Cem'in rolü benden az

Tempo Dergisi'ne konuşan Özlem Tekin, Cem Yılmaz'ın "Hokkabaz" filminde özelliksiz bir rol üstlendiğini söyledi. Ünlü rock'çı "Bu film Cem Yılmaz üzerine kurulu değil. Hatta onun rolü bizden daha az ve daha özelliksiz. Bazı yerlerde neredeyse tek kelimelik yanıtlarla geçiyor, espriyi başkaları yapıyor. Hikayeyi kendi üzerine kurabilirdi, ama o diğer oyunculara ağırlık vermeyi tercih etti" dedi.

Aşk dedikoduları

Cem Yılmaz'ın yönetmenliğine övgüler yağdıran ve "Bizden neyi nasıl alabileceğini biliyordu. En iyi oyunculuğu çıkarabileceğimiz şekilde bize yaklaştı" diyen Tekin, çekimler sırasında aralarında çıkan aşk dedikodularına ilişkin ise şunları söyledi: "Bu konuda çok fazla konuşmak istemiyorum. Ama film üzerine çalışırken, birlikte görünmemiz gayet normaldi. Bu bir ilişki olduğu anlamına gelmez..."

Oyunculuğa "Karaoğlan" dizisiyle adım atan, ardından "Sil Baştan" ve "Mucizeler Komedisi"nde rol alan ünlü şarkıcı Özlem Tekin, şimdi de Cem Yılmaz’ın son filmi "Hokkabaz"da izleyici karşısına çıkmaya hazırlanıyor. 20 Ekim’de vizyona girecek bu filmle setlere iyice ısınan Tekin, Tempo Dergisi’ne verdiği röportajda "Bundan sonra oyunculuk bayrağını taşıyacağım. Oyunculuk yaparken kendimi kaybediyorum" dedi.

Özellikle "Sil Baştan" dizisindeki performansınız takdir kazandı. Siz kendinizi nasıl görüyorsunuz?

- Ben de çok hoş tepkiler aldım. Ama kendimi beğenmezsem, gelen güzel tepkiler boşa gider. Keza ben beğenmişsem, kötü eleştirileri de önemsemem. Yaptığım herhangi bir işte çok üzgünüm, ama hakikaten dışarıdan nasıl göründüğü, insanların beğenip beğenmediği benim için ikinci planda. Hatta kendim de "Ben ne kadar yapabiliyorum?"dan çok, "Ne kadar zevk alabiliyorum, ne kadar heyecanlanarak yapıyorum bu işi?" diye düşünüyorum. Bu her zaman benim için birici plandaydı... Oyunculuk yaptığım zaman yaşadığım heyecanı size anlatamam. Kendimi kaybediyorum. Belki dışarıdan da çok beğenilmesinin sebebi budur. Ayrıca oyunculuk konusunda alaylı olduğum için, kafamda hiçbir kalıp yok. Nasıl oynanır tam bilmeden, sadece hissederek gözü kapalı yapıyorum...

 ’Hokkabaz’ sizin ilk filminiz miydi?

- Çok kısa göründüğüm "O Şimdi Asker" filmini saymazsak, ilk filmim diyebiliriz. Çok büyük oyuncularla, çok acayip insanlarla oynadım. Cem (Yılmaz), Mazhar Ağabey (Alanson) ve Tuna Orhan acayip oyuncular. En az onlar kadar performans gösterebilmen lazım ki, oyunculuğun tadı çıksın. Bunun için az uykularım kaçmadı.

Dizi tecrübesi yaşadınız, artık film tecrübeniz de var. Karşılaştırdığınızda hangisi daha ağır basıyor?

- Tabii ki film. Çalışma şartları çok medeni, çok modern ve çok rahat. Düşünecek, rolü sindirecek, sahneleri biçimlendirecek vaktiniz oluyor. Dizide sahne tak diye karşına geliyor, onu hemen çıkarıp oynaman gerekiyor. Ayrıca filmin sesli çekilmesinin çok büyük önemi var.

"Hokkabaz" nasıl bir film oldu?

- Gerçekten çok güzel bir film. İnsanlara çok güzel vakit geçirtecek, tamamen içinde bulunduğu dünyadan uzaklaştırıp, hikayenin içerisinde kaybettirecek, zaman zaman hüzünlendirecek, zaman zaman eğlendirecek bir film. İzleyenlerin hayal kırıklığına uğramayacağını ve mutlu ayrılacaklarını düşünüyorum. Basit olmasına rağmen, çok enteresan bir hikaye.

Biraz da bize ipucu verseniz...

Çok da başarılı olmayan bir sihirbaz ve asistanının İstanbul’da işleri bozuluyor. Turneye çıkmaya karar veriyorlar ve bu sayede her şeyin çok daha iyi olacağına, çok para kazanacaklarına gerçekten inanarak gidiyorlar. Tabii ki turne sırasında tahmin bile etmeyecekleri olaylar başlarına geliyor.

’G.O.R.A.’da argo çok kullanılmıştı. Bu filmde de benzer bir tarz var mı?

- Hiç dikkatimi çekmedi, demek ki yoktu. Çünkü ben argodan rahatsız olurum.

Siz nasıl bir karakteri canlandırdınız?

- Neredeyse üç ayrı karakter oynuyorum. Film süresince sürekli birbirine geçişler yapan, her seferinde şaşırtan bir karakter. Adı Fatma Nur Gaye Türksönmez. Bu ismi de konuşurken biz bulduk. Aslında kız çok akıllı biri değil. Ama diğerleri o kadar saf ki, onları her şeye inandırabiliyor. Değişken olduğu için, bölüm bölüm başka roller oynuyormuşum gibi hissettim. Hazırlanması ve dozajı çok zor oldu benim için.

"Hokkabaz" Cem Yılmaz’ın da ilk yönetmenlik denemesi, o nasıldı?

- Bir kere inanılmaz iyi yönlendiriyordu. Kafası gayet netti, bizden de neyi nasıl alabileceğini biliyordu ve en iyi oyunculuğu çıkarabileceğimiz şekilde bize yaklaştı.

Peki "Hokkabaz", Cem Yılmaz üzerine kurulu bir film mi?

- Kesinlikle değil. Hatta onun rolü bizden daha az ve daha özelliksiz diyebilirim. Bazı yerlerde neredeyse tek kelimelik yanıtlarla geçiyor, espriyi başkaları yapıyor. İnanılmaz bir adam Cem Yılmaz. Hikayeyi kendi üzerine kurabilirdi, kimse buna şaşırmazdı. Ama o diğer oyunculara ağırlık vermeyi tercih etmiş.

Filmde şarkı söylüyor musunuz?

- Yok, hiç söylemiyorum. Mahzar Ağabey de ben de şarkıcı kimliğimizle bulunmadık.

Her şey bittikten sonra setten ayrılmak zor geldi mi?

O korkunç bir şey. Son iki gün ağlamaklı dolaşıyordum artık. Hele son sahnemde "Bu sahne bitince bitiyor, bu son" dedim kendi kendime. Gerçekten ayrılmak çok acıklı.

Bundan sonrası için kafanızda bir rol var mı?

- Kendimi bu konuda yönlendirmeyi istemiyorum. Kendiliğinden gelen projeler çok daha parlak, çok daha verimli oluyor, hızlı da yürüyor. Emin olduğum tek şey, bundan sonra oyunculuk bayrağını taşıyacağım. Bu kadarla kalmayacak, kesinlikle devam edeceğim. Ne şekilde olur bilmiyorum; tiyatroyu da çok sevdim. Bir müzikal olursa tekrar seve seve çalışmayı isterim. Onun haricinde ben korku filmi seven biriyim. Dolayısıyla öyle bir projede de bulunmak isterim. Ama bu çok tehlikeli bir şey. Çünkü korkutmak çok zordur. Hatta güldürmekten daha zordur.

Birlikte görünmemiz iliki yaşadığımız anlamna gelmez

7 Cem Yılmaz’ın size gelmesi nasıl oldu, yani dizideki performansınızı falan mı görmüş?

Hiçbir fikrim yok; onu sormadım. Çünkü feci şekilde sevinmekle meşguldüm. Soru soracak halim bile kalmadı. Bundan sonra güzel teklifler gelecektir, belki de adımın çok duyulacağı şeyler olacaktır hayatımda. Ama o sevinci hiçbir şeye değişmem. Hakikaten kiminle film yapmak istersin deselerdi, "Cem" derdim. Yeni bir film yapacağını bile bilmiyordum, uzun zamandır da görüşmüyorduk.

7 Filmle ilgili çalışmalar başlarken, Cem Yılmaz’la aranızda bir ilişki olduğu söylendi. Doğru mu?

Bu konuda çok fazla konuşmak istemiyorum. Ama film üzerine çalışırken, birlikte görünmemiz gayet normaldi. Bu bir ilişki olduğu anlamına gelmez.

Gelinlik provası kabustu

Uykularınızı kaçıran sahneler oldu mu?

- Bir tane çok ağır bir sahnem var; değişim geçirdiğim sahnelerden biri... O sahne geçene kadar, gözüme uyku girmedi. Bir de ilk oynadığım sahne, filmdeki en son sahnemdi. Çok tuhaf oluyor. Daha hikáye başlamamış, biz bitiriyoruz. Yani dur bakalım, bu kız neler yapacak, neler yaşayacak? Henüz karakteri oturtamamışsın, "destur" diyorsun. O gerçekten çok zordu. Bu arada gelinlik provası da kabustu. Çünkü gelinlik zaten rahatsız bir şey, onunla çekim çok zor oldu. Gelinlikli sahnelerde suratım beş karış. Bir daha gelinlik giyersem dublör kullanacağım.