Cinsel hayatı baltalıyor

Türkiye’de sanayileşme, kentsel nüfusun ve çeşitli nedenlerden dolayı ruhsal hastalık ve cinsel sorunlarda artış olduğunu vurgulayan Ruh ve Sinir Hastalıkları Uzmanı Dr. Mustafa Serkan Eröz, cinsel sorunların büyük bir bölümünün ruhsal kökenli olduğunu belirtti. Özellikle erkeklerde erken boşalma, ereksiyon sorunları ve her iki cinste de görülen cinsel isteksizlik vakalarına sıkça rastlandığına dikkati çeken Dr. Eröz, şunları söyledi:

"Yaşam koşullarının zorlaşması, kalabalık aile yaşamından bireysel yaşama geçiş, çeşitli toplumsal sorunlar, kişinin ruh sağlığını olumsuz yönde etkileyip cinsel sorunlara yol açabiliyor. Cinsellik mekanik bir işlem, yemek, içmek, yürümek değildir. İçinde duygu, düşünce yani bizi insan yapan nedenler bulundurur. Ağır ruhsal travma geçirmiş, ya da depresyonda olan bir kişinin cinsel yaşamında sıkıntı olmaması beklenemez. Bununla beraber cinsel konularda bilgi eksikliğimiz de had safhada. Eskiden beri gazetelerde yer alan ’Alman Helga, dünyanın en güçlü erkeği Türk’ dedi türü haberlerle yanlış bir şekilde bilinçaltımıza pompalandığı için ilk başarısızlık deneyimde ego ağır darbe alır.

Ülkemizin en çok satan gazetesindeki cinsellik ile ilgili köşenin belki de tek ve en önemli bilgi kaynağımız olması düşündürücüdür. Zaten bu konularda çekingen ve hassas bir yapımız varken bir de çareyi doktorlar yerine çeşitli şifa dağıttığına inanılan kişilerde arayınca rahatsızlığımız tedavi olmak bir yana daha da süregen hale gelebilmektedir. Her türlü hastalığımızı yakınlarımıza anlatırken paylaşamadığımız belki de tek hastalık cinsellikle ilgili olandır. Çevreden de yardım göremeyince yaşadığımız bu çaresizlik duygusu depresyonumuzu daha da arttırmaktadır. Bu kısır döngü uzunca bir zaman bu şekilde sürüp gider.Tedaviye bu tür hastaların gelmeme nedenlerinin altında ise cinsel sorunların tedavisinin var olduğunun yeterince bilinmemesi. Bu durumlarından utanıp çekinmeleri ve ’şimdi psikiyatriste gidersem bana deli derler’ düşüncesi yatmaktadır. Tedavide, ilaç veya hastalığın şekline göre terapi yöntemleri uygulanıyor. Birkaç haftalık dönemden sonra şikayetlerde azalmalar gözlenmeye başlanıyor."