Güncelleme Tarihi:
Geçen ay bir single daha çıkardınız. Uzun süredir albüm yerine single’ı tercih ediyorsunuz, neden?
- Albümiçin beklemek gerekiyor, hayat ise hızlı akıyor. Artık eskisi gibi değil, her şey hızlı gidiyor. Bir albüm için aşağı yukarı üç sene gerekiyor, o zaman da dinleyenler “Neredesin?” Diyor.
Tek neden bu mu?
- Albümler zaten satmıyor da artık... Ben insanlara armağan olsun diye yapıyorum. En son “Derindekiler” albümümde üç boyutlu klipler çektim, bunların maliyetini de satışa yansıtmadım.
Sebep?
- Müziği çok seviyorum, benim derdim müziğimi insanlarla paylaşmak. Neredesin dediklerinde, buradayım demek gerekiyor.
Hem “Albüm satmıyor” diyorsunuz hem de albüm almayan dinleyicilere armağan niyetine single sunuyorsunuz!
- Almamalarının mantıklı bir nedeni var. Mantık değişiyor, her şey dijital üzerinden yürüyor. Şimdi “Aman çok sattı” denen albümün bile satış rakamı 30 binlerde. Allah’a şükür yıllar içinde bir birikim de yaptık. Satmıyor diye albüm yapmamayı doğru bulmuyorum. Bundan 100 yıl öncesine gidelim, ozanlar hiç para almıyordu.
Bir yandan da hayatı idame ettirmek lazım ama... Sizin de yanınızda çalışan insanlar ve iki çocuğunuz var.
- Konserler veriyorum, onlardan tabii ki para kazanıyorum. Bu da en azından şun an için yeterli. Bir de eşimle “Düşyeri” adlı bir çizgi film stüdyomuz var.
PARA BİRİKTİRMEK İNSANI YOZLAŞTIRIR
Oradan para kazanıyor musunuz?
- “Pepe” bugün inanılmaz bir noktaya geldi ama onun öncesinde beş altı yıl hem manevi hem de maddi olarak ciddi bir yatırım yaptık biz bu işe... Hep çalışıyoruz. Zaten fikir olarak ev sahibi olmaya karşıyım. Bazı insanlar 50 daire alır, sonsuza kadar onun geliriyle yaşarlar. Benim tabiatımda böyle bir şey yok.
Sizin tabiatınız nasıl?
- Her daim çalışmaya devam etmen lazım. Parayı bir yerde biriktirmeyi sevmiyorum. Bunun insanı yozlaştırdığını düşünüyorum.
Rock’çı düşünce tarzı mı bu?
- Dünyada rock müziği biraz popa kaydı ama en azından Anadolu rock’çısının böyle olması gerekiyor.
Anadolu rock popa yaklaşmadı mı?
- Zaten Anadolu rock’çı pek kalmadı ki...
Doğru söylüyorsunuz, bir siz bir de Haluk Levent diyebiliriz sanırım...
- O bir furyaydı. Rock’ın daha duyarlı ve altı dolu bir müzik olması gerekiyor. Sözlere herkes yansıtamayabilir ama kültürlü, aklı başında, sanattan anlayan insanların müziğiydi rock. Şimdi biraz daha farklı. Son gündemi de düşünmek lazım, bir takım arkadaşlarımız ne kadar duyarlı olduklarını gösterdiler. Bence doğru insan modeli, ekonomik birikim yapan insan değildir.
Neden, insanların geleceklerini güvence altına almak istemesi yanlış mı?
-Geleceğinizi güvence altına alması gereken devlettir, siz değil. Bu tam bir kapitalist anlayış. Herkes kendi şahsi geleceğini güvence altına alırsa, birilerinin geleceği güvence altında değil demektir.
Böyle bir devlet var mı?
- Böyle bir devlet bilmiyorum ama biz yapmalıyız. Sonuçta insanlığın oraya doğru gitmesi gerekiyor.
GEZİ OLAYLARI BENİ UMUTLANDIRDI
Oraya doğru gidiyor mu peki insanlık?
- E, ben son günlerde umutlandım açıkçası. Ki normalde çok umutsuz bir insanımdır.
Umutsuzluğunuzu diğer röportajlarınızda da dile getirmişsiniz. Bir de “Millet olarak ikiyüzlüyüz, geri kalmışız” gibi şeyler söylemişsiniz.
- Yok, artık umutlandım. Biraz da milleti uyandırmak için söyledim onları yıllarca. Sanatçılar “Aman halka bir şey söylemeyelim” derler, ben söyleyen adamım. Hep kendini düşünürsen yok olursun, diğerlerini de düşünmen lazım. Bireysel değil toplumsal yaşamak gerek.
Bu sert söylemler, ters tepmedi mi? Dinleyici kitlesinden olumsuz geri dönüşler almadınız mı hiç?
- Hiç ters tepki gelmedi, aksine hep olumlu geri dönüş oluyor. Bunları söylerken amacım insanları düşünceye sevk etmek, düşünenlerin sayısını artırmaktı. Kötü bir niyet yok ki...
Size umut veren tek şey Gezi Parkı olayları mı oldu?
- Evet, kimse bu şekilde bir pasif direniş beklemiyordu. Bu gurur duyulacak bir şey.
DÜNYAYI ŞEYTANLAR YÖNETİYOR
Siz gittiniz mi parka?
- Henüz gitmedim, belki bugün giderim. Reyhanlı’daki patlamalardan sonra iptal olan konserlerim vardı, İstanbul dışında ücra yerlerde. Dört beş defadır ertelenen konserlerime gitmek zorundaydım ama gönlüm Taksim’de...
Öncesinde neden gitmeyi düşünmediniz?
- Geçen hafta da konserlerim vardı. Bir de tabii ki herkes gitsin ama bu hareket halkın elinden alınıp başka bir boyuta getirilmemeli. Sadece partiler ya da illegal örgütler bazında söylemiyorum bunu...
İki çocuğu olan bir babanın hiç umudunun olmaması da kötü değil mi?
- Şimdi işin rengi biraz değişti. Benim umutsuz olma sebebim, büyük halk kitleleri dünyada neler döndüğünü bilmeden yaşıyor. Dünyayı şeytanların yönettiğini bile bile umutsuz olmamak zor. Dünyanın bir ucundaki para babaları, dünyanın kan revan içinde kalmasını seyrediyor. Bu yüzyıllardır böyle devam ediyor. Okuyan, gören için bunlar komplo teorileri değil, gerçek.
İleride çocuklarınızın nasıl bir ülkede yaşamasını istersiniz?
- Tam bağımsız bir dünyada, tam bağımsız bir Türkiye’de, tamamen özgür bir ortamda yaşamalarını istiyorum. John Lennon’ın “Imagine” şarkısında olduğu gibi bir dünya; kimsenin kimseye bir şeyler dayamadığı bir ortamda yaşasınlar. Bu olur mu derseniz, olmak zorunda. İnsanın iç dünyası her türlü şeytanlığı barındırıyor olabilir ama çoğunluk sevgiden yanadır.
DİRENİŞLE İLGİLİ ŞARKILAR YAPABİLİRİM
Bundan sonra albüm yapmayı hiç mi düşünmüyorsunuz?
- Elimde biriken şarkılarım var, kasım ayında onlardan bir albüm yapmayı düşünüyorum. Beni her zaman toplum yönlendiriyor. Bu direnişten de çok etkilendim. Bununla ilgili şarkılar yapabilirim.
Az önce rock müziğin değişiminden söz ettiniz, sizin müziğiniz hiç değişmedi mi?
- Yok, ben ilk gün bir müzik yaptım o müziğimin kökenlerini de söyledim. Hâlâ o müziği devam ettiriyorum, toplumda da zaten böyle kabul gördüm. Türk rock müziğinin böyle olması gerektiğini savundum.
BEN BEDDUA ETMEM
Son single’ınızın adı “Beddua”... Bunu sadece aşk şarkısı olarak mı alalım, yoksa başka konularda da mı ahınız var?
- Şarkı benim değil, Aysuda Zeren’in şarkısı. Onun başından geçen bir konu. Ben yıllarca bu şarkıyı söylemedim. Çünkü ben beddua etmem.