Güncelleme Tarihi:
FİLMİN KONUSU
Film, bir genelev sahibinin bankadan aldığı krediyi geri ödeyememesi nedeniyle, bankanın geneleve el koymasıyla başlar. Daha sonra bankaya fon tarafından el konulmasıyla birlikte, genelev de fona geçer. Ankara, işletmelerden herhangi birinden kar etmenin peşine düşer ve en uygununun “Döngel Eğlence Tesisleri” olduğuna karar vererek, işletmeyi kara geçirmesi için bir memurunu görevlendirir.
Batık işletmeleri kara geçirme konusunda deneyimli olan memurun, “Döngel Eğlence Tesisleri”nin bir genelev olduğunu öğrenmesi ve burayı “karhane”ye dönüştürme çalışmaları sürecinde yaşananları, kara mizah tarzıyla anlatılıyor.
NOTLAR... NOTLAR.. NOTLAR
* Filmin senaryo çalışmaları 1 yıl sürdü. Çekim tarihi belirlendikten sonra, yönetmen ve senaristin de bizzat katıldığı mekan araştırmasına başlandı.
* Filmin Zekeriya Beyaz, Aylin Aslım ve Kadir Çelik gibi sürpriz oyuncuları da var.
* Ana mekan olarak Sapanca’nın seçilmesiyle, son sürat dekor çalışmalarına başlandı. Sapanca Gölü üzerinde bulunan küçük iskelenin büyütülmesi gerekiyordu. Seçilen alanda var olan minik bir kulübenin yerine, filmdeki “sermaye”lerin çalışma odası olacak 4 odalı, verandalı bir ev yapılacaktı. Mevcut binaya ise ek oda yapılması gerekiyordu. Fakat ek yapılması gereken alan, kiralanan alanın dışında, bir başkasına ait bir göletin üzerinde bulunuyordu. Bu nedenle, arsa sahibinden izin alındı ve ağaç kazıklar üzerine bir oda yapıldı. Yöre esnafından inşaat malzemeleri tedarik edildi, inşaatta çalışacak işçiler de yine yöre halkından seçildi. Daralan zamanla birlikte, inşaatın da hızlanması gerekiyordu. Bunun için takviye işçiler alındı. Yapı çalışmaları sürerken, set ekibi de işe koyulmuştu.
* Çalışmalar bittiğinde, Sapanca’daki set bambaşka bir mekan olmuştu. Mekan, rengarenk pavyon ışıkları, denizkızlarının süslediği giriş kapısı, sazlı sözlü çilingir sofraları ve su altı aydınlatmalarıyla, sıcak bir kerhaneye dönüşmüştü.
* Filmin kamera arkasında 70 kişilik bir ekip, 40 kişilik oyuncu kadrosu; ve yaklaşık 700-800 kişilik yardımcı oyuncu ve figüran kadrosu yer aldı. Sette 5 adet kamyon 3 adet binek oto, kamera ses ve teknik malzeme aracıyla birlikte bazı özel araçları da ekleyince 20-25 araçlık bir konvoy oluşuyordu.
* Çekimlerin en unutulmaz anı, Ahmet Uğurlu‘nun iskeleden göle düşme sahnesiydi. Ahmet Uğurlu iyi yüzme bilmediği ve suya girmekten hoşlanmadığı için bu sahne senaryo aşamasından beri herkesi düşündürüyordu. Tüm ekip, önceki filmlerinde de aynı sorunu yaşayan Uğurlu’nun şakayla karışık üzerine gitmeye başlamıştı. Senaryoya göre bu sahnenin çekilmesi şart olduğu için, yönetmen de sahnenin çekilmesinde ısrar ediyordu. Metin Akpınar, her zamanki muzipliğiyle ve kendine güvenir bir edayla “merak etme, ben ayarlarım, kendini bana bırak” diyordu ama bir yandan da gülüyordu. Ahmet Uğurlu ise, “ben yapacağım sorun yok yapacağım arkadaşlar” diyordu. Bu durum, çekimler boyunca Ahmet Uğurlu’ya sık sık hatırlatılan bir espri konusu olmuştu. Uğurlu’nun üzerinden düşeceği iskele, tahta görünümünde hafif bir malzeme kullanılarak yeniden inşa edildi. Göldeki sazlar temizlendi; hatta sapların tehlikeli olabileceği düşüncesiyle, su biçer döveri getirilerek taban kum olana kadar tarandı. Su altı kamerası ve ikinci kamera yerini aldı. Gölden çekim yapacak ekip için, 20 metre kare büyüklüğünde bir sal yapıldı ve sahnenin çekimleri sabah 05:00’te bitti.
FİLMİN KÜNYESİ | |
Yönetmen: Hakan Algül |