ÇOCUK YAPALIM SONRA AYRILIRIZ

Uzun zamandır program yapmıyorsunuz, dinlenmeye mi çekildiniz?
- Son dönemde istediğim gibi bir proje gelmedi. Bazı teklifler oldu ama onlarda da para konusunda anlaşamadık. Bir de biraz yüzümü dinlendirmek istedim açıkçası. Bir süre hiç ortalarda görünmeme niyetindeydim ama yaşadığım birtakım olaylar nedeniyle istemeyerek de olsa gündeme geldim. 15 yaşından beri ekrandayım. Artık insanlar beni biraz özlesin istiyorum. Şimdilerde Londra’da okul bakıyorum, hem İngilizce hem de drama eğitimi alacağım.

Tatil özlemi de vardı sanırım sizde...
- Aynen öyle. Yazdan bu yana sürekli geziyorum, yılların acısını çıkarıyorum. En son da Miami’ye gittim. Yerleşmek istediğim yerlerden biri orası. Bir gün çok param olursa, kesinlikle oradan ev alacağım.

Çok uzun zamandır bu sektördesiniz, artık iş anlamında çok seçici davranıyor olmalısınız...
- Evet, artık daha seçici olmaya başladım. Önceden öyle bir şey yoktu. Önce evimi almak için çalıştım, sonra da sıfır araba almak için. İlk kez geçen yıl sıfır araba aldım. Kafama göre yatırımımı da yaptım. Artık istediğim işlerde yer almaya bakıyorum.

Peki, iş konusundaki öncelikleriniz ne artık?
- Daha önce alacağım para iyiyse “tamam” derdim. Artık öyle yapmıyorum. Önce projeyi inceliyorum, ücrete ise en son bakıyorum. Şimdilerde dizi teklifleri geliyor ama korkuyorum.

Neden korkuyorsunuz?
- Çünkü büyük bir heyecanla yeni bir diziye başlıyorsun, üçüncü bölümde yayından kaldırılınca çok üzülüyorsun. O yüzden oturmuş bir diziye dahil olmak daha iyi bence.

KUZEY GÜNEY’DE OYNAYABİLİRİM
Artık sabah programı yapmayacağınızı söylemişsiniz, neden böyle bir karar aldınız?
- Çok fazla sabah programı teklifi geliyor ama istemiyorum. Çünkü artık gündüz programları reyting almıyor. Bir tek iş yapan, Müge Anlı. Onun yaptığı tarzda bir program da bana uymaz. Yapacaksam, gece programı yapmak istiyorum.

O zaman artık dizilere daha sıcak baktığınızı söyleyebilir miyiz?
- Evet, artık gelen teklifleri değerlendireceğim.

Siz hangi dizileri takip ediyorsunuz?
- “Kuzey Güney” ve “Muhteşem Yüzyıl”ı izliyorum. “Kuzey Güney”de oynamayı çok istiyorum.

Var mı öyle bir durum peki?
- Kerem Çatay yakın arkadaşım, görüşmelerimiz deva ediyor.

Oyunculukta kurallarınız var mı?
- Eskiden vardı, şimdi yok... Bir keresinde öpüşme sahnesinde çığlık çığlığa ağlamıştım. Ama şimdi öyle düşünmüyorum. Artık öpüşmeyen oyuncu yok zaten. En masum karakter bile bir süre sonra öpüşüyor.

Dizi için imajınızda değişiklik yapar mısınız?
- Genelde sarışınlardan kötü kadın çıkar. İyi kızı hep esmerler oynar. Ben de esmer olmayı denedim ama çok kötü oldu...

Siz iyi kızı mı oynamak istiyorsunuz?
- Ben yıllarca ailenin cici kızını oynadım, bundan sonra kötü kadın oynamayı istiyorum. Sevimlilikten çıkmak istiyorum, artık büyüdüm çünkü. Kendimi de çocuk gibi hissetmiyorum artık. Hatta çocuk sahibi olmak istiyorum.

ARKADAŞLARIM “GEL ÇOCUK YAPALIM, SONRA AYRILIRIZ” DİYOR
Ne zaman hissetmeye başladınız büyüdüğünüzü?
- Bu yıl... Artık çocuk sahibi olmak istiyorum. Daha önce istemiyordum. Yaşın ilerledikçe, kiminle yaşlanacağını düşünmeye başlıyorsun. Polislerle yaşadığım olayda, kendimi çok yalnız hissettim...

Yalnızlık korkusu mu yaşıyorsunuz?
- Evet, artık başladı...

Evlenmek mi istiyorsunuz peki?
- Evlenmeyi çok istemiyorum açıkçası. Bir kere evlendim çünkü. Evlilik için ölüp bitmiyorum. Benim tek derdim, çocuk yapmak.

Çocuk sahibi olmanın başka yolları da var...
- Bankadan çocuk yapmak bizim aileye ters. Türkiye’de öyle bir şeyi göze alamam. O cici kızı yerden yere vururlar.

Evlenmek de istemiyorsunuz, nasıl yapacaksınız çocuğu o zaman?
- Bilmiyorum, kararsızım... Arkadaş çevremden çok evlilik teklifi edenler var. Çocuk yapak istediğimi biliyorlar, “Gel çocuk yapalım, sonra ayrılırız” diyorlar. Artık iş o raddeye geldi.

Nasıl yani!
- Ya ben artık kimseyi sevemiyorum. Aşık da olamıyorum birine. Bir kere aşık oldum, onunla da evlendim. Sekiz yıl neler çektiğimi bütün Türkiye biliyor...

İyi arkadaştan iyi eş olabilir aslında. Evlilik tekliflerine nasıl bakıyorsunuz?
- Çok arkadaşım var ama iyi eş olabilecek birini buladım henüz... Ama belki görücü usulü evlenirim.

EVLİYKEN KUAFÖRE BİLE İZİN ALARAK GİDİYORDUM
Neden aşk konusunda bu kadar karamsarsınız? Belki yeniden aşık olursunuz?
- Üzerimde bir şey var galiba. Kimseden hoşlanamıyorum. Gerçekten aşk bana çok uzak. Bazen aşık olduğumu zannediyorum, iki gün sonra öyle olmadığını anlıyorum.

Neden kaynaklanıyor bu sizce, doygunlukla mı alakalı?
- Yok, yaptığım evlilikten sonra böyle oldum.

Evlendiğinize pişman mısınız?
- Sekiz yıl çıkıp evlendikten sonra bazı şeyler olmuyor. Bir de bizim evliliğimiz biraz inattan dolayı oldu. Aile istemiyordu söylentilerine karşı bir cevaptı evlenmemiz. Keşke evlenmeseydik, belki o zaman aşk da bitmezdi. Şimdiki aklı olsaydı evlenmezdim. Evlilik bence çocuk için gerekli.

Evliliğe karşı olmanızın nedeni ne?
- Evlilik bana kelepçe gibi geliyor. Ben evliyken kuaföre bile eşimden izin alarak gidiyordum. Çalışmayı da bırakmıştım. Ama çiftler birbirine bu kadar çok karışmamalı. Belki bunları yaşadığım için artık evlenmek istemiyorum. Ben böyle bir hayat istemiyorum.

HAYATIMA BİRİ GİRERSE ÇOCUĞUMUN BABASI OLUR
Çocuk istiyorsunuz, peki anne olmaya hazır mısınız?
- Tabii ki hazırım...

Evliyken çocuğunuz olsaydı, boşanır mıydınız?
- Hayır, o dönem çocuğum olsaydı boşanmazdım.

Şu anda hayatınızda biri var mı?
- Bir yıldır kimse yok. Olursa da çocuğumun babası olur. Ben artık en doğru seçimi yapabilecek yaştayım. 20’li yaşlarda evlenmeyi kimseye tavsiye etmiyorum. Bir kadının en güzel yaşları, 30’lu yaşlarıdır.

Peki, erkekte neye tahammül edemezsiniz?
- Saygısızlığa, yalana! Bir de çok üzerime düşsün istemiyorum. Üzerime baskı kurulduğu zaman hemen kaçıyorum.

Az önce kötü kadını oynamak istediğinizi söylediniz. Peki gerçekte Ece Erken’in içinde kötülük var mıdır?
- Ben öyle kinci biri değilim. Biriyle küs de kalamam, hemen barışırım. Küs olunca uyuyamam çünkü. Çok az dostum vardır. Sırlarımı annemden başkasına anlatmam.

GÖZÜMDEKİ ŞİŞLİĞİ BİLE ALKOLE YORANLAR OLDU
Şımarık mısınız?
- Hayır, değilim. Dışarıdan öyle gözükürüm ama. Ağladığım ve güldüğüm zamanlarda şımarık oluyorum.

En son neye ağladınız?
- Ehliyet olayında çok ağladım. Ağlamaktan gözüm şişti. Hatta o şişliği bile alkole yoranlar oldu. Altına çok çirkin yorumlar yazdılar. Çok üzüldüm, çok kırıldım. Benim hiçbir zaman polisle aram kötü olmadı. O gün bile beni el üstünde tuttular. Ama kendimi sanki çete suçundan, uyuşturucudan yakalanmış gibi hissettim.

Bize o geceyi anlatır mısınız? Tam olarak neler yaşadınız?
- O gece saat 03.00 gibi arkadaşlarımla bir restorandan çıktım. Karşımda bir gazeteci ordusu buldum. “Hayırdır arkadaşlar, niye geldiniz? Yanımda sevgilim mi var?” dedim. Hava da yağmurluydu. Arabama binip oradan ayrıldım. Arnavutköy’de polis çevirdi. Her zaman orada çevirme olur zaten. Ama polis çevirince, gazeteciler birden üzerimize geldi. Ben de o yüzden üflemek istemedim. O sırada kendimi sınavdaymışım gibi hissettim, çok gerildim. Magazincilere çok güzel malzeme oldu. Ben çok fazla alkol alan biri değilim. Hakkımı savundum...

ARDA’YA ÇOK ÜZÜLDÜM
Arda Kural hakkında şizofren olduğu şeklinde haberler çıktı. Siz “Lise Defteri” dizisinde birlikte rol almıştınız. Neler hissettirdi o haberler size?
- Çok üzüldüm. Arda, “Lise Defteri” döneminde çok popülerdi. Şöhret kalıcı bir şey değil maalesef. Herkesin şöhreti uzun sürmüyor.