Dişlere Belaching yöntemi ile kalıcı beyazlık
Güncelleme Tarihi:
A.A.
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 12, 2011 10:39
Genetik, aşırı çay, kahve ya da sigara tüketiminden kaynaklı sararmış dişlerden, “Bleaching” beyazlatma yöntemi ile kurtulmak mümkün...
Diş hekimi tarafından, hastanın dişlerine sürülen özel bir jel ve ışın uygulaması ile 3 kez tekrarlanabilen yöntemle, kalıcı beyaz renkli dişlere sahip olunabiliyor.
Özel bir poliklinikte çalışan diş hekimlerinden Yalçın Erdin AA muhabirine yaptığı açıklamada, dişlerin zaman içinde çeşitli nedenlerle renk değiştirerek sararabildiğini söyledi. Sararmış dişlerin, estetik anlamda kötü bir görüntü verdiğini belirten Erdin, bunun da kişilerin psikolojisini olumsuz etkileyebildiğini ifade etti.
Erdin, dişlerin doğal renklerinin yaşlılık, çay, kahve, sigara kullanımı gibi çevresel faktörlerin etkisiyle koyulaştığına dikkati çekerek, böyle durumlarda estetik görünümü tekrar kazanabilmek için dişleri kesip porselen kaplama yapmak yerine, “Bleaching” adı verilen beyazlatma yönteminin uygulanabildiğini söyledi.
Bleaching yöntemi ile çeşitli nedenlerle renk değiştirmiş ve sararmış dişlerin renginin birkaç ton açılabildiğini belirten Erdin, uygulama sonucunda diş renginde belirgin bir açılma elde edildiğini dile getirdi.
“KLİNİK UYGULAMASI 3 SEANSA KADAR TEKRAR EDİLEBİLİYOR”
İki tip beyazlatma işlemi olduğunu ifade eden Erdin'in verdiği bilgiye göre, beyazlatma klinikte (Office bleaching) ya da evde yapılabiliyor.
Klinikte yapılan işlem, diş hekimi tarafından uygulanıyor. Öncelikle ağzın kontrol dışı kapanmasını önlemek amacıyla ağza ekartör yerleştiriliyor. Sonrasında dişetlerine olası zararlardan korumak için dişeti koruması (gingival barrier) uygulanıyor.
Gerekli önlemler alındıktan sonra yüzde 35 hidrojen peroksit içeren beyazlatma jeli, dişlerin üzerine uygulanıyor. Daha sonra jeli aktive etmek amacıyla, ışın uygulaması yapılıyor. Yaklaşık 25-30 dakikalık işlemden sonra jel diş yüzeylerinden siliniyor. Hasta ve hekimin tercihine göre 3 seansa kadar bu işlem tekrar edilebiliyor.
Evde yapılan uygulamada ise hasta, ağzından alınan ölçüye göre hazırlanan bir plastik kalıp içerisine konan jel sayesinde beyazlatma sağlanıyor. Hekim tarafından verilen jel, hasta tarafından bu kalıp içerisine konarak ağza uygulanıyor. Genellikle geceleri yatarken yapılması tavsiye ediliyor. Sabahları çıkarılıyor ve dişler jelden temizleniyor. Genellikle 8-10 gün arası uygulama gerekiyor.
“BİR-İKİ GÜN HASSASİYET GELİŞEBİLİYOR”
Beyazlatma işleminin, diş minesine zarar vermemek için dikkatli yapılması gerekiyor.
Özellikle uygulanan jelin dişeti ve diğer yumuşak dokulara zarar vermemesi için klinikteki uygulamalarda çok iyi bir izolasyon yapılması isteniyor. Ev tipi beyazlatmada ise hastanın jeli kalıp dışına taşmayacak şekilde uygulaması gerekiyor. Özellikle ev tipinde hekimin belirttiği kullanım sürelerine dikkat edilmediğinde, istenilen sonuca ulaşılması zorlaşıyor.
Beyazlatma işlemi genelde ağrıya yol açmıyor. Ama bazı vakalarda işlem sonrası gelişen ve en fazla 1-2 gün süren hassasiyet gelişebiliyor. Beyazlatma işlemi, diş minesi üzerinde kalıcı bir hasara yol açmıyor.
Özel bir poliklinikte çalışan diş hekimlerinden Yalçın Erdin AA muhabirine yaptığı açıklamada, dişlerin zaman içinde çeşitli nedenlerle renk değiştirerek sararabildiğini söyledi. Sararmış dişlerin, estetik anlamda kötü bir görüntü verdiğini belirten Erdin, bunun da kişilerin psikolojisini olumsuz etkileyebildiğini ifade etti.
Erdin, dişlerin doğal renklerinin yaşlılık, çay, kahve, sigara kullanımı gibi çevresel faktörlerin etkisiyle koyulaştığına dikkati çekerek, böyle durumlarda estetik görünümü tekrar kazanabilmek için dişleri kesip porselen kaplama yapmak yerine, “Bleaching” adı verilen beyazlatma yönteminin uygulanabildiğini söyledi.
Bleaching yöntemi ile çeşitli nedenlerle renk değiştirmiş ve sararmış dişlerin renginin birkaç ton açılabildiğini belirten Erdin, uygulama sonucunda diş renginde belirgin bir açılma elde edildiğini dile getirdi.
“KLİNİK UYGULAMASI 3 SEANSA KADAR TEKRAR EDİLEBİLİYOR”
İki tip beyazlatma işlemi olduğunu ifade eden Erdin'in verdiği bilgiye göre, beyazlatma klinikte (Office bleaching) ya da evde yapılabiliyor.
Klinikte yapılan işlem, diş hekimi tarafından uygulanıyor. Öncelikle ağzın kontrol dışı kapanmasını önlemek amacıyla ağza ekartör yerleştiriliyor. Sonrasında dişetlerine olası zararlardan korumak için dişeti koruması (gingival barrier) uygulanıyor.
Gerekli önlemler alındıktan sonra yüzde 35 hidrojen peroksit içeren beyazlatma jeli, dişlerin üzerine uygulanıyor. Daha sonra jeli aktive etmek amacıyla, ışın uygulaması yapılıyor. Yaklaşık 25-30 dakikalık işlemden sonra jel diş yüzeylerinden siliniyor. Hasta ve hekimin tercihine göre 3 seansa kadar bu işlem tekrar edilebiliyor.
Evde yapılan uygulamada ise hasta, ağzından alınan ölçüye göre hazırlanan bir plastik kalıp içerisine konan jel sayesinde beyazlatma sağlanıyor. Hekim tarafından verilen jel, hasta tarafından bu kalıp içerisine konarak ağza uygulanıyor. Genellikle geceleri yatarken yapılması tavsiye ediliyor. Sabahları çıkarılıyor ve dişler jelden temizleniyor. Genellikle 8-10 gün arası uygulama gerekiyor.
“BİR-İKİ GÜN HASSASİYET GELİŞEBİLİYOR”
Beyazlatma işleminin, diş minesine zarar vermemek için dikkatli yapılması gerekiyor.
Özellikle uygulanan jelin dişeti ve diğer yumuşak dokulara zarar vermemesi için klinikteki uygulamalarda çok iyi bir izolasyon yapılması isteniyor. Ev tipi beyazlatmada ise hastanın jeli kalıp dışına taşmayacak şekilde uygulaması gerekiyor. Özellikle ev tipinde hekimin belirttiği kullanım sürelerine dikkat edilmediğinde, istenilen sonuca ulaşılması zorlaşıyor.
Beyazlatma işlemi genelde ağrıya yol açmıyor. Ama bazı vakalarda işlem sonrası gelişen ve en fazla 1-2 gün süren hassasiyet gelişebiliyor. Beyazlatma işlemi, diş minesi üzerinde kalıcı bir hasara yol açmıyor.