Oluşturulma Tarihi: Temmuz 20, 2004 00:53
TBMM Adalet Komisyonu’nun, bekaret kontrolünün, hakim ve savcı kararı olmaksızın yapılamaması kararı kamuoyunu rahatlatmaya yetmedi. Çünkü kuşkucu bazı aileler, kızlarının rızası olmaksızın kızlık zarına baktırmak için doktorların yolunu tutuyor. Doktorlar ise kişinin isteğiyle bile olsa, bekaret kontrolüne karşı.
Bekaret kontrolu yasayla sınırlandırılsın
Ergenlik dönemi sonrası kızlık zarını kontrol etmenin anlamı yok. Zar zaman içinde gelişiyor, genişliyor. O nedenle pek çok olguda cinsel ilişkiye izin verir. Kızlık zarında zarar yok demek bir insanın cinsel yaşamıyla ilgili ipucu vermiyor. Üstelik insanın cinsel yaşamı yalnızca onu ilgilendirmeli. Ne ailesinin ne de başkasının müdahalesi olmalı. İnsan kendi bedeni üzerinde, tek başına söz sahibidir. Hekimler de böyle bir konuda kadının isteği dışında, başkalarının talebiyle bu değerlendirmeyi yapmamalı. Hatta kişi kendi talep etse hekim, vücudun herhangi bir yerindeki bir bölümün özellikle değerlendirilmesinin yanlış olduğu ve boyun eğmemesi gerektiğini ifade etmeli ve muayenesini yapmamalı. Cinsel saldırılarla ilgili muayanelere gelince... Cinsel saldırıda kızlık zarı yalnızca delillerinden biri. Kızlık zarına odaklanıldığı için, muayene edilirken çok daha önemli deliller atlanıyor. Örnekler toplanmıyor. Muayene sırasında şiddet uygulamasına bağlı değişimler gözardı ediliyor. Halbuki cinsel organın dış ve iç kısmından alınacak örnekler, saldırganın kimliğinin de tanımlanmasını sağlar. Biz etik ve kadın hakları açısından bu muayenenin yasalarda da sınırlandırılmasının uygun olduğunu düşünüyoruz.
Prof. Dr. Şebnel Korur Fincancı (İstanbul Tabip Odası Onur Kurulu Üyesi - Adli Tıp Uzmanı)
Hekim kişinin kendi talebini bile sorgulayabilir
Bekaret kontrolünün, öznesi olan kadının rızası dışında, ondan talep gelmeden yapılmasını hiçbir şekilde doğru bulmuyoruz. Hakim, savcı kararının bile kadının iradesi dışında bu tip muayenelere zorlayabileceği endişesi taşıyoruz. Ailelerin zoru da olsa, muhataplarının rızasını almadan hekimlerin bu muayeneyi yapmamaları gerekir. Talep doğrudan kadından geldiğinde gerekçesini dinleyecektir. Sırf bir namus endişesiyle gelmişse, hekim yine kendi etik değerlendirmesiyle karar verecektir.
Prof. Dr. Gencay Gürsoy (İstanbul Tabip Odası Başkanı)
Doktor tavır almalı
Kişilerin rızası olmadan zorla muayene edilmesi kabul edilir değil. Kişi kendi istiyorsa taleptir, muayeneyi yapacak doktordur. Ancak zorla yaptırılıyorsa doktor tavır almalı ve muayene etmemeli. Bu hastalık değil, tedavi gerekmiyor. Zorunlu değil, kişinin kendi isteği olmadan yapılmamalı.
Dr. Yıldırım Gülhan (İstanbul Tabip Odası Etik Kurul Başkanı)
Çağ dışı, kabul edilemez
Yasalaştıktan sonra etiği tartışmak anlamsız. Kişinin izni olmadan hiçbir şey yapılamaz. Bedene herhangi bir müdahale ancak kişinin izniyle yapılabilir. Bekaret muayenesi geniş, etraflı bir konu. Çağ dışı, kabul edilir bir şey değil. Toplumun ileri gitmesi için erkeklerin de feminist olması lazım.
Doç. Dr. Zuhal Özaydın (Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Deontoloji Anabilim Dalı)
Zorla kontrol insani değil
Bence muayeneye muhatap olanın rızası olsa bile hekim bakmamalı. Bekaret kontrolü için muayeneye götürülmek ters bir hareket. Böyle bir muayene ihtiyacının duyulmuyor olması gerekir. Kendi rızasıyla geldiyse muayene edebilmeli. Zorla gelmişse kesinlikle muayene edilmemeli. İnsani değil.
Doç Dr. Kadir Savan (Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı)