Güncelleme Tarihi:
Amerika’da senaristlerin grevi dün gece geç saatlerde bitti, dünyayı kasıp kavuran pek çok dizinin çekimleri için yeniden motor dendi. Ancak Amerika’daki grev ve boykot dalgası dünyaya ve doğal olarak da Türkiye’ye sıçrama noktasına geldi.
Günde 20 saat çalışan, sosyal hakları bulunmayan ve paralarını alamayan dizi çalışanları sonunda isyan etti. İnternetten örgütlenen çalışanlara oyuncular ve yapımcılar da destek oldu.
Amerika'da Hollywood çalışanlarının başlattığı "Hakkımızı almadığımız için çalışmıyoruz" eyleminin benzeri Türkiye'de başladı. Dizi sektöründe çalışan yaklaşık 500 kişi internette yazışarak, uğradıkları haksızlıklara karşı birlik olup eylem başlatma çağrısı yapıyor.
Kendilerini “Televizyon ve Sinema Çalışanları Grubu” olarak isimlendiren kişiler, çalışma saatlerinin günde 20 saate dayanmasının, hiçbir sosyal güvencelerinin olmamasının ve paralarını almalarının reytinglere bağlı olmasının adaletsizlik olduğunu vurguluyor. Yakında bir sendika veya dernek çatısı altında buluşmaya hazırlanan dizi çalışanlarına birçok oyuncu da destek veriyor.
Bugün Gazetesi’nde yer alan habere göre günde dizi oyuncuları, çalışanları “8 saat çalışalım, insan olalım. Bu ülkede senede 150 dizi başlıyorsa, bunların yarısı daha 5 bölüm çekilmeden patlıyorsa, burada çalışan ekip açığa çıkıyorsa, sinema ve televizyon sektöründe geleceğe dönük hiçbir yaptırımda bulunamazsınız. “şeklinde konuştular.
Dizi çalışanlarının bu isyanına peki dizilerin ünlü yüzleri neler söyledi.
İşte Özge Özberk: “Onlar biz oyunculardan çok daha yoruluyor. Üstelik sabah çok erken saatlerde geliyorlar ve seti hazırlıyorlar. Gece de kaldırmak için çabalıyorlar. Özel günleri neredeyse hiç yok. Onlar soğuk, yağışlı havaya aldırış etmeden çalışıyorlar. Sektörde 90 dakikaya çıkan dizi süreleri çalışanları tam anlamıyla daha da mağdur etmiş durumda. Onlar olmasa diziler de olmaz biz oyuncular da mesleklerimizi yapamazdık. Onları yürekten destekliyorum.
ÖZLEM YILMAZ: Set ekibinin işi bizden çok daha zor. Biz oyuncuların dinlenme imkanı belki bir iki gün oluyor ama onların hele de dizi süreleri böylesine uzamışken hiç öyle bir şansları yok. Sürekli deli gibi çalışıyorlar. Bunun dışında gelecek garantisi konusunda da çok çok haklılar. Onları bu düşüncelerinde ve hareketlerinde yürekten destekleyeceğimi bilmelerini istiyorum. Gerekirse ben de bir pankart alıp onların yanında eyleme destek bile veririm.
EBRU KOCAAĞA: Bu mesleği gönlünü, her şeyini vermeyen yapamaz. Bir ağabeyimiz bu meslek için "Bunu yapmak için biraz çılgın, deli olmak lazım" demişti. Bu çok doğru. Özel kanalların sayısı artıyor diye sevindik ama bu acımasız bir rekabeti beraberinde getirdi. Set çalışanları gerçekten de çok zor ortamda ve yasal hakları olmadan çalışıyorlar. Sete emeği geçen herkesi bu konuda destekliyorum.
HALİL ERGÜN: Dizilerin, filmlerin görünen yüzü bizleriz ama aslında kamera arkasında olanların bu yapımlarda büyük emekleri var. Bu önce yönetmeninden, yapımcısından başlar sonra ışıkçısı, sesçisi, kameramanı, makyajcısı, çaycısı, yemek dağıtanı gibi daha sayamadığım kişilerle biter. Sosyal haklarının da kötü olduğunu biliyorum. Sektördeki herkese desteğimi verdiğimi bilsinler.