Güncelleme Tarihi:
‘‘Kadınlarda sürüştürmek kendine dokunma duygusunun bir tezahürü. Ben de vücudumun her tarafına kremler, losyonlar sürüyorum.’’
‘‘Beyaz'ın dürüstlüğüne çok sempati duydum. Arzulanan biri olmak çok güzel. Talep gören biri olmak her zaman iyidir.’’
Ayşegül Aldinç şarap gibi bir kadın... Yıllandıkça daha güzel, daha çekici oluyor. Eurovison Şarkı Yarışması'na katıldığı günden bu yana tanıdığımız Ayşegül'de hiçbir sapma yok. Yine açık sözlü, yine samimi ve yine çekici. Tek fark, eskiden mini etek giyerdi, şimdilerde göğüs dekoltesini tercih ediyor. Bu çekiciliğin sırrı nerede acaba?
- ‘‘Dikkat ediyorum kendime Yener, işin sırrı burada. Kendimi hep genç hissettim, yaşlanacağımı düşünmüyorum. Tabii günün birinde her tarafımı sarkacak ama onun da doğasıyla yaşamaya çalışacağım. Gıdama, bakımıma dikkat ediyorum. Yemeği çok seven biri olduğum halde sofradan aç kalkıyorum. Cilt ve vücut temizliğime çok özen gösteriyorum. Her tarafıma başka bir şeyler sürüştürüyorum.’’
Hoppala... Nerelerine, neler sürüyor diye merak etmez misiniz şimdi?
- ‘‘Kadınlarda sürüştürmek, ruj sürmekten yola çıkarak kendine dokunma duygusununun bir tezahürü. Herhalde bu yüzden kadınlar kendilerine bakmaya daha meyilliler. Ben de bir kadın olduğuma göre. Vücudumun her tarafına çeşitli kremler, losyonlar, kolonyalar sürüyorum. Banyodan sonra ayrı, yatarken ayrı. Kozmetikteki gelişmeleri yakından takip ediyorum. Her gün 1,5 litre su içiyorum. Çok su içince gözümün altındaki torbacıklar bile gidiyor. Selenyum, antioksidan, C vitamini kullanıyorum. Makyaj malzemelerinde şimdi C vitamini var, onları seçiyorum. E vitamini vücutta yağ tuttuğu için almıyorum.’’
Aynaya çok bakar mısın?
‘‘Bakarım tabii, işim bu, ayrıca bir kadınım. Aynaya her bakışta kötü şeyler görürüm. Soyunma odam aynalarla kaplıdır, her yönden kendimi görebiliyorum. Giyinirken, soyunurken gözüm vücuduma takılır. Bakıyorum da, fena değilim. Hiçbir estetiğim yok, dişlerimi bile yaptırmadım.’’
Şu göğüs dekoltesinin büyük ilgi gördüğünün farkında mı acaba?
- ‘‘Elbette farkındayım. Özel hayatımda mini eteklerden vazgeçtim ama, sahnede arada bir kullanıyorum. Küçük bir kız çocuğu havalarında dolaşmak mantıklı gelmiyor. Bu yaşta daha demli olmaya başlıyor insan. Eh, artık ben de dem tuttum.’’
Kendini seksi buluyor mu?
- ‘‘Bunu oturup hiç düşünmedim ama beni o kadar çok seksi bulan oluyor ki... Galiba genel havamda bir seksapel var.’’
Boyu, posu, endamı yerinde. Neden podyumlarda şansını denememiş ki?
- ‘‘Sana bir sırrımı anlatacağım ilk kez. Tatbiki Güzel Sanatlar Akademisi'nde öğrenciyken bir arkadaşımla beraber okulu kırdık, 1977'de. O gün Vakko'nun manken seçmeleri vardı, gittik katıldık. Vitali Hakko adı bize güven vermişti. Yarışmada ben kazandım, arkadaşım kaybetti. Babama tatile çıkacağımızı söyleyip annemle birlikte bir hafta Kabataş Erkek Lisesi'ninin lojmanında kaldık. Annem öğretmen olduğu için okul müdürü arkadaşıydı. Moda Festivali bir hafta sürdü, Hilton Havuzbaşı'nda. O bir hafta benim için rüya gibiydi. Ünlü mankenlerden Sema Tamer, Faruk Peker, Engin Koç'u hatırlıyorum şimdi. Mankenliğe devam etmem için teklifler geldi ama kabul edemedim. Babam asla kabul etmezdi. Babam bu yazını okuyunca öğrenecek ve çok sinirlenecek. Ailem inanılmaz tutucudur. Erkek arkadaşım olduğunu annem bilirdi, babamdan gizlerdik. Annem de üçbuçuk atardı bana bir şey olacak diye. Eve gidiş geliş saatlerim belliydi. Arkadaşlarımın evinde yatıya kalamazdım. İşte bu yüzden evlendim. Evliliği kurtuluş gibi gördüm.’’
Hanımların yaşı sorulmaz ama...
- ‘‘Yaşımı da, parfümümün adını da söylemem. Evimdeki mobilyalarımın resimlerini çektirmem, arabamın önünde poz vermem. Bunlar da benim kurallarım. Bırak genç zannedenler genç, yaşlı zannedenler öyle zannetsin.’’
Beyaz bu güzel hatuna aşık olduğunu alenen söylemişti, üstelik 15 yıllık aşkı Orhan Topçuoğlu'ndan ayrılacağı günü dört gözle beklediğini.
- ‘‘Böyle bir beğeniden tabii ki mutlu oldum. Beyaz'ın dürüstlüğüne çok sempati duydum. Bunları söylemesi kolay iş değil. Medeni, hoş bir tavır. Beğenilen, arzulanan, ilgi duyulan biri olmak çok güzel. Yener'ciğim, talep gören biri olmak her zaman iyidir.’’
Meslekdaşlarından kimleri beğeniyor?
- ‘‘Başta Mazhar, Fuat, Özkan. Yaşar güzel söz yazıyor. Mirkelam'ı beğeniyorum. Saf, garip bir hırsı var o çocuğun. Burcu Güneş'in sesini beğeniyorum.’’
Kiminle filmle çevirmek rüyasıydı?
- ‘‘Anthony Hopkins'le film çevirmeyi çok isterdim, o da sinemayı bırakmış. Yazık ki yetişemedim.’’
Ayşegül dobra kadındır, sevgilisi olmak istediği dünya starının adını söyler.
- ‘‘Jeremy Irons. Bayılıyorum ona, yavrum.’’