Suat KAVUKLUOĞLU
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 08, 2004 01:06
Rock severler onları Bronx gecelerinden tanıyor. Beyoğlu’nun ismi en öne çıkan gruplarından Gripin, nihayet kendi şarkıları ile sahnede. Birol Namoğlu (solist), Evren Gülçığ (bas gitar), Murat Başdoğan (gitar), İlker Baliç (davul) ve Arda İnceoğlu’ndan (klavye) oluşan Gripin, yıllarca cover söyledikten sonra şimdi kendi besteleri ve sözleriyle bizlerle.
Vega’nın solisti Deniz Özbey’in ‘Üç’ isimli parçada vokal yaparak gruba destek olduğu albümde grup üyelerinin neşeli hallerinin aksine oldukça depresif şarkılar var. Gripinciler bu hızlı gelişmeler karşısında şaşkınlar ama bestelerini insanlarla paylaştıkları için de keyiflerinden geçilmiyor.
Gripin adının nasıl bir veriliş hikayesi var? Ne anlatıyor bu isim?
-B.N. Gripin kutularının üzerindeki kadın figüründen etkilenerek bu ismi koyduk. Biz yaptığımız müziği o kadının hüznü ile bağdaştırdık hep. Son olarak da ismin sonuna bir kesme işareti ekledik. Gripin’ kelimesi İngilizce’de mide sancısı demek. Bizim şarkılarımız da böyle bir ruh hali içinde olduğu için bu anlamla da uyuştu yaptıklarımız.
Hayatlarınızda sadece müzik mi var?
- E. G: Ben aynı zamanda bir reklam ajansında çalışıyorum. Gitaristimiz Murat, Mimar Sinan’da iç mimarlık son sınıfta. Davulcumuz İlker, İstanbul Üniversitesi’nde İngilizce İktisat öğrencisi. Klavyecimiz Arda da Kocaeli Üniversitesi’nde kimya okuyor.
B. N. : Ben de metalurji mühendisliği yapıyorum. Tabii ikisi bir arada epey zorluyor bizi.
Albümün adı Hikayeler Anlatıldı. Kimlere anlatıldı bu hikayeler?
- B.N.: Belli bir kitleye gidecek şarkılar yaptık diyemeyiz. Çünkü biz de çok değişik şeyler dinliyoruz ve bu yaptığımız müziğe yansıyor. Çok farklı müzikler dinleyenler bu albümde kendilerine yakın bir şeyler bulacaklar.
Nasıl bir uyum var aranızda?
- B.N. : Şaşıracaksınız ama genelde hiç aykırı sesler çıkmıyor aramızdan. Tabii ki farklı düşündüğümüz noktalar olabiliyor ama onlar da eksik bir şeyleri tamamlıyor. Mesela İlker’in fusion caz dinliyor olması parçalara çok hoş bir renk katıyor. Pozitif bir çizgide eriyor bütün farklılıklar.
Üç adlı şarkıda Vega’dan Deniz’in vokali var.
- M.B.: Deniz sağolsun kırmadı bizi ve söyledi. Çok da güzel oldu. Tüylerim diken diken oluyor dinlerken. Bu parçanın bir başka özelliği de Gripin’in yaptığı ilk şarkı olması.
Müzikal anlamda ne kadar içinize sindi bu albüm? Kayıtlardan memnun musunuz?
- E.G.: Albümü yapmadan önce Grgdn’la masaya oturduk ve isteklerimizi belirttik. Onlar da bize çok destek oldular. Zaten Grgdn de yeni ve bağımsız bir şirket, Gripin ilk albümleri. Tamamen bağımsız bir ortam sağladılar bize. Prodüktörümüz Haluk Kurosman’ın çok yerinde birkaç müdahalesi oldu. Onun dışında kafamıza göre takıldık. Sonuçta da içmize tamamıyla sindi.
Ne bekliyorsunuz bu albümden ve bundan sonrasından?
- M.B.: Maddi tatminin bu ülkede, böyle bir müzikle çok da olamayacağını biliyoruz. Bu şarkıların insanların hayatları içinde bir yer edinmesi bize çok keyif verir. Hele ki albümü dinleyenler gizlediğimiz ayrıntıların, küçük bağlantıların farkına varırsa, aldığımız tatmin birkaç kat artar. Bir de yakın gelecek hayali olarak dolu bir Açıkhava’ya konser vermek istiyoruz.
Çok pozitif adamlara benziyorsunuz ama albüm çok depresif öğelerle dolu? Nasıl bir tezatlık bu?
- E.G.: Çok eğlenceli adamlarız ama şarkıların çıktığı zamanlar genelde dibe vurduğumuz zamanlar olduğu için olsa gerek.