Güncelleme Tarihi:
Foto galeri - Petek Dinçöz fotoğrafları için tıklayınız...
- Şarkıcı Petek Dinçöz şu an ne noktada?
"Yolun Açık Olsun"dan sonra saçım ve kıyafetlerimin yerine şarkıcılığımın ne kadar geliştiği konuşulmaya başlandı. Ben yıllar önce, 'Çok iyi bir yorumcu olacağım' demiştim. Tabii ki bu noktaya sihirle değil çok çalışarak geldim. Ama bunu da yeterli görmüyorum. Çok daha iyi olacağım, tarzımda da değişiklikler yapacağım. Mesela bu akşam Antalya Silence Beach konserimde bu değişikliği herkes görecek. Cengiz Abazoğlu'na acayip kostümler hazırlattım. İmajımı da değiştirmeye devam edeceğim. Hem gençlere hem de alaturka sevenlere hitap eden bir sanatçı olmak istiyorum.
- "Yolun Açık Olsun" albümünün genelinde sevgiliye baş kaldırış teması işleniyor. Bu bir tesadüf mü, yoksa böyle olmasını mı istediniz?
Tesadüf sanırım. Bir önceki albümde de böyle bir hava vardı. Sanırım Hakkı Yalçın, Gökhan Tepe, Rober Hatemo, Metin Arolat ve Gökhan Şahin bunu devam ettirmek istediler. Hepsine sonsuz teşekkür ederim.
- Mesela bir şarkınızda "Sen kralsan, ben neyim" diyorsunuz. Burada kral Can Tanrıyar ise siz kendinizi nasıl konumlandırıyorsunuz?
Bu şarkıda kadınlara mesaj veriyorum; erkeklere köle olmayın, onları kendinize köle edin.
- Siz bunu başarabildiniz mi?
Güzel bir soru. Başarıp başaramadığımı canlı olarak hep birlikte göreceğiz.
- Başka bir şarkınızda da "Benim yerimde kim olsa çekip giderdi" diyorsunuz. Can Tanrıyar bu kadar zor bir adam mı?
Bir sürü kızın benim gibi olma hayaliyle Can'ın peşine düştüğünü biliyorum. Bu yüzden hayatım kıskançlık krizleriyle geçti. Başkası olsa bu durumu asla kaldıramaz, çekip giderdi.
- Demek ki siz de çok çekip gitmek istediniz?
Her ilişkide sorunlar olur ama böyle bir ortamda bu ilişkiyi korumak gerçekten çok zor. 'Çeker, giderim' demek de zor. Ama tabii ki bu gitmeler olaylara bağlı gelişir. Açıkçası ben gitmek istemedim. Yani Can'dan ayrılmak gibi bir isteğim hiç olmadı. Artık onunla etle tırnak gibiyiz.
- Can Bey sizden çekip gitmek istemiş olabilir mi?
Bunu hissetseydim ben giderdim. Zorla kendimi sevdirecek değilim. İlişkimiz ancak Can beni aldatırsa biter. Ancak o zaman çeker giderim.
- Aldatılmadığınızdan emin değilsiniz ki. Hatta bunu belgelemek için para ödülü bile vaat ettiniz. Ne oldu, bir fotoğraf geldi mi elinize?
Evet 30 bin dolarlık para ödülü koydum ama bugüne kadar bir kare fotoğraf ya da görüntü elime geçmedi.
- Can Bey ya bu çapkınlık olayını çok iyi beceriyor, ya da gerçekten size sadık.
Her şey ortada. Sanat camiasından bir sürü arkadaşı olan birisi. Benim sayemde bayağı çevresi de genişledi. Petek Dinçöz'ü yaratan adam olarak genç kızların ilgi odağı haline geldi. Eskiden onu sadece magazin ve futbol camiası tanırdı. Ben de ona popülarite kattım. Ödül koydum ama hiç fotoğraf gelmedi. Bu adam hiç mi bir sanatçı arkadaşıyla bir yerde oturmaz? Oturuyordur mutlaka ama görüntü gelmedi. Çok ilginç bir durum.
- Belki de Can Tanrıyar korkusundan gelmiyordur?
Asla korkulacak bir adam değildir Can. Ayrıca bu sektörde her ikimizin de düşmanı var. En azından onlar böyle bir şey çıkartırdı.
İBO'NUN ATTIĞI KAZIGI ANLATTIM CAN'IN AĞZI AÇIK KALDI
45 yaşına geldi hâlâ bizimle uğraşıyor |
- Son zamanlarda Can Tanrıyar için, "Petek Dinçöz'ün kamburu" şeklinde yazılar kaleme alınıyor. Kariyer anlamında size çok şey katmış bir insan, şimdi sizin kamburunuz mu oldu?
Can'ın işi icabı çok düşmanı olduğundan, ona gücü yetmeyenlerin bu tür karalama haberler yapıyorlar. Ben, Can'la menfaat üzereni kurulu bir ilişki yaşamıyorum. Ben Can'a aşığım. Ama ona, 'Petek'in kamburu oldu' demeleri de aslında beni güldürüyor. Çünkü bu laflara deli oluyor. Ben de bu duruma seviniyorum. Yıllarca ben deli oldum, bundan sonrasını artık o düşünsün.
- Bu ilişkiye başladığınızda çok küçüktünüz. Gözünüz hiç başkasına kaymadı mı?
Yok, Allah korusun. Bu ilişki ancak Can beni aldatırsa biter. Bakın ben Can'a yalan söylemediği, karakteri çok sağlam olduğu için aşık oldum. Önemli olan da budur. Ben Can'la evlenmek, çocuk sahibi olmak istiyorum. Eğer bir gün bu gerçekleşirse işi bırakırım.
- Ciddi misiniz?
Evet. Anne olan sanatçıların, işlerinden önce ailelerini ve çocuklarını düşünmesi gerekiyor. Buradan tüm ev hanımlarına ve genç kızlara sesleniyorum; hayatımız dışarıdan pırıltılı görünüyor ama asıl mutluluk evde ve aileyle yaşanandır.
- Can Tanrıyar size çok şey katmasının yanında hiç kaybettirdikleri oldu mu?
Olmaz mı? Birkaç yıl önce bana İtalyan RAI televizyonundan teklif geldi. "Foolish Kazanova" adlı şarkımın klibini çok beğenmişler. Benden Rafaella Cara gibi bir şov programı yapmamı istediler.
- Neden kabul etmediniz?
Gidersem acaba Can nereye gider diye gitmedim. Çünkü iki ay orada kalacaktım. İki ay İtalya'da kalma fikri bana azap gibi geldi. İstanbul dışına konsere gittiğim de aynı gece dönmek istiyorum. Çünkü Can'ın nerede ve kimlerle olduğunu düşünmekten kendimi alamıyorum. Böyle bir yapım var. O yüzden gitmedim.
- Peki, bu durumdan Can Bey hoşnut mu?
Bunu hiç düşünmedim, mutludur herhalde. Ama o da benim gibi hep yanında olmamı ister. Bu arada iki ay önce Almanya'da bir konsere gittik. Konsere RTL kanalı geldi. Birkaç gün sonra da aynı kanaldan şov teklifi aldım. Can gelseydi gözü kapalı giderdim. Onu bırakıp asla bir yere gitmem.
- Bu fedakarlık değil ki, kıskançlık ve güvensizlik...
Olabilir. Benim yapım böyle.
- Geçtiğimiz günlerde Sadettin Saran'ın verdiği davette İbrahim Tatlıses'le ilgili açıklamalar yaptınız. Tatlıses için, 'Bir erkeğin etrafından sürekli erkek olması dedikoduya yol açar' dediniz. Neden böyle bir şey söylediniz?
Can tartışmada benim haklı olduğumu biliyordu. Neymiş, çizmeyi aşmışım. Doğrudur, biraz ileri gittiğimin farkındayım ama İbrahim Tatlıses'in 'Hodri meydan' diyerek beni nasıl tahrik ettiğini de herkes biliyor. Aslında uysal biriyim ama damarıma basıldı mı kimseyi tanımam. Ne oldu ki o gece? İbrahim Tatlıses masamıza kalabalık bir erkek grubuyla geldi. Ben de ona, bu durumundan sıkıldığımı, basınla bunu konuşacağımı söyledim. O da 'Yapamazsın, hodri meydan' dedi.
Can Tanrıyar
İbrahim Tatlıses'le ilgili konuşmalarım yüzünden o gece Can Tanrıyar'dan yumruk yedim. Hayatım boyunca bunu unutmayacağım.
- Yumruk mu yediniz!
Evet. Tam bir maço edebiyatı. Yani, 'arkadaşımı sevgilime değişmem' mantığı. Hangi devirde yaşıyoruz. Bu olay sonrası Can'a İbrahim Tatlıses'in yaptığı bir şeyi gösterdim. Ağzı açık kaldı. "İşte bana yumruk attığın adamın sana attığı kazık" dedim. Sustu, kaldı.
- Ne yaptı ki İbrahim Bey?
Boşver... Sonrasında Can benden özür mü diledi, tabii ki hayır. İbrahim Tatlıses ve Can gibiler, kadından özür dilemeyi erdem zannederler. Ama herkesin bir zamanı var tabii. Onlar aralarında bu konuyu kapatmış olabilirler ama ben bu defteri kapatmadım. İbrahim Tatlıses yüzünden yediğim yumruğun tabii ki bir bedeli olacak.
- Siz de mi bir fatura keseceksiniz?
Can Tanrıyar, 'Ben faturayı kestim' diye hava attı ya, yakında Petek Dinçöz'ün nasıl fatura kestiğine şahit olacaksınız, şimdiden hazır olun.