Cesur Pollyanna

Güncelleme Tarihi:

Cesur Pollyanna
Oluşturulma Tarihi: Aralık 08, 2010 00:00

Tiyatrokare’nin sahnelediği “Çelik Manolyalar” oyunu, ikinci sezona sürpriz bir değişiklikle başladı. Saadet Işıl Aksoy’un yerine sadece bir gösteri için sahneye çıkan Nilay Duru, çok beğenilince kadroya dahil oldu. Genç oyuncuyla uğruna üniversiteyi bıraktığı tiyatro aşkını, “Çelik Manolyalar”ı ve “Pollyanna gibi” dediği Shelby rolünü konuştuk.

Haberin Devamı

“Çelik Manolyalar”, 80’li yıllarda bir kuaför salonunda geçiyor. Shelby de evlilik hazırlıkları için bu salona gelen genç bir kız. Bunun dışında neler söyleyebilirsiniz onunla ilgili?

- Shelby, 20-25 yaşlarında genç bir kız. Oyuna onun düğün heyecanıyla başlıyoruz, düğününün olduğu günle. Shelby aslında Pollyanna gibi biri. Her şeye olumlu tarafından bakıyor, annesinin dışında hiç kimse de ona hayatın olumsuz yanlarını göstermiyor. Shelby’de çoğumuzda olmayan cesaret var. 
 
Peki siz de onun gibi Pollyanna’cılık oynar mısınız?

- Ben her şeye onun kadar olumlu bakamıyorum maalesef. Ama onun kadar cesur olabilmeyi çok isterdim doğrusu. Her şeyi riske atıp “tamam, ne olacaksa olsun” demek gerçekten çok zor.

GÖKSEL KORTAY OYUN İÇİN ARADI, “YAPAMAM” DEDİM

Siz sadece bir oyun için çağrılmıştınız ama performansınız çok beğenildi ve oyuna devam ettiniz. Siz de kendinizi sadece bir oyuna göre mi hazırlamıştınız yoksa devam etme umudunuz var mıydı?


- Bir oyunluk hazırlanmıştım açıkçası. Okuldan çok kıymet verdiğim hocam Göksel Kortay telefon açıp bir günlüğüne sahneye çıkmamı istedi. Çok kısa bir süre kalmıştı oyuna, üstelik o dönemde başka bir oyunum daha vardı, bu yüzden “Yapamam” dedim. Ama Göksel Hoca bana güvendi ve “Yaparsın” dedi. Sonrasında teksti aldım, iki günde ezberledim. İki buçuk gün de prova yaptık, sonuçtan memnun kaldılar. Ben de o günü iyi kotardığımı düşünüyorum.

“Çelik Manolyalar” ilk oyununuz muydu?

- Hayır, konservatuvarın birinci sınıfındayken üst sınıfların sahnelediği, Shakespeare’in “Kısasa Kısas”ında yer almıştım. Sonra “Artiz Mektebi”nde oynadım. “Damdaki Kemancı”da da 75 yaşında bir çöpçatanı oynadım, kendimi aştığım rol oydu diyebilirim. Bir de “Üç Kuruşluk Opera”da oynadım, ardından mezuniyetimde “Ferhat ile Şirin” oyununda Mehmene Bânu’yu canlandırdım.

TİYATRO İÇİN İKTİSAT BÖLÜMÜNÜ BIRAKTIM

Bundan sonra dizilerde ya da sinema filmlerinde rol almayı düşünüyor musunuz?


- Okuldayken teklif almıştım, fakat olmadı. Zaten tiyatro için okulumu bırakmıştım, bir başka şey için de tiyatro okumayı bırakmak istemedim. Ama şimdi olursa çok güzel olur, çünkü şöyle bir gerçek var ki tiyatroda tanınmış yüzler daha çok rağbet görüyor.

Hangi okulu bıraktınız?

- Uludağ Üniversitesi’nde, İktisat bölümünde okuyordum. Üçüncü sınıfa geçtiğimde önce okulu dondurdum, sonra da bırakıp konservatuvara girdim.

İktisat’ı bırakıp oyunculuk okumaya nasıl karar verdiniz?

- İktisat zaten hiç istemediğim bir bölümdü. Tamamen üniversiteye bir daha hazırlanma korkusundan tercih etmiştim. İstemeye istemeye iki yıl Bursa’da kaldım, üçüncü sınıfa geçerken de okulu dondurdum. Şimdi diyorum ki Bursa’ya gitmem oradaki arkadaşlarımla tanışmam için yaratılmış bir bahaneymiş! Oyuncu olmak istiyordum, ailem de çok destekledi ve konservatuvara başladım.

Haberin Devamı

SAADET İÇİN GELDİ BENİMLE KARŞILAŞTI

Oyundaki performansınız oldukça beğeniliyor, peki sizin izleyicilerden direkt olarak aldığınız tepkiler nasıl?


- Daha çok sosyal iletişim sitelerinden ulaşıyorlar bana. Hakkımda yazılanları da görüyorum, mutlu oluyorum. Geçen gün okuduğum bir yazı çok hoşuma gitti mesela. Bir izleyici, benden önce Shelby’yi canlandıran Saadet Işıl Aksoy’u sinemada izleyip çok beğenmiş, tiyatro performansını merak edip oyuna gelince de benimle karşılaşmış. Bunun üzerine hakkımda çok güzel bir yazı yazmış.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!