Mesude ERŞAN
Oluşturulma Tarihi: Nisan 18, 2010 00:00
Artık evin tek patronu onlar. Evin kral veya kraliçesine dönüşen zamane çocukları, eğitimli, orta ve üzeri sosyo-ekonomik düzeyden anne ve babalarının iplerini elinde tutuyor. Ebeveynler ise hayatlarını çocukların mutluluğu üzerine kurmuş, itaatkar tebaaları. Babanın araba markasına, annenin saç rengine ve ne giyeceğine, kardeş yapılıp yapılmayacağına, hangi kanal ve programın izleneceğine, ebeveynlerin birlikte yatıp yatmayacağına, tatile gidilecek otele, yemek yenecek lokantaya kadar bütün kararları onlar veriyor.
ÇOCUKERKİL AİLELELER ANLATIYOR
KIZIM “BENDEN İYİ Mİ BİLİYORSUNUZ” DİYOR: Kızım B. 16 yaşında, lise birinci sınıf öğrencisi. Biz çocuklumuzda yaşamadığımız çocukluğu kızımızla yaşadık. Üçümüz oturup evcilik oynadık resmen. Iphone, notebook, masa üstü bilgisayarı ne istediyse aldık. Bütün kararlarımızı alırken onun fikrini soruyoruz. Benim
yemek yememden, eşimin giyimine herşeye karışmak istiyor. 2 yıl önce yeni evimizi dekore ederken fikirleriyle etkili oldu. Arabamı değiştirirken ona soruyorum. Ne annesi ne de benim “hayır” dememize tahammül edemiyor. “Sakin ol, gel tartışalım” dediğimizde de “Siz benden iyi mi biliyorsunuz?” deyiveriyor. Ergenlik de işin içine girince psikologdan destek almaya başladık. Psikolog bize, “İpleri eline almış, evi o yönetiyor. Artık frene basma zamanı” dedi.
6 YAŞINDAKİ OĞLUM LOKANTAYI BEĞENMEDİ ÇIKTIK: 6 yaşındaki oğlum B. ile çok ilgiliyim ve çok seviyorum. Çalışmadığım için bütün
ÇOCUKERKİLLİĞE YATKIN AİLELER * Anne-baba yaşının ileri olduğu aileler * Tek çocuklu aileler * Tek ebeveynli aileler * Çocuğun evlatlık olduğu ya da çok geç doğduğu aileler * Çocuğunun geçmişinde ciddi sağlık sorunu bulunanlar * Travmalar bulunan aileler * Anne ya da babanın bağımlı kişilik yapısına sahip olduğu aileler |
dünyam oğlum. Ancak artık başetmekte gerçekten zorlanıyorum. Çok istediğim halde saçlarımı boyatamıyorum. Çünkü oğlum boyatmamı istemiyor. Onu üzmek istemiyorum. En son önceki akşam hep birlikte yemeğe çıktık, gittimiz yeri beğenmedi, mızmızlandı, gidelim diye tutturdu. Mecburen çıktık, hava soğuk olduğu halde sakinleşsin diye parka sallanmaya götürdük. Babası bir sorun olduğunu düşünmüyor, ona göre bu yaşta çocukların hepsi aynı. Ama anaokulunda çok sorun yaşıyoruz, bu nedenle profesyonel destek almaya başladık.
2 YAŞINDA BÜTÜN ODASINI DÖŞEDİ: Kızım 7 buçuk, oğlum 5 yaşında. Kendi hayatlarıyla ilgili kararları mümkün olduğu kadar onlara bırakıyoruz. Kızım daha 2 yaşındayken halısından perdeye odasını kendi döşedi, herşeyi kendi seçti. Giysilerini internetten sipariş ediyoruz. Kendisi seçiyor. Oğlum bu yıl kot giymemeye karar verdi. Hiç giydiremedim. Tatil yapacağımız otelleri çocuklar seçiyor.
Tatil planlarına çocuk karar veriyorAli Onaran (Pronto Tur Yönetim Kurulu Başkanı): Çocukların tatil planlarında çok etkin rol oynadığı tartışmasız. Örneğin deniz tatilleri, kaydıraklı otellerin tercih edilmesinin en büyük nedeni çocuklar. Yurtdışı tatillerinde de seçilen destinasyonlarda çocuklar ön planda. Hatta çocuklu ailelere özel paketler yapıyoruz. Örneğin Venedik, Roma, Paris’e belli zamanlarda, kesinlikle çocukla gidilen programlar bunlar. Bu paketlerin programında çocukların zevki ön planda. Aileler satış acentalarına çocuklariyle birlikte geliyor ve karar veriyorlar.
Reklamlar ebeveynden önce çocuğu etkiliyor
Emre Özpeynirci (Hürriyet Otomotiv Editörü): Otomobil seçiminde artık çocuklar çok etkin hatta baskın roldeler. Reklamlarda doğrudan çocuklar hedefleniyor. Aileler araba bakmaya çocuklarıyla gidiyor. Bu arabalarda yeni segmentlerin doğmasına neden oldu. Otomotiv sektörü çocukların ilgisini çekecek cam tavan, koltuk kafalıklarına video ekranı gibi yenilikleri bu nedenle yapıyor. Çocuklar da seçimi doğrudan etkiliyor.
Çocuğu hedefleyen AVM’ler kuruluyor
Nihat Sandıkçıoğlu (Alışveriş Merkezi Yatırımcıları Derneği Genel Sekreteri): Alışveriş merkezinin hedef kitlesi çocuk ve çocuklu ailelerse mutlaka çocukları cezbedecek ve de ailerin rahat edebilecekleri bir takım mekanlar yaratılması zorunlu. Hatta bu durum rekabette bu başlı başına önemli bir unsur. Çocuk oyun alanları olmazsa olmaz diyebiliriz. Hatta sadece çocuğu hedeflemiş, ana teması çocuk olan alışveriş merkezleri yapılmaya başlandı.
UZMANLARDAN UYARIYORAtaerkil aileden çocukerkil aileye geçtik
Şenay Yılmaz (Pozitif Gelişim ve Özel Aile Danışmanlığı Merkezi Çocuk Gelişim Uzmanı): Günümüzde ataerkil ailelerden, çocukerkil ailere dönüşümden sözetmek mümkün. Genelde bu dönüşümü ebeveyn çocuk arasındaki etkileşim belirliyor. İki şekilde görüyoruz: Ya anne baba çocuğunu modern, medeni ve çağa uygun yetiştirmek adına çocuğun kararlarına öncelik veriyor. Ya da çocuğunun yapabileceklerinden korkarak onun her kararını onaylıyor ve uyguluyor. Yani “kötü yola” düşmemesi için (madde bağımlılığı, evden kaçma gibi..) fazlasıyla taviz veriliyor. Ama sanılanın aksine çocuk sınırlarını bildiği ortamda kendini daha güvende hisseder. Sınırların kalktığı durumlarda doyumsuzluk başlıyor. Annenin ısrarcı tutumuna karşılık çocuk ayaklarını yere vurup, yumruğunu ve dişlerini sıkarak “Beni çok fazla sinirlendiriyorsun. Hoşlanmıyorum ve seninle konuşmak istemiyorum” diyebiliyor.
Sonuç: Tavizkar aile modeli
Serkan Kahyaoğlu (AÇEV Kurumsal Gelişim Bölümü Projeler Yöneticisi):Son 30-40 yıldır orta, üst sosyo-ekonomik seviyedeki anne babaların tutumları tavizkar. “Biz çocukken baskı gördük, ailemizde çok sevgi görmedik, çocuklarımıza bunu yaşatmayalım” diyorlar. Çocuğa aşırı bağlanma da nedenlerden biri. Tavizkâr aile modelinde çocuklar anne babaları üzerinde güçlerini kullanırlar. İleride anne-babası dışındaki insanlar ona tavizkar davranmayacağı için diğer insanlara karşı güveni de azalabilir. Çok içlerine kapalı ya da saldırgan olabilir. Doğruyu, yanlışı ayırt etmekte, bir başka deyişle, içdenetim geliştirmekte zorlanırlar.
Sınırlarını öğrenmesi için durdurulması gerekir
Prof. Dr. Emine Zinnur Kılıç (Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Anabilim Dalı Başkanı):
Aileyi ebeveynler yönetir. Çocukların fikrini almak, çocuğun fikirlerine önem verildiğini düşünmesi açısından faydalı ama özellikle önemli konularda son karar yetişkinlerin olmalı. Çünkü çocuklar kısa dönemli düşünür ve kararların sonuçlarını gerçekçi biçimde değerlendiremeyebilir. Örneğin “kardeşin olsun mu” ya da “boşanmayı düşünüyoruz ne dersin?” türünden sorular çocuğun doğru değerlendirebileceği ve sonuçlardan dolayı sorumlu tutulabileceği sorular değil. Anne babalar çocukları mutlu olsun diye onları üzmekten korkuyor. Ama sınırlar ailede öğretilmezse çocuk dışarda çok daha acımasız biçimde öğrenmek zorunda kalır. Çocukerkil ailelere dönüşümün toplumun tüm kesimleri için geçerli olduğunu düşünmüyorum. Bir tarafta çocuğun kişiliğine pek az değer veren ebeveynler, diğer yanda neredeyse çocuğu yaşamının tek amacı haline getirmiş ebeveynler...
Hayır demek çocuğa güven verir
Dr. Gözde Lus (Humanite Psikiyatri Merkezi Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Uzmanı): Çocuklar doğdukları andan itibaren bize güvenmek isterler. Eğer onlar adına verdiğimiz kararlarda tereddütlüysek, onlar da öyle olacaklardır. Örneğin 6 yaşındaki çocuğa “Yatman gerekli” kararlı bir şekilde söylenebilmeli. “Hayır” demek çocuğa güven verir. Aksi takdirde bu konuyu tartışabileceği ve aksine ikna edebileceği mesajı iletirsiniz. 9 yaşındaki çocuk evin duvarlarının renk seçimine katkıda bulunabilir. Ama araba alıp almamak gibi bir seçimi yapamaz. Örneğin anne babalar ikinci çocuklarını yaparken çocuğa soruyor. Ya da “o istedi, yaptık” diyorlar. Bunu söylemek çocuğa, “Sen bizi böyle idare edebilirsin” demek.
Öğretmenler de beziyor
Güler Can (İlköğretim Okulu öğretmeni): Çocuklar, “hayır”ı duymadan okula geliyor ve hep kendi istekleri olsun istiyorlar. Aileleri kadar şımartmadığımız için de hem bize hem de arkadaşlarına karşı kolay düşman oluyorlar. Çünkü evde anne-baba çocuğun sözünü dinliyor, biz dinlemiyoruz! Veliler bizden çocuklarına kendileri gibi davranmamızı bekliyor. Bizle bu nedenle çatışıyor ve üzerimize baskı kuruyorlar.