Çocuğum için kendi canımı bile veririm

DOLUNAY SOYSERT: İZLERKEN BENİM BİLE NEFESİM KESİLİYOR
* Geçen hafta yine nefes nefese bir bölüm ve final izledik. Hikayenin yönü ve gidişatında bu hafta bizi nasıl sürprizler bekliyor? Niçin izleyici her pazartesi akşamını iple çekmeli?
- Her hafta olduğu gibi bu hafta da soluk soluğa bir bölüm izleyecek “Kayıp”çılar... Yine sırlarla dolu, keyifle ipuçları yakalayabilecekleri ve merakla maceranın içinde kaybolacakları bir bölüm... Ben çekim öncesi senaryo geldiğinde yutarcasına okudum, çözülüp tekrar düğümlenen olaylarla adrenalin giderek tırmanıyor. Sanki hikayeyi bilmiyor ve oyunculardan biri değilmişim gibi, diziyi seyrederken nefesim kesiliyor.

* “Kayıp” ilk günden beri büyük ilgiyle izleniyor. Hatta kalitesi ve hikayesi ile yurt dışında ses getiren dizilerle kıyaslanıyor. Siz bunu neye bağlıyorsunuz?
- Farklı olmasına... Hikayesinden oyuncu yönetimine, montajından müziklerine... Bizim televizyonlarımız için farklı ve alışılmadık bir tarzı seyirciyle tanıştırmaya çalışıyoruz.

* Dışarıda nasıl tepkiler alıyorsunuz?
- Hep sorularla durduruluyorum. Herkesin “Kerem’i kaçıran kim?” sorusuna verecek bir yanıtı var! Galiba seyirciye keyifli gelen etkenlerden biri de bu, herkes kendini ipucu yakalamaya ve dedektifçilik oynamaya verdi kendini. Bu, dizinın daha heyecanla ve merakla izlemesine sebep oluyor. Bir nevi seyirciyi koltuğunda interaktifleştiriyoruz.

EŞİM DE ÇILGIN BİR TAKİPÇİMİZ
* Eşiniz izliyor mu? Yorumları nasıl?
- İlk günden beri çılgın bir takipçimiz... İçinde benim olmamın yanı sıra dizinin hikayesinden ve olayları anlatma hızından, şeklinden çok etkileniyor. Sıkı bir TV izleyicisi olmamasına rağmen “Kayıp”ı kaçırmıyor. Çok merak ettiği zamanlarda olayın nereye varacağını öğrenmek için kısa süreli bir baskı yapsa da, heyecanı kaçmasın diye hemen vazgeçiyor.

* Leyla bugüne kadar oynadığınız karakterlerden çok farklı. Onda sizi en çok en zorluyor?
- Leyla’nın çaresizliği, bilinmeyenlerle çevrili olması, güvendiği her kaynakta hayal kırıklığı yaşaması ve her şeye rağmen umudunu yitirmeden çocuğuna kavuşacağına dair inancı beni çok etkiliyor. Bu noktada beni en çok zorlayan, onun her gün biraz daha büyüyerek çığlaşan umudunu oynamak... Hiç vazgeçmeyecek mi, yorulmayacak mı diye düşünüyorum bazen... Anne olmak böyle bir şey herhalde...

* “Kayıp”ta siz en çok kimin sırrını merak ediyorsunuz?
- Kemal’i merak ediyorum çünkü görünenden çok daha fazla şey olduğunu düşünüyorum o karakterde... Aslında hepsinde merak ettiğim şeyler var.Özlem gerçekten Mehmet’e aşık mı? Mehmet, Özlem-Kemal aşkını yakalayınca ne yapacak? Defne Şarman cinayeti ne olacak? Murat Şarman niye bu kadar sevgisiz? Falko nerede kendini açık edecek? Seyirci kadar ben de merak ediyorum bunları, senaryo gelir gelmez okuyorum.

EN ÇOK KEMAL’İN BİLAL’İ VURDUĞU SAHNEDEN ETKİLENDİM
* Temposu çok yüksek bir dizi en çok etkilendiğiniz sahne hangisiydi neden?
- Kemal’in Bilal’i vurduğu sahne... Hiç beklenmedik bir şeydi, çok uçtu, insana “Ben olsam ne yapardım” sorusunu sordurup ciddi bir ikilemde bırakıyordu.

* Sizce Leyla rüyalarını takip ederek oğluna ulaşabilecek mi?
- Ben ulaşmasını istiyorum, mistik bir hava da geliyor karaktere... Tüm o karanlığın içinde düşleri ve analık güdüleriyle gerçeğe ulaşan bir Leyla olsa, ilginç olmaz mı?

* Leyla’nın yerinde siz olsaydınız oğlunuza ulaşmak için daha farklı yollar dener miydiniz
- İş rüyalardan ipucu yakalamaya kadar geldi leyla için, tarot, fal, hacı, hoca, dedektif... Her şey “Ya buysa” dedirtiyor ona. Ben de Leyla’dan çok farklı olmazdım sanırım.

* Herkesin bir sırrı var, peki Leyla’nın?
- Bu kadar sırrın içinde yaşayıp hiçbir şey fark etmeyecek kadar kendini dışarıya kapatmak ve körleşmek niyedir? Leyla’nın en büyük sırrı bu işte...

* Bu hikayedeki en masum insan gerçekten o mu?
- Hikayede her karakter yaptığı ve sakladıkladığı şeyler için kendini haklı çıkaracak sebepler buluyor, yani herkes kendi masumlğuna sonuna kadar inanıyor. Ama kime göre masumuz acaba?

* Kemal ile Özlem’in ilişkisi olduğunu öğrenirse sizce tepkisi ne olur?
- Çok büyük sessizlik... Susacaktır herhalde, bir daha hiç konuşmamacasına ve onları hayatından tamamen silip elinde kalanlara sarılacaktır. Çünkü bu çift taraflı bir ihanet, herhangi bir kadınla kocasının birlikteliği değil, yakın arkadaşı ile aşkının ihaneti...

KAAN TAŞANER: FARKLI VE ALIŞILMAMIŞ BİR İŞ YAPIYORUZ
* Kaan Bey, “Kayıp”ta bu hafta bizi nasıl sürprizler bekliyor?
- Önceki bölümler kadar sürükleyici ve heyecanlı olacağını söyleyebilirim. İzleyip hep beraber görelim, sürprizi kaçmasın.

* “Kayıp”ın bu kadar başarılı olmasını, konuşulmasını siz neye bağlıyorsunuz?
- Farklı, alışılmışın dışında ve kaliteli bir iş olmasına... Ayrıca iddialı bir senaryosu olmasına, sahnelerin büyük titizlikle çekilmesine, haftalık ve 90 dakikalık iş olmasına rağmen kalitenin düşmemesine, senaryosunun özgünlüğüne...

* Kemal’in bugüne kadar oynadığınız karakterlerden farkı ne?
- Üç sezondur oynadığım tüm roller zordu, o yüzden fark benim açımdan sadece karakter ismi ve canlandırdığım kişi...

* O karakteri canlandırırken sizi en çok ne zorluyor?
- Açıkçası zorlandığımı sanmıyorum. Sadece duygu değişiminin çok yoğun olması farklı bir yoğunluk hissettiriyor

* Mehmet, Kemal’i ve Feridun’u Bilal konusunda fena sıkıştırıyor, olayı çözmesi an meselesi. Sizce Kemal’in Bilal’i öldürdüğü ortaya çıkacak mı? Çıkarsa hikayede dengeler nasıl değişir?
- İnanın ben de bilmiyorum henüz. Hep birlikte izleyip göreceğiz.

ÇOCUĞUM İÇİN KENDİ CANIMI BİLE VERİRİM
* Falko, Kemal’e “Çocuğun için ne kadar ileri gidersin, katil olur musun?” diye sormuştu. Size böyle bir soru sorulsa?
- Çocuğum için canımı bile feda ederdim.

* Aslı Enver, Mete Horozoğlu ve Dolunay Soysert nasıl partnerler? Onlarla çalışmak keyifli mi?
- Çok... Gergin bir set değil bizimki. Her ne kadar duygusu yoğun ve ağır sahneler çeksek de Aslı, Mete ve Dolunay’la çok keyifli vakitler geçiriyoruz. Çalışması çok keyifli, çok eğlenceli bir ekibiz.

* Erhan Can Kartal yani Kerem nasıl? Oyunculuğunu beğeniyor musunuz? Yardım ettiğiniz, yönlendirdiğiniz zamanlar oluyor mu?
- Gayet başarılı buluyorum. Başlarda zaman zaman yönlendiriyordum ama şu sıralar birlikte sahnemiz pek yok.