Damdaki protokol

KONSERDEN FOTOĞRAFLAR

Önceki akşam Avea Hitt Prodüksiyon organizasyonuyla Harbiye Açık Hava'da sahne alan İbrahim Tatlıses'i izlemeye gelenler arasında  öyle bir  protokol vardı ki; imparatorun özel davetlisi olarak gece boyunca konseri Harbiye Açıkhava’nın duvarlarının üzerinden izlediler. Açıkhava’nın  yanına yapılan ek binada çalışan şantiye işçilerini gündüz fark edip gece konsere çağıran Tatlıses “işte asıl dinleyiciler orada damdakiler” dedi.

Sünnet çocuklarının ışıltılı takım elbiselerini andıran beyazlar içinde “Mutlu ol yeter” ile sahneye çıkıyor, İmparator.  Kalabalık içerisinde Açıkhava’nın tepe duvarında izleyenleri gösterip “Damdakiler” dediği davetlilerini gösteriyor. Açıkhava sahnesinin arkasındaki inşaatın işçileri... Öğlen yaptığı ses provasında onları görünce, konsere davet etmiş Tatlıses. Yer olmadığı için de, yukarıdan izlemelerine olanak sağlamış. 100’e yakın şantiye işçisi ister istemez akıllara İbrahim Tatlıses’in keşfedilme hikayesini getiriyor. Vaktiyle aralarında çalışan Tatlıses için belli ki en protokol onlar.

Punk halay başı
Harbiye Açıkhava’ya dışarıdan bir gözle bakıldığında ağzına kadar dolmuş taşmış gibi bir görüntü var. Bağrı açık gömlekli delikanlılarla, takım elbiseli metroseksüeller; mini eteklilerle, türbanlılar herkes yan yana. Üstelik “Ben her gece sarhoşum”u söylerken herkes sarhoş. Herkesi bir kabın içinde yan yana harmanlıyor; kürtçe de söylüyor “Annemden öğrendiğim lehçe ile söyledim” deyip Şemmame’yi patlatıyor. Kimse yuhalamıyor, aksine bir çok kişi eşlik ediyor şarkıya. Arabesk damarını bulup içine işlediği herkesin ruh hali değişiyor. "Ağlamaz" denilen adamlar, ağlıyor; oynamayı bilmem diyenler  oryantal kesiliyor. Hatta öyle bir zerk ediyor ki nameleri; dışınızda punk imajı, içinizde Anadolu ateşiyle bir anda halay başı oluyorsunuz.
 �

Didem’in titremesi, Hüsnü’nün Klarneti, Tatlıses’in gözyaşları
İbo’nun sahnesinde olmazsa olmaz dansöz çıkıyor ikinci yarıda. Gerçi “Didem” için dansöz demek hafif kalabilir. Zira, yaklaşık 15 dakikalık performansı boyunca kıvrım kıvrım kıvrılıp, tir tir titriyor karşımızda. Hata bir ara vücudunda öyle bir titreme oluyor ki sahnede elektirik kaçağı var sanıyoruz. Ne bir gram ter görüyoruz ne de uzun fönlü saçları bozuluyor Didem’in. İkinci yarıya Dore ceket, kravat ve siyah pantolonla çıkan Tatlıses sahneye gecenin sürpriz ismi olan Hüsnü Şenlendiriciyi çağırıyor. Bir kot pantolon, bir gömlek ile sahneye çıkan Şenlendirici “Yalnızım Dostlarım”da çalmak için özellikle rica etmiş Tatlıses’e. Oldukça bitkin, gözaltı morlukları, kirli sakalıyla üzgün bir şekilde çalıyor klarneti. Birlikte müthiş bir düet yapıyorlar. Tüylerimiz diken diken dinliyoruz şarkıyı başta İbrahim Tatlıses olmak üzere bir çok kişi göz yaşlarına hakim olamıyor. Gece boyunca hem güldürüyor, hem ağlatıyor İbo. telefonlarına sarılıp ailelerine şarkı armağan edenlerin devri kapanmış artık. 3G'den sonra bir bilet parasında 5 kişilik aile canlı canlı izliyor konseri. Sahneye 35 kişilik ekiple çıkan Tatlıses, eski yeni hit olmuş bir çok şarkısını söylüyor. ”Bir kulunu çok Sevdim” “Dertler Derya olmuş”, “Kurşuna gerek yok sözlerin var ya” “Acı gerçekler” gibi şarkılarının yanı sıra “Ağrı Dağın Eteğinde” ve “Kim çeker seni”yi de söylüyor ve halaylarla güle oynaya yolluyor bizi evlerimize.

DİZ ÇÖKTÜ
Seyirciye saygıda kusur etmeyen İmparator “sizin önünüzde eğilmeyeceğim de kime eğileceğim” deyip diz çöktü.