OluÅŸturulma Tarihi: Eylül 09, 2004 00:00
Çizgi
film izlerken saatlerce televizyon önünde oturan çocuk, ders çalışmak için 10 dakika bile masada oturmaya katlanamaz. Onun zevkle ders çalışması için motive etmeli, arkadaÅŸlarıyla kıyaslamamalı, ceza vermek ya da parayla ödüllendirmekten özenle kaçınmalısınız.ÇocuÄŸun okuluna, öğretmenine, arkadaÅŸlarına alışması, onun baÅŸarılı bir öğrenci olması için elbette yeterli deÄŸil. ÇocuÄŸu okula göndermekle, eÄŸitimi konusunda gereken her ÅŸeyin yapıldığı söylenemez. Küçük öğrencinin eÄŸitim döneminde baÅŸarılı olabilmesi için ebeveynlere de bazı görevler düşüyor. Çocuklar, sevdikleri bir ÅŸeyi yaparlarken zaman kavramını tamamen unuturlar. O bir yerde 10 dakikadan fazla kalmak istemeyen çocuk, sevdiÄŸi bir TV programını izlerken sanki koltuÄŸa yapışmış gibi, kıpırdamadan yerinde oturur. Bir oyuncağını tamir etmeye çalışan çocuk da kendini elindeki iÅŸe kaptırdığı için dakikaların nasıl geçtiÄŸini farketmez. Ama bu çocuklara, oturup ev ödevlerini hazırlamalarını söylediÄŸiniz zaman durum deÄŸiÅŸir. Oflaya puflaya, ödev hazırlamaya baÅŸlayan çocuk, sık sık yerinden kalkar, ödevini yapmamak için kendine baÅŸka ilgi alanları bulmaya çalışır. BAÅžARMA HIRSI AÅžILARKEN DÄ°KKAT Öğretmenler de sınıflarında çocukların anlatılan dersi ancak 12 dakika ilgiyle izleyebildiklerini belirtiyorlar.Çocuklarımıza karşı hoÅŸgörülü davranmayı, onları yaÅŸamaktan bezdirecek sıkı disiplin uygulamamaya dikkat ediyoruz. ÇocuÄŸa söz hakkı veriyoruz, imkanlarımız elverdiÄŸince onu rahat yaÅŸatmaya çalışıyoruz. Ama konu okulda baÅŸarılı olmaya gelince, anne ve babaların ipin ucunu bırakmaları yanlış olur. Sıra dışı, üstün kabiliyetli ve aşırı hırslı çocuklar hariç, genellikle küçük öğrenciler ders çalışmayı, ödev hazırlamayı bir ‘angarya’ olarak kabullenirler ve o angaryadan kurtulmak için bazen akla hayale gelmeyen çareler bulurlar. EÄŸitimciler, çocuÄŸun sorumluluklarının bilincine varması için biraz daha büyümesini beklemenin yanlış olduÄŸu kanısındalar. Onlara göre, çocuk okula baÅŸlarken, ona öğrencilik hayatının önemli özellikleri anlatılmalı, okulda baÅŸarılı olmak için neler yapmasının istendiÄŸi sıralanmalı. Tabii bu açıklamaların sert ve tehdit dolu bir ifadeyle yapılması çabaların boÅŸa gitmesi için yeterli olur. ÇocuÄŸun ödevlerine ilgi göstermesini saÄŸlamak için onun en duyarlı olduÄŸu konuya deÄŸinmelisiniz. Çocuklar, bir an önce büyümek isterler. YetiÅŸkinlerin dünyasında onlara da yetiÅŸkin biri gibi davranılması hoÅŸlarına gider. ‘Sen daha çocuksun. Ödevlerini hazırlamazsan başına gelecekleri tahmin edemezsin’ ÅŸeklindeki küçültücü ifadeler, çocuÄŸu isyan ettirir. Büyüklerin ona çocukmuÅŸ gibi davranmalarına karşı göstereceÄŸi tepki, derslerle hiç ilgilenmemek, büyüklerin öğütlerine kulak tıkamak gibi yöntemler olur. ‘Sen artık büyüdün. Okullu bir genç adayısın. YetiÅŸkinler gibi sorumluluklarına sahip çıkmalısın’ gibi sözler çocuÄŸu gururlandırır. Büyüklerine gerçekten artık küçük çocuk olmadığını kanıtlamaya çalışır. Yapılması gereken ÅŸey, çocuÄŸa ne kadar akıllı ve yetenekli olduÄŸunu, derslerinde baÅŸarı saÄŸlamaması için hiçbir nedenin bulunmadığını anlatmak. Elde edeceÄŸi her baÅŸarının sadece kendisini ilgilendireceÄŸi de öğretilmeli. Çocuk sadece kendisi için çalışmayı, baÅŸarılı olmayı öğrenmeli. Biliyorsunuz, günümüzün çocukları ekonomiyle, para meseleleriyle küçük yaÅŸlarda ilgilenmeye baÅŸlıyorlar. Çocukların hepsi de aldıkları harçlıkların yetersizliÄŸinden yakınıyor. Bu durumda, küçük öğrenciye derslerinde baÅŸarılı olursa, bir miktar para ödülü vermek yerinde bir uygulama sayılır mı? Kesinlikle hayır. ÇOCUÄžUNUZU KINAMAKTAN KAÇININ ÇocuÄŸu rüşvete alıştırmak çok büyük bir hata olur. Küçük afacan, yapacağı her iÅŸ için para istemeye kalkışırsa bunun önü alınamaz. Ayrıca bir öğrencinin para alabilmek için ödevlerini hazırlaması onun eÄŸitimine bir katkıda bulunmaz. Tabii çocuÄŸun baÅŸarılarının da ödüllendirilmesi gerekir. Küçük öğrenci, okulda iyi notlar aldığı zaman ona sevdiÄŸi bir yemeÄŸi hazırlamak, onu sinemaya ya da tiyatroya götürmek gibi ödüllendirmeler, çocuÄŸun çalışma ve baÅŸarılı olma isteÄŸini artırır.Ancak, okulda baÅŸarılı olabilmek için var gücüyle çalışıyorsa ve de çalışmasının tam karşılığını alamıyorsa, onu kınamaktan kaçınmalısınız. ÇocuÄŸun elde ettiÄŸi baÅŸarıdan çok, baÅŸarıya ulaÅŸabilmek uÄŸruna harcadığı çaba takdir edilmeli. Bu arada anne ve babalar, çocuklarının yeteneklerini, baÅŸarıya ulaÅŸma kapasitelerini çok iyi bilmeliler. ÇocuÄŸu büyük stres altına sokan ısrarcılıklardan kesinlikle vazgeçilmeli. Önemli olan çocuÄŸun baÅŸarmak için var gücüyle çaba harcamasıdır. Küçük yaÅŸlarda bunu öğrenen çocuÄŸun tüm öğrencilik dönemini baÅŸarıyla tamamlayacağını söyleyebiliriz. Yardımın derecesini ayarlayın Okula giden çocuÄŸunuzun dersleriyle hiç ilgilenmeyin, demiyoruz. Ama küçük öğrenciye destek olmanın da bir sınırı, bir derecesi var. Bazı anneler, çocuÄŸa yardım konusunu iyice abartıyorlar. Öyle ki, küçük öğrenci okuldan eve dönünce, anne de onunla birlikte masaya oturup ödevleri hazırlamaya koyuluyor. ÇocuÄŸun ödevlerini kendi kendine hazırlaması gerekir. EÄŸer, anlayamadığı bir konu varsa, büyüklerinden yardım ister. Çocukla birlikte ders çalışmak, onun çalışma isteÄŸini azaltır. Yıllar yılı, ailesinden destek bekler. Bu çocuklar kimi zaman özel öğretmenlere ve özel kurslara bağımlı olurlar. EÄŸer çocuk, derslerini kendi kendine hazırlayamıyorsa, onun durumu araÅŸtırılmalı, çalışma yöntemindeki aksaklıklar ortaya çıkarılmalı. Ama anne ve baba, asla çocuklarının yerine onun ödevlerini yapıp, problemlerini çözmemeliler. HIRSIN AÅžIRISI ZARARÇocuÄŸun okulda baÅŸarı saÄŸlaması için büyüklerin kendilerini öğrencinin yerine koyup çalışmaları, çocuÄŸun öğrencilik hayatının tümüyle baÅŸarısız geçmesine yeter. Çocuklarımıza imkan saÄŸlayalım, okulda baÅŸarılı olabilmeleri için gerekli koÅŸulları yerine getirmeye gayret edelim. Ama hiçbirimiz onların yerini almayalım. Aşırı hırslı kiÅŸiler, hayatları boyunca, huzura kavuÅŸamazlar. Ama bunun aksine, ellerine aldıkları iÅŸi baÅŸarma hırsından yoksun olurlarsa, hayatları boyunca, düş kırıklığına uÄŸramaya kendilerini mahkum ederler. BaÅŸarma hırsı deÄŸil baÅŸarma isteÄŸinin küçük yaÅŸlarda yani çocuk okula baÅŸladığı zaman edinilmesi gerekir. ÇocuÄŸu, baÅŸka arkadaÅŸlarıyla karşılaÅŸtırmak ‘O senden daha baÅŸarılı. Senden daha akıllı’ diye kışkırtmak da çok yanlıştır. Bu yöntem, sadece çocuÄŸun arkadaÅŸlarıyla arasının açılmasını saÄŸlar. Ãœstelik çocuk küçük yaÅŸlarda baÅŸkalarının baÅŸarılarından rahatsızlık duymaya alışır. Yazan: Holly RobinsonDerleyen: Azize BERGÄ°N- BÄ°TTÄ° -Â
button