Daha iyi bir senaryo olmalıydı o yüzden Atatürk’ü oynamadım

Son James Bond Daniel Craig, başrolünü oynadığı "Altın Pusula" filminin Cannes’da düzenlenen özel gösteriminde Hürriyet’e konuştu. Tam bir Atatürk ve Türkiye hayranı olan Craig, Atatürk rolünü neden geri çevirdiğini, "Ona hayranım. Ancak gelen senaryo zayıftı. Bu çok daha iyi bir senaryoyu hak eden bir konu" sözleriyle özetledi.PHILIP Pullman’ın 14 milyon satan "His Dark Materials" adlı üç ciltlik romanından uyarlanan "Altın Pusula" (The Golden Compass) filmi için Cannes Film Festivali’nde özel bir gösterim yapıldı. 260 milyon dolarlık bütçesiyle şimdiye kadar çekilmiş en pahalı film olarak kabul edilen ve aralık ayında tüm dünyada aynı anda vizyona girecek olan "Altın Pusula"da başrolleri Eva Green ve Nicole Kidman ile paylaşan Daniel Craig, arkadaşımız Mevlüt Tezel’e konuştu. Tam bir Atatürk hayranı olduğunu belirten ve Türkiye’yi şaşırtıcı derecede yakından takip eden Craig, Atatürk rolünü neden geri çevirdiğini de samimi sözlerle açıkladı. İşte o röportaj:

Modern Türkiye’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ü oynayacağınız Türkiye’de bir ara çok konuşuldu. Öncelikle Atatürk’ü tanıyor musunuz? Ya da onun hakkında görüşlerinizi alabilir miyim?

Elbette kendisini tanıyorum. Hatta onun hayranıyım. Atatürk’ü oynamak için teklif aldım. Hatta bana senaryo da geldi. Ancak senaryo zayıftı. Beğenmedim. Bu, çok daha iyi bir senaryoyu hak eden bir konu.

Hayranı olduğunuzu öğrenmek çok güzel...

Evet, çok ciddiyim, onun hayranıyım. Hatta şu aralar Türkiye’de düzenlenen mitinglerin çok heyecan verici olduğunu söyleyebilirim. Mitingler, demokrasi adına önemli gelişmeler. İnsanlar tepkilerini dile getiriyor. Onlara hak veriyorum. Ben açıkçası Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne girmesini istiyorum.

Atatürk’e çok benzetildiğinizi biliyor musunuz?

Ben benzeyip benzemediğimin farkında değilim ama bu tür açıklamaları ben de duydum.

Altın Pusula filminden bahsedelim... İsviçre’deki çekimler nasıl geçti?

Bayağı zorlu bir çekim süreci yaşadık. Soğuk hava ve kar yağışı yüzünden bazen birkaç gün otele kapandığımız oldu. Dağın başında bir yerde çekim yaptık. Helikopterle çekime gidiyorduk. Bazen hava o kadar kötü oluyordu ki, helikopter bile iki-üç gün uçamıyordu. 60 kişiyle sette mahsur kaldığımız bile oldu. Oyunculuk için her türlü zorluğa katlanırım.

Philip Pullman’ın "His Dark Materials" üçlemesinin fanatiği olduğunuzu biliyoruz. Altın Pusula’da rol almanızda bu romanın etkisi oldu mu?

Evet oldu. Pullman’ın romanlarını severek okudum. Hatta tüm seriyi baştan sona üç kere okudum diyebilirim. Bana teklif gelince de hiç düşünmeden bu filmde oynamayı kabul ettim. Altın Pusula her ne kadar çocuk kitabı olarak geçse de yetişkinlere de sesleniyor. Otoriteye, baskıcı rejimlere ve bağnazlığa karşı sağlam eleştirilere yer veriyor.

Nicole Kidman’la uyumunuz nasıldı?

Müthişti. Nicole ile birlikte kamera karşısına geçmek inanılmaz zevkli. Tabii aramızdaki uyumun bir diğer nedeni de onunla çok iyi dost olmamız.

Sizi biraz daha zayıflamış gördük...

Bond’un çekimleri bittikten sonra bir süre daha spora devam ettim. Sonra üç ay ara verdim.

Altın Pusula’da da James Bond’da olduğu gibi aksiyon sahneleri var mı?

Tabii Bond’daki kadar değil ama biraz var. Lord Asriel’in Kuzey Kutbu’na yaptığı yolculuktan sahneler var. Bu film aksiyon tutkunlarını çekecek gibi.

Kitapta Hıristiyanlığa dair yapılan eleştiriler filmde yer alacak mı?

Bence Pullman, otoriteye ve baskıcı rejimlere karşı.

Peki Pullman sizden memnun mu?

Öyle olduğunu söyledi. (Gülüyor)

Bond olmanın en güzel yanı neydi?

En güzel yanı... 600 milyon dolar gişe hasılatı yapmak olabilir mi? Şaka bir yana, gişesi ne olursa olsun iyi bir film yapmanın rahatlığı içindeyim. Daha iyisi olamazdı. Gişenin de iyi olması mutluluğumu ikiye katladı. Şimdiki görevimiz daha da iyisini yapmak. İşin zor kısmı da burada başlıyor.

Bond başarısından sonra her filminin iş yapacağı garanti olan biri olduğunuzu düşünüyor musunuz?

(Gülüyor) Olmamayı tercih ederim. Ortada bir popülarite varsa bile bunu kaliteli filmlerde kullanmak isterim. Önemli olan kaliteli projelere imza atmak. Sinema tarihi bir anda zirveden tepe taklak aşağı düşen oyuncularla dolu.

Bond’u oynayacağınız açıklanınca çok eleştiri aldınız. Ancak film vizyona girince en ağır eleştirileri yapanlar bile oyunculuğunuzu göklere çıkardı.

Evet, ilk başlarda önyargılı eleştirilerle karşılaştım. O günleri sadece kendimi işime vererek atlattım.

HAYIR BU KEZ SOYUNMUYORUM

Birbiri ardına yeni filmlerde rol alıyorsunuz. İşi ön plana alan bir yaşam felsefeniz mi var?

Oyunculuk çok farklı bir meslek. Bu işi severek yaptığınızda yaşadığınız yoğunluğun pek bir önemi kalmıyor. Açıkçası ben bu işi tadını çıkararak yapıyorum. Milyonlara hitap etmek, her gün farklı bir ülkede olmak keyifli bir durum.

Siz güzel kadınlarla ülke ülke gezerken kız arkadaşınızın işi zor olsa gerek...

(Gülüyor) Bu soru muydu yoksa beyan mı?

Espriyle karışık bir soru. Galiba kız arkadaşınız kıskanç değil. Yoksa Nicole’ü de mi kıskanmıyor?

Espriler devam edecek galiba! Nicole ile çok iyi arkadaşız ve her ikimiz de sorumluluklarının bilincinde olan insanlarız. Altın Pusula’nın çekimlerinde Nicole, Sydney’e gidene kadar çok iyi vakit geçirdik.

Bu soruyu da kadın hayranlarınız için soruyorum. Altın Pusula’da James Bond’daki gibi kadınların ilgisini çekecek sahneler var mı?

(Gülüyor) Galiba kumsal ve deniz sahnelerinden bahsediyorsunuz. Espriyle karışık herkes bu soruyu soruyor. Özellikle de kadınlar "Soyunacak mısınız?" diye soruyorlar. Sanki sürekli çıplak geziyorum! Hatta İngiltere’de herkes çıplak geziyormuş gibi hep bu soruyla karşılaşıyorum. Film Kuzey Kutbu’nda geçiyor ve hayır, soyunmuyorum.

Türk futbolu çok güçlü

Sizinle ortak bir yönümüz var. Her ikimiz de Liverpool taraftarıyız...

Ciddi mi? Türkiye’de de Liverpool taraftarlarının olması çok güzel. Umarım final maçını da alırız.

Cumhuriyet mitinglerini bile takip ettiğinize göre Türk futbolu hakkında da görüş sahibi olmalısınız.

Türk futbolu gerçekten güçlü. İngiltere’yle maçlar çok çetin geçti. Ancak sizde benim anlamadığım bir sinirlilik hali var.

"Altın Pusula" filmindeki Lord Asriel rolü için sakal bırakan Craig, rol arkadaşı Eva Green ile birlikte. Craig "Sakalla kendimi biraz garip hissettim ilk başlarda ama sonradan alıştım. Hoşuma gidiyor." diyor.