Dört dörtlük bir anneyim

* Oğlunuz Aslan kaç yaşında oldu?

- Bu ay tam 2 yaşını dolduruyor.

* Hamile olduğunuzu öğrendiğinizde neler hissettiniz?

- Tuhaf bir duygu... Aslında çok bir şey hissetmedim, ne zaman tekmelemeye başladı, o zaman şaşırmaya başladım. Ama çok güzel bir duyguydu.

* Genel olarak hamileliğiniz nasıl geçti? Zorlandığınız dönemler oldu mu?

- Çok moralli, çok mutlu ve çok bulantılı geçirdim diyebilirim. Ama nasıl geçti anlamadım. Sürekli çalışıyordum. Hatta doğuma gitmeme 6 saat kala, atölyede çalışmaya devam ediyordum. Kimse enerjime inanamıyordu.

* Hamilelik süresince nasıl beslendiniz? Spor yaptınız mı?

- Aslında çok zor beslendim çünkü doğumhaneye inene kadar hep istifra ettim. Sürekli balık, ceviz ve pekmez yiyordum ve bol süt içiyordum, bunlardan başka bir şey yemedim. Spor yapmadım, hayatım iki yıldır çok da kilolu bir kadın olarak devam ediyordu, tam 83 kiloydum. Şu an 60 kiloyum.

* Nasıl başardınız bunu?

- Tek yaptığım spor, trambolin üzerinde her gün 15 dakika zıplamaktı. Bunun dışında diyet programı uyguladım.

BAKIMSIZ İNSANA “GÜNAYDIN” DEMEM

* Doğumdan bugüne kadar geçen süreyi nasıl özetleyebilirsiniz?

- Hızlı, eğlenceli geçti diyebilirim. Bu kadar yoğun bir annenin bu kadar uslu bir bebeği olmasını da şans olarak değerlendiriyorum. 24 ayın özeti benim için tam olarak budur.

* Doğuma makyajla, fönlü saçlarla ve ojelerle girmeniz epeyce konuşuldu. Neden böyle bir şeyi tercih ettiniz?

- Bakımsız insana “Günaydın” bile demem! Her zaman çok şık ve bakımlı olunması gerektiğini düşünüyorum. Doğuma makyajla girdim çünkü moralim yüksek olsun istiyordum, doktoruma “Ben kafama o tencerelerin üzerine kapatılan bonelerden takmam, benim çok şık leopar eşarbım var” dedim.

* Boşanma konusunda neler söyleyeceksiniz?

- Selçuk muhteşem bir eş, çok iyi bir baba ve çok başarılı bir işadamı... Her zaman bana ve evliliğimize saygı duydu. Ama çok özel bir durumdan dolayı boşandık. Aslan henüz bunu idrak edemiyor çünkü sürekli bir aradayız. Evli olan birçok çiftten daha çok ilgileniyoruz Aslan’la. Sevgimizde en ufacık bir sarsılma yok, bazı fikir uyuşmazlıklarından dolayı bu durumu yaşadık ancak hayat bu belli mi olur; bir gün yine evleniriz belki.

* Anne Gülşah Saraçoğlu’nu anlatır mısınız? Neler yapıyor, sakin mi, telaşlı mı, annelik onu değiştirdi mi?

- Sakinim. Birçok insan bu halime şaşırıyor ama rahat ve özgüvenli bir anneyim. Mütevazı olmaya gerek yok, dört dörtlük bir anneyim. Aslan çok uslu ve cool bir bebek. Beni yormuyor, gece uykusunu biliyor ve asla uyanmıyor. Akşam 21.00’de yatar, sabah 09.00’da da uyanır.

* Kız çocuklarını giydirmek, süslemek her zaman daha zevklidir. Bir de kızınız olsun ister miydiniz?

- Kim istemez... Kız çocuğu olan anne, şanslı annedir. Belki bir gün kızım da olur, kısmet! Ama iyi ki oğlum olmuş, ilk göz ağrım, gözümün nuru, kalp atışım o benim. Evimizin, hayatımızın neşesi.

* Nasıl bir kayınvalide olursunuz sizce?

- Şahane bir kayınvalide olurum, oğlumu mutlu edecek kadını baş tacı ederdim herhalde.