkabı parmağın yeri tutup bırakma hareketlerini yapmasını engelliyor. Bu da parmak eklemlerinin kalınlaşmasına neden oluyor. Baş parmaktaki kemik çıkmasının nedeni de bu.

Lycralı çorapların takviyeli parmak uçları da tırnak batmasına neden olabiliyor. Takviyeli bölüm tırnaklar üzerine basınç yapıyor. Çorabın ucunu bol bırakmak gerekiyor. Ya da bunun için özel dokunmuş çoraplar var.

Ojeyi sürekli tırnakta tutmamak, ara vermek lazım. Renginin değişmesine, hatta tırnağın deforme olmasına bile neden olabilir.

Ayaklar çok fazla kapalı kaldığı için koku oluşumuna müsait bölgeler. Kullanılan sabuna dikkat etmek lazım. Ayağın PH dengesini bozmaması gerekiyor.

Namaz için ayak sürekli sabunla yıkandığında, iyi kurulanmazsa mantar gibi oluşumlar başlayabilir.

Camide abdest alındığında kirli çorap ayağa tekrar ıslak ıslak giyiliyor. Oysa her yıkamadan sonra temiz çorap giymek lazım.

Yanlış ayakkabı kullanımı veya basış bozukluğu nasıra neden olabilir. Yanlış pedikür de nasıra yol açabilir, çünkü bilinçsizce kesilen nasır ilerler.
LAZERLE AMELİYAT
Sürekli tekrarlayan tırnak batmalarında kesin çözüm ameliyat. Bu ameliyatlar artık lazer ile de gerçekleştiriliyor. İstanbul Plastik Cerrahi'den Opr. Dr. Nuri Battal şöyle diyor: ‘‘Tırnakları dönük olan ve mükerrer batanlar var. Tırnak parmağın altına doğru dönüyor. Dönen bölümü yatakla birlikte lazer yardımıyla çıkarıyoruz. Kanama yok, anestezi yok. Nasırlarda da lazeri kullanıyoruz. Pedikür geçici bir çözüm, sorunu tamamen yok etmiyor.’’
Doktor pedikürcüye yolluyor
Bizde pedikür, usta-çırak ilişkisi ile öğreniliyor. Usta olarak çalışmak için Kadın Kuaförleri ve Maniküristleri Odası sınavlarına girme şartı var. Ancak çırakların pekçoğu bu sınava girmeden çalışıyor. Bu durumda yaptıkları hatalardan kuaför sahipleri sorumlu oluyor. Doktorlar da genellikle hastalarını pedikürcülere yönlendiriyorlar. 30 yıldır pedikür yapan Sezen Şen, doktorlar tarafından nasır ve batık tırnak nedeniyle gönderilen müşterileri olduğunu söylüyor. Sezen Şen, pedikürü Romanya'da 2 yıllık bir eğitimle öğrenmiş, bunun için meslek lisesine gitmiş. Türkiye'de pedikürün lüks olarak değerlendirildiğini söylüyor. Çapa Tıp Fakültesi'nden Prof. Dr. Gülsevim Azizlerli de batık tırnak tedavisi için pedikürcülere hasta yollandığını belirtiyor.
KURU SİSTEM DE VAR
Pedikürde yaygın olarak uygulanan yöntem ayağın önce ılık suda yumuşatılması. Ayak ılık suda yumuşatıldıktan sonra törpülenerek kalınlık yapan deri tabakası alınıyor. Ancak tek yöntem bu değil: İsveç Ayak Sağlığı Merkezi yıllardır kuru sistemi uyguluyor. Merkez'deki uzmanlardan Özgül İşgör kuru sistemin daha sağlıklı olduğunu öne sürüyor: ‘‘Ilık suda yumuşatılarak yapılan ayak bakımında ölü deri tabakasıyla birlikte sağlıklı deri de alınabiliyor. Bu durumda vücudun koruyucu dokusu kaybolmuş oluyor. Bu doku kaybolduğunda vücut kendini korumak için orada daha fazla deri üretmeye başlıyor ve örneğin nasır problemi azalacağına artıyor.’’ Bu nedenle topuk törpüleme ve nasırlı bölgeleri temizleme işlemlerinin banyodan sonra değil, önce yapılması gerekiyor. Dairesel hareketler ile törpülemek, banyodan sonra iyice kremleyip, nemi bir süre muhafaza etmesi için temiz bir çorap giymek gerekiyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

Dost ayağa bakar

BAKMADAN GEÇME!