Bir de bu çıktı: Bebeğe isim seçme partisi

Güncelleme Tarihi:

Bir de bu çıktı: Bebeğe isim seçme partisi
Oluşturulma Tarihi: Aralık 02, 2023 07:00

Cinsiyet öğrenme partileri, baby shower’lar, konseptli, görkemli yaşgünleri... Hepsine alıştık da isim seçme partileri ne ola ki!

Haberin Devamı

Gizem: Gülay, geçen gün Instagram’da bir video gördüm. Bebeğin cinsiyetini öğrenme partisinden sonra yeni akım; bebeğe isim koyma partisi. Biz kutlamalara bu kadar meraklı bir millet miydik yahu?

Gülay: Ben de gördüm ve acaba daha ne kadar abartabileceğiz diye düşündüm.  Kutlama merakından ziyade görünür olmakla ilgili bir şey yaşıyoruz bence. Sosyal medya olmasa bu kadar görkemli ve çeşitli olur muydu bu partiler? Hiç sanmıyorum.

Gizem: Haklısın, olmazdı. Çünkü biz küçükken aile büyüklerinin katıldığı bir diş buğdayı yapılırdı, başka da bir şey yoktu. Annem ‘baby shower’ kutlamalarını ilk duyduğunda “Nasıl yani, insanlardan hediye mi isteniyor, ne ayıp” demişti.  Şimdi ‘baby shower’ adeta geleneğimiz oldu.

Gülay: Annen ne kadar da haklı.

Gizem: Haklı, evet. Ben cinsiyet partilerine de alıştım artık ama bu isim partisini kabul edemeyeceğim sanırım.

Haberin Devamı

Gülay: Ben görkemli, temalı doğum günü partilerini kabullenemedim daha, sen bayağı yol almışsın. Hele cinsiyet belirleme partilerinde yaşanan kaza videolarını da izleyince...

Gizem: Evet, türlü türlü organizasyonlar var. En mantıklısı kutu açıp rengi görmek, risksiz en azından (gülüyor). Ama bunu cümbür cemaat büyük partilerle öğrenmek, bir süre sonra “O yaptı, ben de yapayım” güdüsünden başka bir şey değil bence. Herkes dilediği hayatı yaşamakta özgür tabii ama çocuklara yapılan o görkemli  doğum günü partilerine gerçekten dayanamıyorum ve çocukların ruhsal sağlığı için birkaç laf söyleme hakkı buluyorum kendimde.

Gülay: “Sosyal medya olmasa bu kadar görkemli ve çeşitli olur muydu bu partiler? Hiç sanmıyorum.”

Gülay: Bulmalısın, katılıyorum (gülüyor).

Gizem: Ya parti mekânına oyuncak arabayla ya da kraliçe tahtıyla taşınan ve mekânda onu bekleyen arkadaşlarına el sallayan çocuklar gördü bu gözler! Sonra ne oluyor biliyor musun; “Anne ben de istiyorum!” E, ben çocuğum 4 yaşında halkı selamlasın istemiyorum ki!

Gülay: Evet, taht gibi anormal, abartılı simgelerin çocuk zihninde yaratacağı yanlış eşleştirmeler nedeniyle de durabildiğim kadar uzak durmak istiyorum bu organizasyonlardan. Her şeyi büyük duyurmanın ve gereğinden görkemli kutlamanın görgüsüzlük olduğunu öğrendik biz, toplumun geneli de böyleydi ama arada bir kırılma oldu, ben onu yakalayamadım.

Haberin Devamı

Gizem: Evet, bir kırılma oldu. Biz gelen hediyeleri dahi açamazdık. Annem “İnsanların önünde açılmaz” derdi. Diğer çocuklar kendilerini kötü hissetmesin diye...

Gülay: Üstelik çok küçükken başlıyorlar ya, yıllar geçtikçe uzaya mı çıkacak bu partiler? Hani ilk seferinde bütün kurşunları atarsan o çocuk sonra neyle mutlu olacak?

Gizem: Sen istediğin kadar sakın Gülay’ım, çare olmuyor. Bilge küçükken bu kadar abartılı değildi her şey, sen yırttın ama şu an kreşlerde bile konsept doğum günleri kutlanıyor. Ve kaçamıyorsun. Mesela Lorin marttaki doğum günü için eylülden beri “Pastam nasıl olsun” diye düşünüyor. 5 yaşına girecek! “Güllü mü olsun, Elsa’lı mı yoksa Bluey mi? Hepsinden olsa olur mu anne?” Bayağı gündem konusu evde! Hani düz çikolatalı bir pasta alıp okula bıraksam bizi ebeveynlikten reddedecek.

Haberin Devamı

Gülay: Haklı tabii, ne prensesli ne Barbie’li doğum günlerine gitti çocuk. Biz kaçtık şükür, Bilge yaz sonu doğumlu, okullar kapalı ve hep ya tatilde ya Çanakkale’de oluyor o tarihte. Büyük aile bir araya gelip pasta üflüyoruz, o kadar.

Gizem: Marta az kaldı, o halde seni ve Bilge’yi Lorin’in henüz karar veremediği konseptli doğum günü partisine muhakkak bekliyoruz. Tahtı da siz getirirseniz çok mutlu oluruz (gülüyor).

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!