Güncelleme Tarihi:
Yani rufailerle arası açık garibanın ki, suikast içine doğmamış (!) Tabii istifa etmek zorunda kaldı. Müdürünü kurtardı dendi.
Trabzon Valisi gitti: Nöbet değişimi.
Emniyet Müdürü de keza: Hava tebdilinde yarar görüldü.
Bir ay sonraki haber hiç de kimsenin ilgisini çekmedi.
Haber tek sütünluk değer taşımıyordu.
Hrank Dink suiskastinde 11. zanlı yakalandı.
İçeri girip çıkanları, serbest kalanları, gözaltına alınıp sonradan “pardon” denilenleri hesaba katmıyoruz ama zanlı ve azmetttirenler sayısında kafamız iyice karıştı.
Zaten cinayet ilk andan itibaren kafaları karıştırmıştı.
Bu kafa karışıklığı elan devam ediyor.
Zanlı sayısı da kimseyi ırgalamıyor artık.
Baştan beri yazıp çizerken, Dink suikastinin öyle basit bir cinayet olmadığını, tek bir nedenle izah edilemeyeceği gibi, göztermelik kısımları ile 36 kısım tekmili Türk fimlerini aratmayacağını vurgulamıştık.
Farkı: Türk filmlerinde sanık yakalanır.
Yani “Türk polisi yakalar”...
Oysa burda sanık veya sanıklar yine polis tarafından yakalanmasına rağmen, cinayeti gerçekten kimin işlediği, kimlerin planladığı, ve sosyal bağlantıları ortaya çıkarılamaz.
Çünkü bu suiskastin aydınlanması işimize gelmez.
Gelse bile “el yordamıyla” çözüme ulaşmak yıllar alır.
Hatırlayınız: Abdi İpekçi’den başlayıp, en son Prof. Kışlalı’ya kadar uzanan halkalardaki tanınmış, gazeteci, profesör ve siyasileri...
Devlet “Suiskast soruşturmalarını sonuna kadar sürdürmeye kararlıyız” demişti.
“Katilleri bulmak boynumuzun borcu” denmişti.
“Kararlılıkla üstüne üstüne gideceğiz” denmişti.
Sonuçlar ortada...
Faili meçhul dosyalar arasında kalıp aydınlanmamış o kadar suiskast var ki...
O kadar faili meçhul cinayet var ki...
Hangi birinden yakınalım.
Hrank Dink suikasti de “ciddi biçimde” izleniyor.
İnanın devlet var gücüyle sis perdesini kaldırmaya çalışıyor.
Ama perde kalın..
Öyle bir günde kaldırılacak gibi değil.
Şimdilik sanıklar toparlanıyor.
Zaman geçmiş değil.
Şu gün itibariyle sorarsanız derim ki:
Dink suikasti: henüz çözümlenme aşamasına gelmedi.
Ya yarın ne olacak?
Yarınlar bitmeyecek..
Bundan emin olun...
Yarınlar sonsuza kadar var.
Her yarın, sanık sayısında artışa neden olabilir.
Ama “esas oğlan”a ulaşmak zor...
Sezai Bayar