Domuz gribi aşısı eczanelerde satılmayacak

Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi de konuyla ilgili olarak gerekli önlemlerin alınması konusunda harekete geçti. Prof.Dr. Çağrı Büke tarafından yürütülecek bir kampanyayla İzmirli'lerin bilgilendirileceği belirtildi.

Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Klinik Bakteriyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof.Dr. Çağrı Büke, çoğu enfeksiyon hastalığında olduğu gibi karşı karşıya bulunulan yeni grip salgınından korunmada en önemli rolü kişisel dikkat ve toplumsal önlemlerin oluşturduğunu belirtti. Prof.Dr. Çağrı Büke, “Bugüne kadar mevsimsel gribe karşı uygulanan aşılama sonuçlarına baktığımızda aşı ile yüzde 100 korunmanın mümkün olmadığı bilinmektedir.

Sağlıklı erişkin yaş grubunda (10-64 yaş) en iyi şartlarda aşı ile yüzde 70-90 korunma sağlanabilmektedir. 10 yaş altı, 65 yaş üstü, kronik hastalığı olanlarda, gebelerde ise aşı ile korunabilme oranı yüzde 30-40'lara düşmektedir” dedi.;

DOMUZ GRİBİ AŞISI 15 GÜN SONRA ETKİLİ
Aşının risk grubundaki kişilerde hastaneye yatma gereksinimini ve pnömoniyi (zatürree) yüzde 50-60 azaltarak, gribe bağlı ölümü yüzde 80 önleyebildiğini açıklayan Prof.Dr. Büke, “Şu an piyasada mevcut olan grip aşısı mevsimsel gribe karşı kullanılan aşıdır. Bu aşı domuz gribi olarak adlandırılan virüse karşı koruyucu değildir. Domuz gribi aşısı bu sene ilk defa olmak üzere ayrı bir aşı olarak Ekim ayının ortalarından sonra uygulanmaya başlanacaktır. Bu aşıya eczanelerden ulaşmak mümkün değildir. Sağlık Bakanlığı aşı üreten firmalardan kısım kısım satın alıp doğrudan sağlık kurumları aracılığı ile uygulama yoluna gidecektir. Aşı üretiminin dünyada sınırlı doz ve sayıda olduğu göz önünde bulundurulduğunda aşı ülkemizde de risk altındaki kişilere uygulanabilecektir. Domuz gribi için başlangıçta aşılanması önerilenler hamileler, altı aydan küçük bebekleri olanlar, sağlık personeli, çocuklar ve erişkinler, 25 yaş ve 64 yaş arası kronik kalp, akciğer, böbrek hastalığı olanlar, şeker hastaları ya da bu tür ilaçları olan hastalardır. 9 yaşına kadar bir ay ara ile çift doz aşı yapılması önerilmektedir. Aşının yapıldıktan hemen sonra korumaya başlayamadığı ve koruyuculuğunun en erken 9-10'uncu günden, ortalama 15 günden sonra başlayabileceği unutulmamalıdır” diye konuştu.

ATEŞİ OLANLARDAN UZAK DURUN
Gripten korunmada en etkili yolun kişisel ve toplumsal önlemlerin oluşturduğunu vurgulayan Prof. Dr. Büke, “Hastalıktan korunmada en başta alınacak önlem özellikle grip mevsiminde boğaz ağrısı, yüksek ateşi olan kişileri aksi ispat edilene kadar kuvvetle olası grip vakası olarak kabul etmek ve böyle kişilerden 2 metreden uzakta durmak, onlarla tokalaşmamak, öpüşmemek, elin temas ettiği eşya araç ve gereç alışverişini durdurmaktır. Böyle kişilerin konuşması sırasında dahi ağızlarından çıkan damlacıklar ile grip virüsü solunum yolundan bulaşarak hastalanmaya neden olur. Grip teşhisi konan kişilerin en az bir hafta süre ile evlerinde dinlenmeleri hastalığın yayılmasının önüne geçmek açısında önemlidir. Okullarda ve toplu yaşanılan yerlerde çevre temizliğine de önem verilmeli ve ellerin temas edebileceği eşyalar bir ölçek çamaşır suyu ve dokuz ölçek su ile karıştırılarak elde edilen sıvı ile günde en az bir defa silinerek temizlenmelidir” dedi.


HASTALIKTAN KORUNMAK İÇİN NELER YAPILMALI

- Klasik griple aynı korunma yöntemleri izlenmeli
- Hasta kişilerle temastan ve aynı ortamda bulunmaktan mümkün olduğunca kaçınılmalı
- Kirli ellerle göz, burun ve ağza kesinlikle dokunulmamalı
- Bulunulan ortam sık sık havalandırılmalı
- Kalabalık ve havasız ortamlardan kaçınılmalı
- Domuz çiftliklerinden uzak durulmalı, kaynağı bilinmeyen etler tüketilmemeli
- Bol sıvı tüketilmeli, iyi beslenilmeli. İstirahat edilmeli
- Acil durumlarda mutlaka doktora başvurulmalı
- Öksürük ve aksırık esnasında ağız ve burun tek kullanımlık mendille kapatılmalı
- Ev ahalisini korumak için yakın temastan kaçınılmalı, maske takılmalı, kişisel eşyalar paylaşılmamalı.


AŞI YAPILACAK ÖNCELİKLİ GRUPLAR

Hamileler, sağlık çalışanları, 6-35 aylık bebekler, itfaiye, ulaşım, elektrik ve doğalgaz hizmetleri gibi kritik alanlardaki personel, diyabet, kronik akciğer hastalığı, bağışıklık sisteminin baskılandığı durumlar gibi kronik hastalık sebebiyle risk taşıyan 3-64 yaş aralığındaki kişiler, kolluk kuvvetleri, silahlı kuvvetler mensupları, 65 yaş üstü kişiler, okul öncesi, ilköğretim, ortaöğretim, üniversite öğrencileri, altı ay 24 yaş arasındaki diğer tüm nüfus.