Prof. Dr. Ender PEHLİVANOĞLU
Oluşturulma Tarihi: Mart 22, 2004 01:18
Reflü yani midedekilerin
yemek borusuna geri kaçması sadece yetişkinlerin değil, bebeklerin ve çocukların da sorunu. Konuyla ilgili Marmara Tıp Fakültesi Pediatrik Gastroenteroloji ve Beslenme Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ender Pehlivanoğlu’ndan bilgi aldık:
Reflü hastalığı ne zaman ciddiye alınmalı?
Reflü tekrarlayan, öksürük, hırıltı, bronşit, zatürree, kulak-burun-boğaz hastalıkları gibi solunum sorunlarına, kusma, kilo kaybı, iştahsızlık, beslenme güçlüğü, karın ağrısı, kansızlık, göğüste veya midede yanma, ağız kokusu gibi şikayetlere yol açıyorsa araştırılmalı ve tedavi edilmeli.
Midedekiler neden yemek borusuna kaçar?
Genellikle mide ve yemek borusu arasında yer alan kapakçığı etkileyen bazı durumlarda ortaya çıkıyor. Düzgün çalıştığında, bu kapakçık yutma sırasında açılarak yiyeceklerin mideye geçmesine izin verir. Sonra kapanarak gıdaların geri kaçmasını önler. İyi çalışmadığında (sık veya uzun süre gevşek kaldığında) mide içeriği ve asit yemek borusuna geri kaçabilir.
Hastalığın şiddetini etkileyen faktörler neler?
Bu durum kusmaya, göğüste yanmaya ve besinlerin yemek borusu yoluyla akciğere kaçmasına neden olabilir. Midenin boşalma hızı, mide bağırsakların yapısı ve mide bağırsak sisteminin hareket bozuklukları gibi diğer faktörler reflü hastalığının derecesini etkiliyor.
Kapak kendiliğinden düzelebilir mi?
Bebeklerde bu kapakçık gevşek olabildiğinden reflü sık görülür. Kapakçık geliştikçe çocukların çoğunda 1-2 yaşına kadar reflü yakınmaları ortadan kalkabilir.
Reflüsü olanların hepsi kusar mı?
Hayır. Ancak mide içeriği yemek borusuna doğru hareket ederek yakında bulunan soluk borusuna ve akciğere kaçabilir. Bu da astım, zatürree ve hatta bazı durumlarda ani bebek ölümlerine yol açabilir.
Çocukların gelişmesinde sorun yaratır mı?
Kusma ve iştahsızlık nedeniyle iyi kilo alamadıkları için büyümeleri geri kalabilir. Yemek borusuna kaçan asit, iltihaba ve ileride yemek borusunda yara gelişmesine yol açabilir. Bu ülserleşme ağrı ve kanamaya, dolayısıyla demir eksikliği ve kansızlığa varabilir. Ayrıca ülserin iyileşmesi döneminde yemek borusunun daralması ve yutma güçlüğü de görülebilir.
Hastalığın gelişmesine yol açan risk faktörleri neler?
Epilepsi, zeka geriliği, spastizm, yemek borusuyla ilgili yapısal sorunlar, astım, kistik fibroz gibi kronik akciğer hastalıkları, prematüre doğumlar, şişmanlık, yetersiz ve kötü beslenme bunlardan en önemlileri.
Hangi durumlar reflüyü düşündürmeli?
Sık kusma, geğirme, gaz, karın ağrısı, beslenmeyi reddetme, göğüste yanma hissi, yutkunurken besinlerin boğazda takılması, yemek saatlerinde huzursuzluk, hıçkırık, kansızlık ve demir eksikliği, gıcık şeklinde öksürük, üst solunum yolu ve akciğer enfeksiyonu geçirme, tekrarlayan sinüzit, kronik kulak enfeksiyonları, sabahları boğaz ağrısı, ağızda kötü koku ve büyüme geriliği.
Tanısı zor mu?
Dikkatli hikaye ve fizik muayane tanı koymada önemli. Ayrıca özofagus, mide, duodenum grafisi, 24 saatlik pH monitorizasyo, nükleer yöntemler, endoskopiyle tanı konabilir.
Tedavisi nasıl?
Çocuk dik biçimde beslenmeli ve 30 derece açıyla yatırılmalı. Doktorun önerdiği şekilde beslenmeli. Çikolata, gazlı içeceklerden uzak tutulmalı. İlaç tedavisi uygulanabilir. Cerrahi tedaviye çok nadir ihtiyaç duyulur.