Oluşturulma Tarihi: Kasım 05, 2008 12:48
Adana'da yaklaşık 50 yıldır faaliyet gösteren Karşıyaka Un Fabrikası Dış Ticaret Müdürü Göktay Dönmez, AA muhabirine yaptığı açıklamada, buğdayın beslenme açısından önemine dikkati çekti.
Ekim alanları yıldan yıla farklılık gösteren buğdayın una dönüştürüldüğünü ve makarna, irmik gibi ürünlerin yanı sıra Türkiye'de kullanımı
yaygın olmayan ruşeym de elde edildiğini belirten Dönmez, bu maddenin doğal E vitamini deposu olduğunu ifade etti.
Dönmez, dünyada “wheat germ” olarak bilenen ruşeymin, buğdayın en tepesindeki embriyosu olduğunu, bu maddenin tohumun üremesini ve çimlenmesini sağladığını belirterek, “Buğdayın 1 tonundan sadece 1 kilogram elde edilebilen ruşeym, adeta buğdayın kalbi ve hayat kaynağıdır” dedi.
“Doğanın altın sırrı” olarak sunumunu yaptıkları ruşeymin lif değeri yüksek, tokluk hissi veren lezzetli bir besin olduğunu anlatan Dönmez, bu ürünün kullanımı ve dolayısıyla tüketimini yaygınlaştırmaya çalıştıklarını bildirdi.
Dönmez, işledikleri buğdaydan elde edilen ruşeymi ilk aşamada bir yıl sürecesince fabrika çalışanları ve ailelerinin tüketimine sunduklarını, sonrasında ise pazar olanakları yaratarak son iki yıldır da 250'şer gramlık paketlerde hazırlayarak piyasaya sürdüklerini belirtti. Dönmez, şöyle konuştu:
“Avrupa ülkeleri ve ABD'de tüketimi oldukça yaygın olan ruşeym, dayanıklılık süresi çok düşük olduğu için un üretimi sırasında kepekle birlikte ayrıştırılıyor. Biz bu maddeyi özel işlemden geçirdikten sonra çerez kurutma makinesinde belirli bir ısıdan geçirip raf ömrünü uzatıyoruz. Önce poşete, daha sonra özel olarak yaptırdığımız kutulara ambalajlayıp, marketlerde satışa sunuyoruz. Pazar olanaklarını genişletme çabasında olduğumuz bu süreçte ürün, 250'şer gramlık paketlerde ve 5 YTL'den satışa sunuluyor.
Vitamin açısından yüksek özelliklere sahip olması dolayısıyla ürün sahipleri tarafından toplu alımlarla performanslarını artırmak amacıyla yarış atlarının tüketimine de sunuluyor.”
Dönmez, doğal afrodizyak özelliği de bulunan ruşeymi, vitamin tableti olarak üretmeyi planladıklarını söyledi.
ÇÖLYAK HASTALARINA ÖNERİLMİYORÇukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Sertaç Özer de beslenme açısından yararlı olan ruşeymin, her yaşta tüketilebileceğini söyledi.
Özellikle genetik ve çevresel faktörlerin etkileşimi sonucu ortaya çıkan bağışıklık sistemine bağlı bağırsak problemi olan “çölyak hastaları” ve lif kullanımında sakınca bulunanlar tarafından tüketilmemesi gerektiğine dikkati çeken Özer, kepeğe ve buğday ununa oranla daha zengin olan bu ürünü, bazı firmaların tablet yapma girişiminde bulunduğunu kaydetti.
KULLANIMI VE YARARLARIRuşeym, soğuk süt veya yoğurt ile karıştırılabiliyor, taze ya da kuru meyveye ilave edilerek zenginleştirilebiliyor. Çorba, salata gibi yiyeceklerin üzerine serpilerek kullanılabiliyor.
Yemek pişirirken baharat yerine vitamin olarak kullanabilecek bu ürün, anı zamanda dünya mutfağındaki çeşitli
yemek tarifleri için tercih ediliyor.
E vitamininin yaşlılığı geciktirici özelliği ve vücutta hücre zarının dayanıklılığını sağlaması dolayısıyla bağışıklık sistemini destekleyerek kanserin önlenmesinde önemli rol oynadığı, bu açıdan zengin olan ruşeymin koroner kalp hastalığı riskini azaltması, pıhtı azaltıcı etkisiyle kanın akıcılığına, diyabetli hastalarda damar tıkanıklarının önlenmesine yardımcı olabileceği belirtiliyor.
Ruşeymin sinir sistemi hastalıklarında olumlu etki gösterdiği, gözde katarakt oluşumunu geciktirdiği, cildi güzelleştirip kırışıklıkları önlediği ve kısırlık tedavisinde etkin olarak kullanıldığının bilimsel çalışmalarla tespit edildiği kaydedildi.