Savaş ÖZBEY
Oluşturulma Tarihi: Kasım 20, 2005 00:00
İçlerinden dokuz amiral, bir deniz kuvvetleri komutanı çıktı. Cevdet Sunay’ın ve 1. Ordu Komutanı’nın oğlu bu sınıftaydı. Mezuniyet sonrası kopmadılar, 40 yıl boyunca, hemen her salı, yaklaşık 1500 toplantı yaptılar. Kendilerine Donanma’nın Hababam’ı diyen Dostlar Sınıfı’nın dayanışması bütün Deniz Kuvvetleri’nde gıpta ile izleniyor. Peki, Dostlar Sınıfı’nın toplantıları niçin harem-selamlık? Ramazanda neden toplanmıyorlar?
Sınıfça yapılan son ziyarette, Kuzey Deniz Saha Komutanı Koramiral Uğur Yiğit bile onlara ‘Hepimiz Dostlar’ı örnek alıyoruz’ dedi. Bu ve benzeri örnekleri anlattıklarında Dostlar’ın nasıl gururlandıkları görülmeye değer. Yiğit Paşa’nın bahsettiği ‘Dostlar’, Deniz Harp Okulu’ndan 1964 yılında mezun olan ve donanmada Dostlar Sınıfı olarak bilinen 121 kişilik sınıf. Şu anda hepsi 60 yaşının üstünde. Bu sınıfın özelliği, mezuniyetlerinin üzerinden 40 yıldan fazla zaman geçmesine rağmen birbirlerinden hálá hiç kopmamış olmaları. 40 yıldır hemen her salı bir araya geliyorlar. Sınıflarının iki kitabını, son olarak da belgesel filmini hazırladılar.
Kendilerine Hababam dediklerine bakmayın, başarılı olmak zorunda olan bir sınıftı Dostlar. Cevdet Sunay’ın oğlu Argun Sunay da, dönemin 1. Ordu Komutanı’nın oğlu Korel Yılmaz da bu sınıftaydı. Aralarından dokuz amiral ve bir de deniz kuvvetleri komutanı (Özden Örnek) çıktı. Çoğunluğu 1942 doğumlu. 1957’de Heybeliada’daki Deniz Harp Okulu’na girdiklerinde 98 kişiydiler. Üst sınıflardan kalanlarla mevcut 121’e çıktı. Genç subaylar 1964’te donanmaya dağıtıldı. Çoğunluğu Gölcük’te görev aldı. Mezuniyetten hemen sonra üçerli beşerli Gölcük’te başlayan toplantılar, sonraki yıllarda mevcut artarak İstanbul’da devam etti.
Birbirlerinden kopmamak için bu toplantıları haftada sabit bir güne bağladılar. Perşembe ve cuma herkes İstanbul’a kaçıyordu. Çarşambaları ise futbol maçları vardı. Dolayısıyla 40 yıldır değişmeyen toplantı günü olarak salı gününe yine oybirliği ile karar verildi.
MASALAR HAREM-SELAMLIK
Önceleri 17:30 gibi başlayan toplantılar sonraları geç saatlere sarktı. Genç subaylar birer ikişer evleniyordu. Her ayın ilk salısı toplantıya hanımefendilerin de katılması gelenek oldu. Ama o zamandan beri, kadınlar ve erkekler ayrı masalarda oturuyor. Hesabı erkekler ödüyor, kadınlar için her ay iki de ayrı çeşit pasta alınıyor. Çünkü bu rüşvete karşılık, erkekler kendi masalarında yatakhaneden kalma küfürlü konuşmalarını özgürce yapabiliyor.
Toplantılar içkili olduğu için ramazanda toplanılmıyor. Tatile gidenler nedeniyle yaz aylarında toplantılar aksayabiliyor. Kaba bir hesapla Dostlar aradan geçen 40 yılda yaklaşık 1500 toplantı yapmış görünüyor. Normal bir salı toplantısına ortalama 20 kişi geliyor. ‘Kuvvetli salı yapalım’ dediklerinde 50’yi buluyorlar.
Bir araya gelinince ilk gündem sosyal dayanışma. İçlerinden ihtiyacı, hastası, öleni olan varsa yapılabilecekler organize ediliyor. Sonra sair yardım faaliyetlerine geçiliyor. Dostlar, üç öğrenciye sürekli burs sağlıyor. İhtiyacı olan bölgelere TIR dolusu yardım malzemesi yolluyor. Sınıfın en aktif üyesi Yılmaz Akbaş ‘Hiçbir cenazeyi kaçırmayız’ diyor. Zaten her işin altında da onun eli var. 25 yıl önce ‘Kim, Nerede, Nasıl?’ adında bir kitap hazırlandı. Bütün sınıfa dağıtılan bu kitapta, arkadaşlarının telefon, adres bilgilerinden, kan gruplarına; yakınlarının, çocuklarının bilgilerinden, otomobil markalarına kadar her türlü bilgi mevcuttu. 2001’de bir de yıllık çıkardılar. Herkesin okurkenki hali, şimdiki hali, yorumlar, anılar ve fotoğraflar var içinde. Son olarak bir belgesel-hatıra filmi hazırlandı. Yaklaşık 15 dakikalık filmde çocukluk yıllarının okulu, eski ve yeni görüntüler ile fotoğraflar gösteriliyor. Bu fotoğrafları, sınıfın unutamadığı Savarona seyahatini merak edenler Dostlar’ın özel internet sitesini de ziyaret edebilir: www.dostlarsinifi.org
Lakapları
CERİ: Rüstem Görkem (hayatta değil)
HAŞARI: Tümamiral Haluk Sayın
KASIMPAŞALI: Yılmaz Akbaş
KEÇİ: Sebahattin Ayar (şehit)
KEL YAŞAR: Yaşar Ölmez
KADİT: Teoman Yunukoğlu
AYICIK: Fahri Kuttan (şehit)
MİŞON AYDIN: Aydın Pişkin