Günün Uzmanı: Dr. Tolga Birgül
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 31, 2004 00:03
Diyabetik retinopati, sonradan olma en sık görülen ve önlenebilir körlük nedeni. Diyabetin (şeker hastalığı) gözün ağ tabakasını (retina) tutan organ bozukluklarından biri. Ağ tabaka, göz küresinin en içteki tabakası. Görmenin gerçekleşebilmesi için, ağ tabakadaki görme hücrelerinin görsel olarak uyarılmasıyla beyindeki görme merkezine iletilmesi gerekir. Yani ağ tabaka görme yollarının başlangıcında yer alır.
Burada meydana gelen değişiklikler görmemizi çeşitli derecelerde etkileyebilir. Şeker hastalığının süresi en önemli risk etkenidir. Metabolik dengenin bozuk olması ve kan şekerinin kontrol edilememesi riski artırıyor.
Diyabet retinopatiye nasıl zemin hazırlar?
Diyabet, gözün en iç tabakası yani retinanın damarlarını bozar. Bir taraftan göz damarlarında tıkanmalar olurken diğer yandan bazı damarlarda mikroanevrizma denilen cepleşmeler gelişir. Bunlardan sızıntılar meydana gelir.
Hastalığın ilerlemesiyle anormal yeni damar oluşumları gelişir. Bu hasta damarlar, gözün camsı cisimcik denilen ve göz boşluğunun içini dolduran jelimsi materyalin içine doğru da büyüyebilir. Görme artık tehlike altındadır. Hastalıklı damarlar aniden kanayarak körlüğe neden olur. Bu tarz seyreden retinopatiye proliferatif ( gelişen, çoğalan) retinopat denir.
Hastalık sessiz mi ilerler?
Damarlardaki bozuklukların derecesine ve tutumlu alanının genişliğine bağlı olarak diyabetik retinopatinin ağırlığı ve neden olduğu şikayetler değişir. Gözdibinde kanamalar olsa da erken evrelerde hastaların hiçbir yakınması olmayabilir. Başlangıç evreleri çok sinsi seyrederek aniden körlüğe neden olabilir.
Diyabet görmeyi başka nasıl etkileyebilir?
Özellikle diyabet tanısı yeni konduğunda ve kan şeker düzeylerinin ayarlandığı aşamada bir başka göz sorunu kendini gösterebilir. Kan şeker düzeylerinin dalgalanmasına bağlı olarak geçici miyopik değişimler meydana gelebilir.
Tanı nasıl konur?
Diyabetik retinopatinin tanısı gözdibi muayenesiyle yapılır. Muayeneden önce kişinin gözüne, gözbebeğini genişletmek amacıyla ilaç damlatılır. Damlalar genellikle 15-30 dakika içerisinde gözbebeğini, göz dibinde geniş bir alanın görülebileceği şekilde genişletirler.
İlaçlıyken gözbebeğimiz aydınlıkta küçülemeyeceğinden ışıkta gözümüz kamaşır. İlaçlıyken araba kullanmanız bu nedenle sakıncalı. Ancak bu etki geçicidir.
Diyabetik retinopatinin tedavisi nasıl yapılır?
Gözdeki değişiklikler ne kadar erken teşhis edilirse tedavisi de o kadar kolay olur. Hastalığın çok ilerlemediği (mesela gözün içine kanamanın olmadığı) durumlarda, diyabetik retinopatinin ilerlemesi lazer müdahalesiyle durdurulabilir.
Standart muayene sırasında yapılabilen bu işlem sırasında hastalar hiçbir acı duymazlar. Bir sonraki kontrole kadar evlerine gidebilirler.
Hastalığın ilerlediği çok ağır durumlarında ameliyat kaçınılmaz. Bu durumlarda vitrektomi denilen ameliyat yapılır. Diyabetik retinopati tek başına bir göz hastalığı değil. Vücutta kanlanması olan her organı tutabilen sistemik bir hastalığın gözdeki bulgusu. Seyrinde diyabetlinin kan şekeri kontrolü çok önemli. Kan şekeri ayarı iyi olmayan bir hastada yalnızca gözdibi takibi veya laser tedavisini gerektirecek evreye geldiğinde tek başına tedavi yarar sağlamaz.
Hazırlayan: Mesude ERŞAN