Cilveli Fatoş’tan çarpıcı hikayeler

Güncelleme Tarihi:

Cilveli Fatoş’tan çarpıcı hikayeler
Oluşturulma Tarihi: Eylül 28, 2004 00:24

Avrupa Yakası’nın cilveli Fatoş’u Şenay Gürler, geçtiğimiz hafta başladığı Sen Olsaydın adlı programda yaşanmış çarpıcı hikayeleri masaya yatırıyor. Ünlü isimlere ‘Sen olsaydın ne yapardın’ diye soran Gürler, kendi yaptıklarını anlattı...

- Tiyatro ve dizi oyunculuğundan sonra ‘Sen Olsaydın’ isimli programa başladın...

Daha önce de TRT için kültür-sanat programları sunmuştum aslında. Değişik şeyler yapmak, kendimi aşmak, geliştirmek istiyorum. Bu canlı yayın bana ürkütücü geldi önce. Hafta içi her gün ve bir yandan da Avrupa Yakası’nın çekimi vardı. Gerçekten sunum açısından zor. Biz bir öyküyü alıp yazıyoruz, en ufak detaylarını atlamamam gerekiyor. Ardından bir ünlü konuğumuz geliyor ve ona ben bir öykü anlatmaya başlıyorum. Öyle bir noktaya geliyoruz ki ‘Sen olsaydın ne yapardın’ diyorum.

- Ağırlıklı olarak kadın ünlüler katılıyor programına...

Genellikle kadınlar var ama erkek konuklarım da olacak. Genelde ilişkilerden ve ilişkilerdeki çıkmazlardan konuşuyoruz. Aslında radikal bir program ve elimizden geldiğince her konuya değineceğiz. Konuşulmayan şeyleri gündeme getirmeye çalışıyoruz.

- Zuhal Olcay ve Haluk Bilginer’le birlikte oynadığınız Oyun Atölyesi’yle tiyatro devam ediyor mu?

Geçen yıl Ermişler ve Günahkarlar’ı oynamıştık. Bu yıl çok yoğun bir dönem. Ben bu yıl oyunda yer almasam da bizim yüreklerimiz hep birlikte. Tiyatronun açılışını birlikte yaptık, üç sezon birlikte oynadık.

- İzmir’den geldin. Kaç yıl oldu istanbul’daki yaşamına başlayalı?

Çok oldu, 1992 sonunda geldim. İstanbul’da ciddi bir mücadele verdim. Hele hiç unutmuyorum ev arıyordum, ekim ayı lapa lapa kar yağıyordu. Paramın yeteceği bir ev bulmam gerekiyordu, suratım donmuştu, bütün evler kümes gibiydi, kalınabilecek gibi değildi. Sokakta hüngür hüngür ağlamaya başlamıştım.

- Geçmişte bir evlilik yaşadın ve bir kız çocuğun var bu evlilikten...

Çok erken yaşta oldu bu evlilik. Kızım Duygu, 19 yaşında. Şimdi Paris’e dil okumak için gitti. İnşallah dil sorununu çözdükten sonra orada sanat okuyacak. Yeğenim de benimle yaşıyor. İki tane çocuğum var diyorum.

- Sen yalnız kadın olarak mı devam ediyorsun hayatına peki?

Ben valla yalnızım ve zamanım da olmuyor. Yalnız kadın olarak da keyifli devam ediyorum hayatıma. Evlilik yaşamadım bir daha. Bakalım hayat neyi getirir ya da götürür.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!