Çocukların dekoratörü

Güncelleme Tarihi:

Çocukların dekoratörü
Oluşturulma Tarihi: Ocak 03, 2004 01:32

Çocuğunuzun odasında bir çiftlik mi kurmak istiyorsunuz, duvarlarında kanatlarında gerçek tüyler olan melekler mi, çocuk yuvanıza veya hastanenize sadece küçükler için yaratılmış bir kafe mi? Ceyden San dilerseniz tüm mekanı, dilerseniz yalnızca bir kısmını bambaşka bir dünyaya çeviriyor.

K.İ.D.S yani Küçükler İçin Dekoratif Sanatlar adıyla bu işi profesyonel olarak yapıyor. Yaptığı işi ‘‘Çocuklar için temalı mekanlar tasarlamak’’ diye özetliyor. Evler dışında Kemer Country Kids Club, Ankara Armada Alışveriş Merkezi'nin içindeki Magic Land, Ayşe Öner Hamile Eğitim Merkezi gibi yerler de var. Bir de sitesi var: www.kidstasarim.com

Yaptığınız işi nasıl ifade ediyorsunuz?

- Ben çocuklar için temalı mekanlar hazırlıyorum. Tavandan tabana, bir konsept dahilinde tasarlanmış mekanlar. ‘‘Tavandan tabana’’ diyorum, çünkü duvardan zemine devam eden desenler, konuya uygun olarak tasarlanmış özel form ve resimli mobilyalar, hatta bütünleyici tekstil ürünleri ve objeler de işin birer parçası. Renk ve form özgürlüğü, düşünce sınırsızlığı, işimin en güzel tarafı.

Özel bir eğitim aldınız mı?

- Elime kalem verildiği günden beri çiziyorum. Üniversite eğitimi için Amerika'ya gittim ve iç mimari bölümüne yazıldım ama sevmedim. Okulda 'Görsel İletişimler'le tanıştım. Burada yazıdan grafiğe, resimden fotoğrafa, geniş ölçekli bir tasarım bilgisi veriliyordu. Derhal bölüm değiştirdim ve bitirme tezimi de illüstrasyon üzerine, klasik masalları kendi özgün tiplemelerimle çizdiğim çalışmalarla hazırladım. Türkiye'ye döndükten sonra uzun bir zaman reklamcı olarak çalıştım. Bebeğim dünyaya geldikten sonraysa hayal projemi hayata geçirmeye karar verdim. K.İ.D.S işte böyle doğdu.

Çalışmalarınız nasıl şekilleniyor?

- Örneğin bir çocuk yuvanız var ve burayı kalıpların dışında dekore etmek istiyorsunuz. Tasarım aşamasında çocukların güvenliklerini, yaşlarını, cinsiyetlerini, beğenilerini de göz önünde tutuyorum. Tabii işin bir de pedagojik boyutu var. Renk, başlı başına üzerinde durulması gereken bir unsur. Çünkü günümüz bilimi rengin insan psikoloji üzerindeki etkilerini kanıtlamış durumda. Duvarlarda yerine göre panolar yardımıyla, veya farklı malzemeleri duvara aplike ederek işler tasarlıyorum. Zemin dekore edilecekse hijyenik bir malzeme olan PVC veya epoksi üzerine, ya da halıya desen uyguluyorum...

Peki neden çocuklara yönelik?

- Çocuk dünyasının renk ve hayal özgürlüğü beni büyülüyor. Ayrıca kalıplara bağlı kalmaktan hoşlanmıyorum. En sevdiğim kitaplar masal kitapları, esprili yaklaşımlardan hoşlanıyorum. Hayatta hep şartlandığımız gibi bulutların beyaz, denizin mavi olması sıkıcı. Dikkat edin, üstelik öyle değiller de! Bulutların içinde onlarca renk var, aynı şekilde denizde de.

Eskiden çocuk odası denince sadece daha küçük dolap ve yatak akla gelirdi. Sizce ne oldu da çocuklara yönelik mekanlar bu kadar önem kazandı?

- Eskiden çocuklar büyüklerin minyatür birer kopyası olarak görülürmüş. Pedagog ve sosyologlar onların düşünce yapıları, ihtiyaçları ve beğenileriyle yetişkinlerden farklı birer küçük birey olduklarını gösterdi. İşin diğer boyutu ise ihtiyaç ve bununla birlikte gelişen ekonomik pazar. İstanbul'u ele alalım. Büyük ve karışık bir şehir, çocuklar için yeterli kaçış alanı yok, eğlence imkanı az. Parklar düzensiz, güvenliksiz ve pis. Oysa çocuklar 2-8 yaş arasında gelişim evrelerinin en önemli bölümünü yaşıyor. Deniyor, tanıyor, keşfediyor, öğreniyorlar. Dolayısıyla çocuklara hitap edecek alternatif mekanlara ihtiyaç duyuluyor.

Tasarımlarınız nasıl, belli bir tarzınız var mi?

- Kopyalayarak uyarlamaya karşıyım. Ben tamamen kendi özgün karakter ve tasarımlarımla iş yapıyorum. Örneğin çok beğenilen bir çöp adam tiplemem var ve onu deniz kenarı, safari, oyun parkı gibi ortamlarda çok farklı diğer karakterlerle bir arada kullanıyorum. Her yeni işte yepyeni bir dünya yaratıyorum. Tasarımlarım neşeli, duvar resimlerim karikatüristik.

İşlerinizi yaparken pedagoglarla görüşüyor musunuz?

- Uzmanlardan görüş alıyorum. Bir yandan da çocuk psikolojisi üzerine kitaplar okuyorum. Bazı büyük projelerin toplantılarında pedagoglar da bulunuyor ki, olması gereken de bu zaten.

Çocuk ne isterse istesin yapılmalı mı? Örneğin tabancalı, tüfekli, birbirini öldüren kovboylar isteyince de çiziyor musunuz?

- Pedagoglar bunları oyun düzeyinde kaldığı sürece çocukların yaşaması gereken şeyler olarak görüyor.

İşinizi anlatmakta zorlandınız mı?

- İşin tanımını yapmakta zorlanıyorum diyelim. Özellikle belli bir yaşın üzerindekilere. Ne de olsa yeni bir iş kolu yaptığım, henüz hayatımızın tam içinde değil. Tanıtım için fuarlara katılıyorum. Eylül ayında yer aldığım Ad Tasarım Fuarı'ndaki standım büyük ilgi çekti. 18-21 Aralık'ta katıldığım Çocuk Fuarı'nda da...

ÜÇ YAŞINDAN KÜÇÜK ÇOCUKLAR BÜYÜK DESENLERDEN KORKUYOR

Çocuğun güvenliğine ve sağlığına yönelik çok detaylı düşünmek zorundayım. Bu kullandığım boyanın kurşunsuz, yani zehirsiz olmasından, objelerin keskin köşeleri bulunmamasına, zemin kaplamasının kaymaz olmasına kadar giden upuzun bir liste. Üç yaşından küçük çocuklar palyaço, maskeler ve kızgın ifadelerden hoşlanmıyor. Aşırı büyük desenler de tedirgin edici olabiliyor. Çocukların kaç yaşında ve hangi cinsiyetten olursa olsun en sevdikleri şey hayvanlar.

Bebek odalarında bol renk kullanmak göz kaslarının gelişmesine de yardımcı oluyor

Bebek odaları düzenlenirken daha çok annenin beğenisi göz önünde bulundurulur. Ayrıca yeni doğanların görüş mesafesi santimlerle sınırlıdır. Bu mesafe birkaç ay içinde uzar ve bebek renkleri ve formları algılamaya başlar. Dolayısıyla canlı renklere sahip grafik öğeler kullanarak odayı bebeğin de hoşuna gidecek bir alana dönüştürmek gerek. Bu bebeklerin göz kaslarının gelişmesine de yardımcı oluyor.

HANGİ ÇOCUK İÇİN HANGİ RENK DAHA İYİ?

Fiziksel ve ruhsal bir tetikleyici olan kırmızıyı hiperaktif çocukların çevresinde kullanmak yanlış.

Kırmızı ve tonlarını egzersize ihtiyacı olan çocukların odalarında kullanmak doğru.

Mavi, yatakhane veya çocuk odaları için harika, çünkü rahatlatıcı etkisiyle hem uyku düzenleyici hem de sakinleştirici.

Laciverde kaçan mavi depresyon yarattığı için kötü.

Okullar için sarı ideal, başlı başına bir zihin açıcı.

Çocuğunuzu spora yönlendirmek istiyorsanız en güzeli turuncu.

Sevgi açlığı çeken minikler için en iyisi pembe.

İyileştirici ve geliştirici etkisi ile hastaneler için en mükemmeli yeşil.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!