Çocuklar babalarını yazdı babalar şaştı kaldı

Güncelleme Tarihi:

Çocuklar babalarını yazdı babalar şaştı kaldı
Oluşturulma Tarihi: Haziran 19, 2004 01:36

Uğur Koleji 1 ve 2’nci sınıfındaki çocuklardan birer mektup yazarak babalarını anlatmaları istendi. Mektuplar yazılıp bittiğinde öğretmenler gördü ki kız çocuklar, benim babam beni çok sever, istediğimi alır, şahanedir diyerek babalarını yere göğe koyamıyor. Gel gelelim erkek çocuklar son derece açıktılar.

Ortaya öyle ilginç mektuplar çıkmıştı ki, bizim için biraraya gelip, çocuklarının yazdıklarını o anda öğrenen babalardan itirazlar bile yükseldi: Hayır ben horlamam ki! Ama küçük afacanlar yazdıklarının doğru olduğunu ısrarla söylüyorlardı. İşte bir Babalar Günü öncesinde babalar ve küçük oğulları.

Babam geç yatar, tükürüklü öper

Babam geceleri horlayarak uyuyor

Yaşı 40’tır, genç görünür

Babam annemin her dediğini yapar

Babam keldir, mutasyona uğradı

Geç yatar kızgındır

Berke Ötken (8 yaşında-2’nci sınıf öğrencisi)


Benim babam evde top oynamamıza kızar ve şişmandır. Babam, Fenerbahçelidir. Babam, kızgındır. Babam, geç yatar, babam öperken tükürüklü öper. Ve evde çok ses olması istemez. Babam biri hastalanınca hemen gider. Yani, çok düşüncelidir. Biraz keldir ve uzun boyludur.

MINCIKLARIM, ÇİMDİKLERİM

Baba Adnan Ötken (43-serbest ticaret): Hayatım onların. Her şeyi onlar için yapıyorum. Ben, kızgın değilim ama, evde top oynayınca aşağıdakiler rahatsız olmasın diye müdahale ediyorum. Evlat ayrımı yapmam. Mıncıklarım, çimdiklerim. Onları çok seviyorum. Evlatlarım, ne kadar mutluysa, ben de o kadar mutluyum. Mektubu okurken çok etkilendim. Onların yaşadıkları olanakları biz yaşamadık.

Babam annemin her istediğini yapar

Alican Nalçacı (8 yaşında-2’nci sınıf öğrencisi)


Babam, yumuşak yanaklı, 52 yaşında. Çok iyi otomobil kullanır, iyi şofördür. Çok disiplinli, iyi bir insandır ve sinirlenmez. Herkesin, her istediğini yapar. Annemin her istediğini yapar. Çok sport- mendir. Hiç kavga etmez. Çok şakacıdır. Anneme yardım eder, onu çok sever. Beni hiç Konya’ya götürmez. Parfümünü sıkınca beni gıdıklar.

YAŞIMI NİYE BÜYÜTTÜ ANLAMADIM

Baba Ali Fuat Nalçacı (47 yaşında-İşadamı): Yaşımı niye o kadar büyüttü anlamadım. Aslında pek yumuşak yanaklı değilim. Bana değişik açıdan bakmış. İyi sevişiriz, oynarız. Benim bir kopyam. Beni böyle gördüğünü bilmiyordum.

Can Üreten (7 yaşında-1’inci sınıf öğrencisi)

Babam hiç sinemaya gitmiyor


Ben, babamı çok seviyorum. Umarım o da beni seviyordur. Babam, annemi de çok seviyor. Benim projelerime hep yardım ediyor. Benimle oynuyor. Benim için çok iyi bir babadır. Benim yanlış yaptığım şeyleri düzeltiyor. Annem ve babam evin ihtiyacını karşılıyor. Mesela eve para getiriyorlar. Onları çok seviyorum. Benim babam, geceleri horlayarak uyuyor. Babam, hiç sinemaya gitmiyor. Babam, dondurmayı çok seviyor. Babamın en sevdiği renk siyahtır. Baba, sana bunları söylerken duygulandım.

ASLINDA HORLAMAM

Baba Orhan Üreten (43 yaşında-Gazeteci): Yıllardır elimden sayısız haber geçti. Ama, horlama üzerine bir yazıyı, hem de beni ilgilendiren bir yazıyı okumak hiç aklıma gelmezdi. Hele de bunu kalabalık önünde söylemek benim için zor. Oğlumla sıcak ilişkimiz var. Ama, horlamıyorum. Niye öyle yazdı ki? 3-4 yaşında genetik mühendisi, daha sonra sucu olacaktı. Şimdi meslek arayışı içinde. Umarım, doğruyu bulacak.

Babam genç görünür

Ege Yiğit Güntürk (8 yaşında- 2’nci sınıf öğrencisi)


Babam, çok temizdir. Çok çalışkandır. Genç görünür. Bilgisayardan çıkar, benle ilgilenir. Babam, biraz kızgındır. Ben onu çok severim. Çünkü, hep benle ilgilenir.

EN İYİ BABALAR GÜNÜ ARMAĞANI

Baba Cengiz Güntürk (40 yaşında- Muhasebeci): Benim için en iyi Babalar Günü armağanı. Spora çok yatkın. Benim yaptığım hareketleri yapmak ister. Yapana kadar da çalışır. Umarım, iyi bir futbolcu olur. Ben de menajeri olurum.

Yedikleri maruldur

Alp Beşeşler (7 yaşında-1’inci sınıf öğrencisi)


Babam, bir ilaç içti. Mutasyona uğradı ve kel oldu. Ama, onu çok seviyorum. Hep televizyon seyreder. Yedikleri maruldur. Uzaktan gelse, alışveriş yapsak, onu çok severim.

HAYAL GÜCÜ KUVVETLİ

Baba Levent Beşeşler (40 yaşında-kimya mühendisi): Almatı’da görev yapıyorum. Hayal gücü kuvvetli bir oğlum var. Bazen hasretlik onu çok yoruyor, beni özlüyor. Çünkü, 6 ay yurtdışında, 6 ay İstanbul’dayız.

Babam haftada beş gün dişlerini fırçalar

Kuzey Çetin (7 yaşında-1’inci sınıf)


Babam işi ve bamya yemeğini çok seviyor. Babam beni çok çok çok sever. Babam spor yapar, yatağını toplar. Maçı çok sever. Babamın sakalları var. Kıyafetleri çok güzel. Anneme karşı iyi davranır. Haftada 5 gün dişlerini fırçalar.

EKSİKLİKLERİMİ ÖĞRETTİ

Baba Hüseyin Çetin (37 yaşında -Eczacı): Bu mektup, bana bir şeyler öğretti. Eksikliklerimi görmemi sağladı. Bu çok önemli bir jest.

Evdeki tavşan sensin diyor

Deniz Nalbant (7 yaşında-1’inci sınıf öğrencisi)


Ben, babamı çok seviyorum. Ve hep babama baba, bana tavşan alır mısın? diyorum. O da bana, zaten ‘evde bir tavşan var’. Al, bakayım diye sordum. Babam da, ‘ee sen varsın ya’. O anda çok şaşırdım.

BU SÖZLERİ NASIL UYDURDU?

Baba Aytekin Nalbant (41 yaşında-işadamı): Sürekli evde bir hayvan istiyor. Civciv, ördek. En son takıntısı Mısır Çarşısı’nda gördüğü tavşanlar oldu. İsteği yoğun, reddedemiyorum. Bana yazdığı mektubu okuyunca inanamadım, bu sözleri nasıl uydurdu. Bizim çocukken zekamız bu kadar değildi. Birlikte her şeyi yapıyoruz. Oyunu o seçiyor, biz uyguluyoruz. Evin patronu o. Ne derse onu yapıyoruz.

Geldin her yerimde çiçekler açtı

Işınsu Yüksel (8 yaşında, 2’nci sınıf öğrencisi)


Benim babam şart (şark) hizmetinde. Onu iki yıl görmeyeceğim. Canım aşkım bir daha ayrılmayalım. Lütfen beni bir daha bırakma. Ayrılmak istemem senden her çocuk gibi. O iki yıl var ya sevgim hiç eksilmedi. Bir daha ayrılmayız di mi? Söz ver bana. Hiçbir güç ayıramaz beni senden. Kızsan da severim seni. Geldin ya her yerimde çiçekler açtı.

O KADAR SEVDİĞİNİ MEKTUPTAN ANLADIM

Murat Yükseloğlu (38-Emniyet Müdürü): Devlet nereye gönderirse gidiyoruz. Çocuklarımıza yeterince zaman ayıramıyoruz. Bunun eksikliğini ben de çekiyorum ama demek ki o daha çok çekiyor. En çok da buna üzülüyorum. Beni o kadar sevdiğini ben de o mektuptan anladım, çok etkilendim.

Babam çok sevİndi annemle beni öptü

Elif Yurdakul (8 yaşında- 2’nci sınıf öğrencisi)


Babama nasıl bir hediye alalım diye annemle kararlaştırıyorduk. Aklıma bir fikir geldi. Babamın beğendiği şeyi almak istedik. Kıyafeti aldık, yanına da pasta aldık. Hemen eve gelip, pastanın mumlarını yaktık. Babam, çok sevindi, annemle beni öptü.

ÇOCUKLARIMA FAZLA ZAMAN AYIRAMIYORUM

Yücel Yurdakul (43 yaşında-serbest meslek): Çocuklarımla diyaloğum farklı. Arkadaş, dost gibi. Sürprizlerle dolu bir hayatımız var. Ufkumuz geniş. Bizim için Babalar Günü çok önemli bir gün değil. Her gün kutluyoruz. Babam, bana çok zaman ayırırdı. Ben çocuklarıma o kadar zaman ayıramıyorum. Daha fazla zaman ayırabilmeyi çok isterdim.

BABALAR GÜNÜ TÜRKİYE’DE 40 YILDIR KUTLANIYOR

Yarın Babalar Günü. Ülkemizde yaklaşık 40, dünyada ise 80 yılı aşkın bir zamandır kutlanan Babalar Günü’yle ilgili iki kaynak var. Birincisi, Batı Virginia’da ortaya çıktığı savunuluyor. Bu araştırmacılar Batı Virginia’da yaşayan John Dowdy’nin annesi öldükten sonra onun yerini alan babası için böyle bir gün kutlanmasını istediğini söylüyor.

Diğer araştırmacılar ise; 1910 yılında Washington’daki John Bruce Dodd’un 6’ncı cocuğunun doğumu sırasında hayatını kaybeden annesinin ardından hayatını çocuklarına adayan babası William Smart’a özel bir gün armağan etmek amacıyla bu fikri ortaya attığını belirtiyor. Küçük yaşta annesini kaybeden Dodd’u ve beş kardeşini, babaları William Jackson Smart büyütmüş. Babasının bir yandan çiftlikte çalışıp, öte yandan 6 çocuğuna bakmasının zorluklarını fark eden Dodd, Anneler Günü kutlanırken, Babalar Günü’nün olmayışını büyük bir haksızlık olarak nitelendirmiş. Hemen babasının doğum günü olan 5 Haziran’ın Babalar Günü ilan edilmesi için çalışmalara başlamış. Bu çalışmalar bir sonraki yılın 19 Mayıs’ına kadar sürmüş. Babalar Günü ilk kez 19 Haziran 1910’da Washington’ın Spokane şehrinde kutlandı. Bu tarihten sonra ABD’nin diğer eyaletlerine yayıldı. Ancak, Babalar Günü resmi olarak 1924 yılında Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Calvin Cooldige’in desteğiyle kutlandı. 1966 yılında ise o dönemin başkanı Lyndon Johnson, her yıl haziran ayının üçüncü pazar gününün Babalar Günü olarak kutlanacağını açıklayan bir bildiri yayınladı.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!