Define bulup zengin olamadı kitabını yazıp deşifre oldu

Güncelleme Tarihi:

Define bulup zengin olamadı kitabını yazıp deşifre oldu
OluÅŸturulma Tarihi: Nisan 19, 2003 00:00

Defineci deyince insanın aklına R.L.Stevenson'un romanlarındaki gibi ÅŸiÅŸman, saçları arkadan toplu, tek gözü bantlı ve elinde kürek olan karikatürize edilmiÅŸ tipler geliyor. Hele benim gibi, her gün evinizden iÅŸinize giderken dedektör satan bir firmanın ‘‘Define Avcısı’’ tabelası gözünüze çarpıyorsa, definecilere ait merakınız da arttıkça artıyor. Ben daha önce de birkaç define avcısı tanımış ve sormuÅŸtum. Ama ‘‘Hanfendi! Defineciler konuÅŸmaz’’ zılgıtını yedikten sonra da vazgeçmiÅŸtim. Ama bu konudaki merakım hiç dinmediÄŸi için, bir gün bir defineciyle röportaj yapma isteÄŸim hiç azalmamıştı. 55 yaşındaki öğretmen emeklisi Ä°brahim Kılınç'ın Selis Kitapları'ndan çıkan ‘‘Saklı Umudun PeÅŸinde’’ isimli kitabını gördükten sonra, nihayet yaÅŸadıklarını anlatan bir defineciyle konuÅŸabilecek ve merak ettiklerimi sorabilecektim: Define haritalarını nerden bulurlar? Hazine ararken karşılaÅŸtıkları tehlikeler nelerdir? Tuzaklar var mıdır? Halüsinasyonlar görürler mi? Etraftakiler onlara deli gözüyle mi bakar? Hiç hazine bulmuÅŸlar mıdır? Ve dahası aÅŸağıdaki röportajda.Define arama iÅŸine ne zaman, nasıl bulaÅŸtınız?- Babam 1960 yılından beri define arardı. Bir arkadaşı babama bazı haritalar vermiÅŸ. Bu haritalar, Osmanlı'yı ekonomik yönden çökertmek isteyen Roma Katolik kilisesi tarafından Ä°stanbul'a gönderilen, eÅŸkıya Volçan'a ait haritalarmış. Volçan, Osmanlı topraklarında 20 yıl eÅŸkıyalık yapmış ve 436 ton Osmanlı altını saklamış. Bütün definecilerin hedefi Volçan'ın sakladığı bu altınları bulmaktır. Ondan sonra da Lefter, Niko ve Topal Manol'un sakladığı altınlar gelir.Babanız bir hazine bulmuÅŸ mu diye soracağım ama, bulsa siz hálá arıyor olmazdınız herhalde...- Babam 30 sene aradı ama hiçbir ÅŸey bulamadı. Peki siz bir ÅŸey bulabildiniz mi? Zengin misiniz?- Dünyanın en zengin adamıyım çünkü hayatı yaşıyorum. Bir daÄŸa gider çadırımı kurarım, maÄŸarada ateÅŸimi yakarım, çayımı da demlerim, canım istediÄŸi kadar yatar kalırım orda tek başıma. Ama param yok, son paramı biraz önce buraya gelirken taksiye verdim.Hiçbir ÅŸey bulamadınız mı?- Buldum. BulduÄŸum hazineler Türkiye'yi ekonomik krizden kurtaracak kadar fazla. Toprak altından çıkarmadım çünkü çıkarsaydım çarçur edilecekti ve ben de kaçakçı konumuna düşüp hapis yatacaktım.Çok vatanseversiniz ve hazineleri bu nedenle çıkarmadınız. DoÄŸru mu anladım?- Bu hazineler devletin hakkı. Gazeteye konuÅŸuyorum, cici görüneyim diye mi böyle söylüyorsunuz?- Hayır. Tespit ettiÄŸim altınlar Anıtkabir'in önündeki meydanı bile doldurur. Hazinelerin olduÄŸu yerleri açıp, sonra da kapattım. Devlet bana bulduklarımdan hak vereceÄŸine dair garanti versin, beraber kazarız.Gerçekten bu söylediÄŸinize inanıyor musunuz?- Ä°ÅŸin içine girince, elimdeki haritalardaki bazı iÅŸaretleri, 4-5 metre toprak altındaki dehlizlerde bulunca iÅŸin ciddiyetini kavradım ve inanmaya baÅŸladım.Kaçak kazı yapıyorsunuz. Başınız hiç derde girmedi mi? - Hayır. Ama bir istihbarat görevlisi iki yıl benim yanımda, peynir üzüm yiyerek birlikte kazı yaptı. Onun MÄ°T'te çalıştığını sonradan öğrendim. Ä°stihbaratçılar hazinecileri boÅŸ bırakmaz. Ee, iki yıl kazdı da ne oldu?- Aman bunların bir ÅŸey bulacağı yok, dedi ve gitti.Kazıları gece mi yapıyorsunuz?- Evet ama gündüz de oluyor. Hayalperest, maceraperest, açgözlü, tutkulu, deli. Hangisi sizsiniz?- Definecilerin kimi sadece kahvede lafını, kimi sessizce kimseye söylemeden bu iÅŸin avcılığını, kimi de nam olsun diye en zor hazineleri bulmaya adar kendini. Türkiye'de artık 3-4 metrede kolayca çıkarılacak hazine yok. Hepsi çıkartıldı. Kolay bulunan paralara defineciler ‘‘müjdeler’’ adını verir. Artık bunlar yok. Hepsi daha derinde. Ben gerçekçiyim. Ben de sizin gibi define iÅŸinin hayal olduÄŸunu düşünüyordum baÅŸlarda. Çünkü babam 30 yıl uÄŸraÅŸmış ve bir ÅŸey bulamamıştı. Bu uÄŸurda her ÅŸeyini kaybeden insanlara bu iÅŸin yalan olduÄŸunu kanıtlayayım diye baÅŸladım ama Volçan'ın haritalarındaki bazı gerçeklere ulaşınca inandım. O haritalardaki birçok iÅŸareti buldum. Peki bu haritaları nerelerden temin ettiniz siz?- Babama bir arkadaşı vermiÅŸti. Sonra benim bir arkadaşım Bulgar bir devlet adamından birkaç harita aldı. Ama bu iÅŸin öyle suyu çıkarıldı ki, hapishanelerde bazı uyanık mahkumlar, canları sıkıldıkça harita çizip para karşılığı satıp ticaretini yapıyorlar. Bunları gerçek sanan defineci çok.Define arama iÅŸine kafayı takanlar daha ziyade hangi mesleklerden?- Tanıdığım emekli subay ve polislerin çoÄŸu define arar. Cinci, üfürükçü hocaların tamamı definecidir. Gece tenha yerlerde kazı yapıyorsunuz, halüsinasyon gördüğünüz olur mu?- Ben halüsinasyon görmedim ama gören arkadaÅŸlarım oldu. Beyaz sakallı yaÅŸlı adamlar, ışık gördüklerini söyleyenler var.Bütün bu anlattıklarınızdan sonra sizce ÅŸu an hakkınızda ne düşünüyorum?- Kafayı yemiÅŸ diye düşünüyorsunuz deÄŸil mi?DEFÄ°NECÄ°YÄ° BEKLEYEN TEHLÄ°KELERHazineye giden yolda düşeceÄŸin tuzaklar en büyük tehlikedir. Büyük hazineler en az 15 metrededir ve oraya ulaÅŸana kadar pek çok tuzakla karşılaşırsınız. Buralara tünellerden gidilir. Bu tünellerde tuzaklar kuruludur. Mesela tavandan taÅŸ düşebilir, döner merdivenler olur, bastığın yerden derin bir mahzene düşebilirsin. En tehlikelisi oktur. Karanlık tünelde giderken farkında olmadan bir yaya basarsın ve bir oku harekete geçirirsin. Bu ok belki 1000, belki 1500 yıl önce domuz yağıyla yaÄŸlanmıştır ve zehirlidir. Domuz yağıyla yaÄŸlandığı için etkisini kaybetmez. Saplanıp öldürmesinin dışında, bir yerinizi çizse bile o zehir kana karışıp en fazla yarım saat içinde öldürür insanı. Hazine ararken ölen bir kiÅŸi biliyorum. DiÄŸer bir tehlike de maÄŸaraların içindeki hidrojen peroksid gazıdır. Bu öldürücü bir gazdır. Bir de bazen altınların üzerine serpilen zehirler vardır ve buna karşı da çok dikkatli olmak gerekir. Bazen paranın kendi oksidi bile çarpar insanı. KaplumbaÄŸanın biri güneye biri batıya bakıyorduHaritada tespit ettiÄŸim bir yeri 1 metre kazdıktan sonra, bir küp dibi buldum. Bu bir iÅŸarettir. 3,5 metreye indiÄŸim zaman taÅŸa oyulmuÅŸ iki tane kaplumbaÄŸa kafası çıktı. KaplumbaÄŸanın biri doÄŸudan batıya, diÄŸeri kuzeyden güneye bakıyordu. Güneye bakan kaplumbaÄŸanın sol gözü kör olarak tasvir edilmiÅŸti, 4 metreye kadar kazdım ve bir sığır ayağı oyulmuÅŸ baÅŸka bir taÅŸ gördüm. Sığırın ayağının yanında da bir insan ayak bileÄŸi oyulmuÅŸtu. 1 metre daha kazdıktan sonra bu kez bir sol ayağı rastladım ve ayağın ucunda baÅŸ aÅŸağı giden bir yılan yapılmış. Bu bir iÅŸarettir. Çünkü yılan nereye gider? Yuvasına gider. Hedef gösteriyor yani. Derinlik 11 metreye ulaÅŸtığında yanımdakiler usanmıştı ve sadece iki kiÅŸi kalmıştık. Biz de yorulup ertesi güne bırakmıştık. O gece rüyamda, bir dağın üzerinde bizi gözetleyen birileri olduÄŸunu gördüm. Uyandığımda aklıma bir albayın söyledikleri geldi. Radarla her ÅŸeyi izleyebildiklerini söylemiÅŸti. O sabah köylülerden biri gelip jandarma sizi gözetliyor deyince, kazı yaptığım yeri kapattım. HANGÄ° Ä°ÅžARET NE ANLAMA GELÄ°YOR?Ä°stavroz: Yemin iÅŸaretidir. Parayı saklayanlar genelde Hıristiyanlardır. Bu iÅŸaretin olduÄŸu yerde mutlaka altın vardır. Ä°stavroz oyma ise Bizans, kabartma ise Roma'nın son dönemine aittir.MaÄŸara Ä°ÅŸaretleri: Ya C ya da U ÅŸeklindedir. Bu iÅŸaretlerin yanında bir de yuvarlak varsa, o dolunay anlamına gelir. Bunun anlamı burada bir maÄŸara var ve içi dolu demektir. Dört köşe bir oyuk, boÅŸ bir oda anlamına gelir. Ama onun yanında mutlaka dolu bir oda daha vardır ve onun bulunması gerekir.Yılan: Kayanın üzerine çöreklenmiÅŸ ÅŸekilde yapılan bir yılan varsa, altın o yılanın altındadır. Yılan kayanın üzerinde iki büklüm olmuÅŸ ve ileri bakıyorsa, para iki yerde vardır. Yılan aÄŸzını açmış, dilini çıkarmışsa, bu paranın tehlikeli olduÄŸunu gösterir.KaplumbaÄŸa ve Kirpi: Her ikisi de büyük hazinenin iÅŸaretidir. Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!